Altta bir önceki bölümden küçük bir hatırlatma var.
Sizleri seviyorum 💓
İyi okumalar 🐥🐺'Cemal'in ailen hakkında söylediği her şey yalan ! Üzgünüm ama o çok güvendiğin dağlara kar yağdı ! Bizzat kendi seni ağına düşürmek için Ailenin var olduğu yalanı ile plan yaptığını söyledi. İnan ve ya inanma bu senin kararın. Durumun bu şekilde olduğunu bil bu da yeter !'. Ahsen artık duymak istemiyordu ama ne yazık ki Arslanın durmaya ve susmaya niyeti yoktu. Kızın karşısında bu kadar yıkılmasını ve üzülmesini göz ardı ederek sözlerine devam etti.
'Onun gözünde , Sen sadece dün gece beni mutlu etmek için seçilmiş bir piyondun ve lanet olsun ki ikimizde bu olaya istesek de istemesek de dahil olduk. Bu yüzden de gitmek için acele etme Ahsen' dedi.Ahsenin artık bu olanlara tahammülü kalmamıştı. Adamın sinirden çatılmış kaşlarına ve yumruk olmuş ellerine baktı. Onun başından beri doğru söylediğini biliyordu ama kabullenmek istemiyordu işte ! Ne yapacaktı şimdi ? Kendini rüzgarda ordan oraya savrulan bir yaprak gibi hissediyordu. Tek istediği mutlu ve sorunsuz bir hayattı ama ne yazık ki olanlara bakılırsa hiç bir şey onun kontrolünde olmuyordu. Çaresiz bir ses tonuyla :
'Ne olacak şimdi ?' Diye sordu.Arslan kendini sakinleştirdikten sonra kalkıp kızın yanına geldi. Kızın çaresiz bir şekilde bu soruyu sorması bir yandan da üzüyordu onu. Mantıklı bir şekilde düşünmesi lazımdı. Öfkenin kimseye yararı olmazdı bu saatten sonra. Bu düşünceyle :
'Ahsen , ne yapıp yapmayacağını konuşucağız elbette ama önce bir sakin ol! Bu şekilde bir yere varamayız.' diyerek kızı mutfağa doğru yönlendirdi. Ahsen adamın bu hareketine anlam veremedi.
Adam Ahsenin sorgulayarak bakışlarını fark edince :
'Bir sonuca varmadan önce kahvaltı edelim. Aç olunca mantıklı düşünemem' dedi.Ahsen ise hiç beklemediği bu tavırla kısa bir şok geçirdi ve şaşırmış bir tonda :
'Kahvaltı mı?' dedi.
Arslan ise kızın bu tavırlarını umursamadan buzdolabının kapağını açarak :'Biliyorum Ahsen konuşmamız ve halletmemiz. geren bir konu var. Ama bunu ikimiz de açlıktan ölerek konuşamayız' dedi.
Dolaptan kahvaltı malzemelerini çıkardı.
Ahsen adamın yemeğe düşkünlüğüne daha çok şaşırdı. Kahvaltısını o gidince yapsa ölmezdi ya! Bıkkın bir şekilde mutfak masasının sandalyesine oturdu ve adamı incelemeye başladı. Adamın gerçekten bakımlı bir vücudu ve yüzü vardı. Kaşları saçlarıyla uyumlu siyahtı ama gözleri saçları ve kaşlarına tezat olarak masmaviydi Aynı benim gözleri gibi diye düşündü . Sonra bu düşünceden vazgeçti çünkü adamın mavilikleri koyu renkliydi ve hiçbir duygu barındırmıyordu. Ahseninkiler ise mavinin açık tonundandı ve kız ne düşünürse veya ne hissederse gözüne direkt yansıyordu. Duygularını hiç saklayamıyordu Ahsen. Tam gözünü adamın dolgun dudaklarına indirmişken onunla yaşadığı o samimi dakikaları hatırladı ve yüzü kızardı,bakışlarını yere doğru indirdi.Arslan ise kıza seslenip cevap alamayınca kızın onu dikkatli bir şekilde incelediğini fark etti. Ahsenin yanaklarının kızarmasına ve tavırlarına bakıldığında kızın az çok ne düşündüğünü anladı. Ne kadar çabuk utanıp kızarıyordu bu kız böyle.Biraz daha utandırmaktan zarar gelmez diye düşünerek :
'İncelemen bitti mi?' diye sordu çapkınca gülerek. Kız o an adamın sesiyle aniden başını kaldırdı ve mümkünmüş gibi daha daha kızardı.'Ben...İncelemiyordum dalmışım' dedi.
Bir yandan da yalandan kim ölmüş diye kendini avutuyordu. Adam kızı cevabıyla küçük sinir bozucu bir kahkaha attı. Ahsen ise daha fazla bu muhabbete dayanamıyordu. Konuyu değiştirmek amaçlı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BANA GELEN SEN
Romance•İlk kitap deneyimim olduğu için ilk bölümlerde bazı hatalar var. Hatalara rağmen okudukça seveceğinizi düşünüyorum.