Alilerin evinin önüne geldiğimizde babam arabayı park etti. Aşağıya inerken derin bir nefes alıp verdim. Alinin odasına baktığımda ışıkların yanık olduğunu gördüm. İşte bu be aferin sevgilim. Şaşkınlıkla elimi ağzıma götürdüm. Ne demiştim ya ben . Allah söyletti eylül sinirlenme. İnşallah alinin yanında kaçırmazdım ağzımdan böyle şeyler. Annemin bana seslenişini duyduğumda koşarak onlara ilerledim.
Zile bastığımız da kapı hemen açılmıştı. Lan kapıda hazır oldamı bekliyordunuz nedir bu hızlılık. Annemler selamlaşırken bende arkalarından ilerleyip gülümseyerek ellerini öptüm. Beraber misafir odasını geçip oturduk . Evin yardımcısı olan kız kahvelerimizi getirdi. Kız diyorum kadın bile değil. Acaba bu alinin odasına giriyor mu? Yok ya ali odasına sokmaz bile bu kızı . Alinin annesine sırıtıp " nasılsınız efendim görüşmeyeli" dedim. Kendimi şimdiden sevdirmem lazımdı. Babası beni seviyordu ama annesi için pek aynı şeyi düşünemeyeceğim.
"İyiyim kızım sen nasılsın?"diye sorduğunda gülümseyip başımı salladım. Siz bakmayın bunun böyle konuştuğuna arkamdan neler diyor kimbilir? "Sağolun bende iyiyim çok şükür"dedim.Annem "ali oğlum nerde ?"diye sorduğunda merakla ağızlarından çıkacak lafa dikkat kesildim. Babası "yukarda yatıyor biraz hasta olmuş da "dediğinde ağzımdan ' hii ' nidaları döküldü. "Ay ben o zaman bi geçmiş olsun diyeyim canım arkadaşıma "dedim ayağa kalkarak. "Tamam olur eylülcüm"dedi annesi. Hizmetçi olan kız sırıtarak "ben göstereyim isterseniz odasını"dediğinde "yok canım ben biliyorum zaten" dedim . Bozulmuştu ama belli etmiyordu. Açık saçlarımı savurarak alinin odasına doğru ilerledim. Kapıyı çalmadan hemen girdim çünkü onu görmeden dayanamıyordum.
Girdiğimde alinin üzerinde tişörtü yoktu ve yatakta telefonu ile oynuyordu. Beni görünce şaşkın şaşkın baktı. Ve ağzından çıkan ilk kelime "oha " oldu. İçeriye girip kapıyı kapattım. "Geçmiş olsun hastaymışsın"dediğimde ciddiliğini koruyup "sağol "dedi. Yatakta doğrulduğunda gidip yanına oturdum . "Ee nasıl oldun ?"diye sorduğumda "iyiyim sen nasılsın"dedi. Başımı olumluca sallayıp "bende iyiyim" dedim.
Hadi eylül biraz cesaret sadece sarılıp kokusunu içine çekeceksin . Ölmezsin ama sarılmazsan da içinde kalır. Birbirimize anlamsız bakışlar atarken daha fazla dayanamadığım için kollarımı hemen boynuna sardım. Onun gülüşünü işittiğimde biraz daha cesaret almış olacağım ki kollarımı daha çok sıkılaştırdım. O da sonunda kollarını belime sardı ve kendine çekti. Bir süre öylece birbirimize sarıldık ve ben onun kokusunu doya doya içime çektim. Yavaş yavaş ayrıldığımız da alinin gözlerine odaklandım. Gözleri ışıldamaya başlamıştı sanki.
