Bölüm -8 🐺🐥

36.7K 827 106
                                    

Yeni bir bölümle daha sizlerleyim 🥰

Artık bölümleri belli bir vote ve yorum sayısına göre atmayı düşünüyorum.
Bu yüzden satır arası yorumlarınızı bekliyorum.
Multimedyada güzel kızımız Ahsen 💜
Okumadan önce 🌟'a basmayı unutmayalım.
İyi okumalar diliyorum💖

Ahsen daha fazla bir şey demeden yurdun içine doğru yürüdü. Etraf sessizde ve yeni müdür de ortalıkta görünmüyordu. Umursamayarak üst kattaki odasına doğru yola çıktı. Odanın kapısına geldiklerinde arkasında olan iki adama 'Buraya kadar geldiğiniz için teşekkür ederim. Bundan sonrasını halledebilirim. Siz kapıda beklerseniz iyi olur ' diyerek odanın kapısını açtı ve içeri doğru adımladı. Tam kapıyı kapatmış yatağına doğru yürüyordu ki odada yanlız olmadığını fark etti ve adamla göz göze geldi. Ahsenin dudaklarından şaşkın bir nida ile tek bir isim çıktı.

'Ce-cemal ?'

Ahsen şok olmuş bir şekilde adama baktı, Cemal yatağın üzerinde yüzü kapıya dönük, kızı bekler halde  oturuyordu.
Adam Ahsenin geldiğini görünce kızın üzerine doğru yürüdü ve iğreti bir ses tonuyla :

' Cemal ya Cemal ! ' dedi alaylı bir şekilde.

Ahsen adamın ona doğru yürümesiyle , o an kapıda onu bekleyen adamları hatırladı. Onlara seslenmek için ağzını açtığında Cemal de eş zamanlı olarak kızın ağzını eliyle kapadı ve Ahseni sert bir şekilde duvara doğru itti. Ahsen her ne kadar adama karşı gelmeye çalışsada adamı yenmesi mümkün değilmiş gibi gözüküyordu. Tek yapabildiği kesik kesik
'Lü - lüt fen ! Bırak beni !' Demekti.

Adam gözlerinden Ahsenin hiç memnun olmadığı bir parıltı geçti. Belli ki Adamın onun için hiç iyi planları yoktu. Cemal kızın yalvarması üzerine kızı tutan eli sertleşti ve
'Yavrum seni bırakmak mı ?' Diyerek kahkaha attı . 'Gerçekten Ahsen öyle safsın ki ! Emin ol seni bırakacağım , benim altımda ve yatağımda adımı o güzel dudaklarınla söylediğin zaman' Diyerek kendini mümkünmüş gibi kıza daha çok bastırdı ve adamın gözlerinde ki parıltılar yerini karanlığa bıraktı. Adam sinirlenmiş gibiydi. Ahsenin bu düşüncesini doğrular bir şekilde Cemal dinirli bir ses tonuyla:

'Bana verdiğin maddi zararın yanı sıra o çok sevgili müşterinin benimle olan iş birliğini bozması ortaklarımın bana olan güvenini kırdı.' Adamın sesi sonlara doğru yükselmişti. Bir tür kriz geçiriyor gibiydi. Fısladayarak devam etti sözlerine :

'Seninle işi bittikten sonra memnun olması gerekiyordu ve böylelikle bende kar etmiş olacaktım.' diye söyledi sanki kendi kendine konuşuyor gibiydi. Adamın bu histerik krizleri Ahseni çok korkutmuştu. Kızın gözlerindeki yaşlar hızını arttırmıştı.

Zorda olsa ' Ne istiyorsun ?' Diyebilmişti kısık çıkan sesiyle. Adamdan gelen cevabı beklerken kalbi hızla atıyordu. Adam ise 'İşte şimdi aynı dilde konuşuyoruz.' diyerek tiksinç bir şekilde dudaklarını yukarı kıvırdı ve sözlerine çok hevesli bir şekilde devam etti :

'Senden bir mesaj iletmeni istiyorum Ahsen' dedi.
Kız çatılan kaşlarıyla birlikte anlamayarak 'Mesaj mı ?' Diye şüpheyle sordu. Bu adamın lanet aklından yine ne geçiyordu?

Cemal başını onaylar derecesine salladı ve 'O çok sevgili kurtarıcına 'Atamanların selamı var de' dedi ve ekledi :
'Nasıl Emin Kurtoğlunu piyasadan sildiyse şimdi de sıra çok değerli oğlu ve onun tahtını devir alan , yer altı camiasının karanlık adamı Arslan kurtoğlunda!' dedi , sesinde garip bir haz vardı ve hırsla sözlerine devam etti

BANA GELEN SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin