Pekala işte bölümünüz içime sinmedi ama kusura bakmayın.
⚫⚪⚫
Harry'nin ağzından;
Lanet ben. O anı mahvettiğime inanmıyorum. Tam bir götüm. Bir yandan da iyi yapmıştım çünkü ona bu kadar yakınken kendimi tutamayabilirdim. İşimi halledip içeri geçtiğimde koltuğa kıvrılmış uyuyordu. Yüzüme bir sırıtış yayıldı. Yanına gidip koltuğun kenarına oturdum.
Harika görünüyordu. Ona sahip olmak beni delirtiyordu, ona bu kadar yakın olmak.
Biraz izledikten sonra ayağa kalktım ve ışıkları söndürdüp Jess'in çantasını kaptım. Dışarı çıkıp arabayı ayarladım ve kapısını açık bırakıp geldim. Tekrar Jess'in yanına gittim ve kucağıma aldım.
"Baba?" fısıltıyla söylendi.
"Benim Jessica." dedim kapıya ilerlerken.
"Harry. Ben-be" devamını getirmeden sızdı. O bu haldeyken aklıma benden onu öpmesini istediği gün geldi. O çaresiz ve bir o kadar tatlı hali...
Kapıyı zorla kapadım ve arabaya ilerledim. Jessica'yı arka koltuğa yatırdım ve arabaya binip eve sürdüm. Aslında onu eve götürmezdim ama bana güvenmesini istiyordum.
Eve geldiğimde tekrar kucağıma aldım. Kapıya gittim ve başka çarem olmadığını anlayınca burnumla zile bastım. Biraz bekledikten sonra Lou kapıyı uykulu bir şekilde açtı.
"Harry?"
"Ssh. Uyuyakaldı. Onu yatırıp geliyorum." dedim yavaşça merdivenleri çıktım. Odasına girip yatağına yatırdım. Üstündeki cekedini çıkardım ve ayakkabılarını da. Saçlarını yüzünden çekip kolları arasına pandasını bıraktım.
"İyi geceler meleğim." deyip dudağına masum bir öpücük bıraktım ve aşağı indim. Lou içeriye oturmuş beni bekliyordu. Şimdi hesap zamanı Harold.
"Nasılsın Lou?"
"Ben iyiyim Harry. Peki sen?" dedi ima dolu bir bakışla.
"İma ettiğin şey Jessica'yla nasıl olduğum ise şu aralar yaşadığım en güzel zamanlardı." dedim.
"Bu iyi. Çünkü onu incitecek olursan karşında bulacağın tek kişi ben değilim biliyorsun." dedi sessizce.
"Bunu aklından çıkar Lou. O benimle iyi olacak."
"Bende senden bunu bekliyorum tatlım." dedi yumuşamış bir şekilde. Başımı içtenlikle sallayıp saçlarımı karıştırdım.
"Ben gideyim."
"Tamam." dedi ve kapıya kadar geçirdi. Sarıldım ve ayrılıp arabaya bindim ve el sallayıp uzaklaştım.
Eve vardığımda ışıklar kapalıydı. Demek ki çocuklar uyumuştu. Anahtarımı cebimden çıkarmak için değişik şekillere girdikten sonra anahtarı bulup kapıyı yavaşça araladım. İçeri girip montumu askılığa bırakırken Liam'ın montunu görünce evde olduğunu anladım. Yavaş adımlarla merdivenlerden çıktım. Hepsine kapılarından bakıp odama yöneldim. Gardırobumdan bir şort kapıp giydim. Üstüme birşey giyme zahmetinde bulunmadan telefonumla beraber yatağa girdim. Twitter'da takıldım ve gözlerim acıyınca telefonu kapadım, komidine koyup gözlerimi kapadım.
⚫⚪⚫
Telefonum çalıyordu. Gözlerimi açmadan elimle komidini yokladım. Elime gelince gözlerimi hafifçe araladım ve kimin aradığına baktım. Hemen açtım.
![](https://img.wattpad.com/cover/17484844-288-k956716.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Best Thing I Never Had »» HS
Random❝Sen sahip olamadığım en iyi şeysin. Daha sana sahip değilken seni nasıl kaybedebilirim?❞ © Tüm hakları saklıdır.