Ali telefonuna geri dönerken bende onun odasını incelemeye başlamıştım. Pek bir değişikliği yoktu odanın. Ayağa kalkıp masasına doğru ilerledim. Bir çok bilekliği vardı ve bileklik benim en sevdiğim takıydı . Bilekliklerini kurcalarken bir tanesini çok beğendiğim içim avcuma alıp incelemeye başladım. Siyah yuvarlak üstünde de küçük yıldız desenleri vardı. Aliye dönüp bilekliği gösterdim. "Ali bu bilekliği bana versene ya çok güzelmiş"dedim bilekliği göstererek. Ali " rahat bırak eylül bilekliklerimi "dediğinde gülüp cebime indirdim . "Eylül bırak diyorum cebine koyuyorsun ya" dediğinde dil çıkarıp ona döndüm. "Bırak dedin ya nereye bırakacağımı söylemedin ki "dediğimde gülüp telefonu kenara bırakarak ayağa kalktı . "Öyle mi" dedi bana doğru yaklaşarak . Bende ayağa kalkıp gözlerimi kaçırmadan ona bakıp cevap verdim. "Öyle "dediğimde tam yanımdaydı artık. "Almasını bilirim ama" diyip elini cebime uzattığında hemen yatağın olduğu tarafa doğru koştum. "Yakalayabilirsen alırsın alicim "dediğinde bana dönüp tekrar yaklaşmaya başladı. "Eylül yakalayacağım eninde sonunda şimdi kendi rızanla ver bence"dediğinde omuz silktim.
Bir süre sonra odada küçük çocuklar gibi yakalamaca oynamaya başlamıştık. Ali sonunda yakalayıp beni duvarla kendi arasına hapsetmişti. "Bazen küçük çocuklardan bile farksız oluyorsun"dedi yüzünü yüzüme yaklaştırarak . Burnunu burnunuma sürtüp " özledim"dediğinde gülümseyerek "bende"dedim. Hani midemde kelebekler uçuyor onu görünce diyorlar ya şuan bende onlardan farksızdım. Aniden kapı açıldığında hizmetçi kız elindeki tepsiyle içeri girdi ve tepsiyi masaya bıraktı. Allah' ım bi kerede rahat bırakın bizi ya. Ali benden bir iki santim uzaklaşıp kıza dönerek konuşmaya başladı. "Bundan sonra kapıyı çalmanı öneririm . Böyle devam edersen ilerde görmek istemeyeceğin şeylere maruz kalırsın" dediğinde yüzümü buruşturdum ne demek istedigini çok iyi anlamıştım. Kız utanmadan bize iyice bakıp başını sallayarak odadan çıktı.
Burası çok mu sıcak olmuştu ne ? Ali tekrar bana dönerken "nerde kalmıştık"dedi gülümseyerek. Aniden titrediğinde " üşüdün mü sen"dedim. Başını olumluca salladı. Yatakta ki tişörtü almak için hamle yaptığımda belimden tutup kendine çekti. "Kaçamazsın"dediğinde güldüm. "Kaçmıyorum tişörtü alacaktım"dediğinde "hımm sen alma ben alırım"dedi. Başımı aşağı yukarı salladım . O bir eliyle benim belimden tutuyor bir eliylede tişörtünü almaya çalışıyordu. Tam eli tişörtü bulduğunda yatağa düştü bende üstüne düşmüştüm. Yüzüm kızarırken bir yandan da kalkmak için uğraşıyordum ama ali belimden çekiyordu. "Bir tişört alıcaktık ne ara buralara geldik" dediğinde gülmemeye çalıştım. Daha sonra tişörtü alıp ayağa kalktığımızda bana uzatıp "giydirsene" dedi. Uzattığı tişörtü alıp "tamam sev-ali " az önce sihirli kelimeyi ağzımdan kaçırıyordum. Bugün utançlıktan ölmesem iyidir.
Gülerek "söyle bakayım o kelimeyi "dediginde koluna vurup "kaşınma daha fazla ali" dedim . O sessiz kalırken tişörtü kafasından geçirip giydirdim. Ali tekrar bana sarılırken kapı çaldı. Ayrılıp kapıya baktığımızda içeri kız girmişti. "Eylül hanım anneniz çağırıyor "dediğinde başımı olumluca salladım. "Tamam geliyorum" o çıkarken aliye dönüp "yarın görüşürüz "dedim. Gülerek el salladı. Bende odadan çıkıp aşağıya indim.
Galiba final yaklaştı ne dersiniz?
Şaka şaka ben daha ali ve eylülün düğününü düşünmeye başladım. Bu arada diğer çiftleride birleştirmem gerekiyor fazla Eyal sahnesi olmayabilir diğer bölümlerde haberiniz olsun. Yakınlaşıyorlar yakınlaşıyorlar bir öpüşemiyorlar dediğinizi duyar gibiyim :) aynen ya .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRETTEN DOĞAN AŞK
Teen Fiction... "İnsan hiç ölesiye nefret duyduğu birine aşık olabilir mi?" -"OLABİLİYORMUŞ." ...