29.03.2020
Aslı'dan:
Sokakta yürürken surat asan Melis'e baktım.
"Niye surat asıyorsun?"
"Daha yeni tanıştığım bir kızla kerhaneye gittiğim için olabilir mi?" Sırıttım.
"Tanışmak için onlardan ayrıldık. Ayrıca seni kerhaneye götürmem." Kaşlarını kaldırdı.
"Sen mi? Ben her şeyi beklerim."
"Tamam tamam götürürüm ama başkasına dokundurmam." Gözlerimi kıstım. "Sana benden başkası dokunamaz." Çenesini okşayan elimi ittirdiğinde güldüm.
"Gıcık!" Önündeki taşlara tekme atıp yürürken konuştu. "Ne yapacağız şimdi?"
"Tanışacağız. Ama önce eve gidip kıyafetlerimi değiştirmem lazım." Kendi üzerine baktı. Pembe tam onluk bir elbise giyiniyordu. "Sanırım sana da kıyafet vermem gerekecek."
"Neden?"
"Motora bineceğiz. Tabi bana sıkıntı yok dersen..." dedim sırıtıp.
"Değiştireceğim. Ayrıca nasıl tanışacağız?"
"Daha önceden tanışmamış gibi. Yine aynı yere gideceğiz."
"Sahile mi?" Yandan baktım.
"Unutmamışsın." Gözlerini kaçırdı.
"Hafızam kuvvetlidir."
"Güzel arkadaş olacağız o zaman."
"Neden?"
"Ben de çok unutkanımdır. Yani işime gelenleri unuturum." Güldü. Güldü mü? Melis bana güldü. "Güldün."
"Gülemez miyim?"
"Bana genelde surat asıyorsun da."
"Canımı sıkıyorsun demek ki."
"Hm huyuna gitmem lazım yani." Önünde reverans yapıp selam verdim. "Tabi prenses nasıl isterseniz." Dudağının tek kenarı yukarı kalktı.
Melis'ten:
Aslı'ların evine geldiğimizde kapıyı açan olmadı.
"Komşulara gitti herhalde." Kafa salladım. Anahtarını çıkarıp kapıyı açtı. Bana yol verdiğinde kafamı eğip teşekkür ettim. İçeri girdiğimde arkamdan girip kapıyı kapattı.
Koridordan ilerleyip odalardan birine girdi. Peşinden girdim. Odada iki tane tek kişilik yatak ortalarında şifonyer ve komidin. Sağda siyah nevresimli yatağın ayak kısmında büyük bir dolap diğer yatağın ayak kısmındaysa iki sandalyeli büyük bir çalışma masası vardı. Dolabın kapağını açıp gri bir eşofman altıyla kapşonlu beyaz bir sweet aldı. Geri çekilip dolabı gösterdi.
"Seç beğen al." Normalde kapşonlu sevmezdim.
(Y.n: Cidden kapşonlu sevmiyor. Merve :) nasılsın aşkım?)
Ama o kadar güzellerdi ki. Toz pembe bir sweet aldım. Altına da bir kot aldım.
"Mert'in kıyafetlerini aldın. Tam da beklediğim gibi." Mert o kadar sıska mıydı? "Onu bedeni olur sana." Kafa salladım. "Sen burda giyin." Diyerek çıktı ve kapıyı kapattı.
Hemen üzerimdekilerini çıkarıp Aslı'dan aldıklarımı giyindim. Hazır olunca salona yöneldim. Kapı açıktı. Aslı'yı arkası dönük bir şekilde gördüm. Altında gri bir eşofman siyah bir spor atletiyle duruyordu. Sırtında gördüğüm yaralarla kaşlarımı çattım.
![](https://img.wattpad.com/cover/216185025-288-k626412.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzü
Literatura Feminina(Kaktüs ve Lavinia'nın devam kitabıdır) Kanayan kalpler için mutlaka bir çözüm vardır. Önemli olan yaralarımızı bağlayan bir eş bulabilmekte. Aslı içinde kendine zarar veren bu aşktan kurtulmak için doğduğu, büyüdüğü yeri bırakır, dostlarını bırakır...