(Fatih' in Ağzından)
-Ben mi ? Önce Taneme her şeyi anlatacağım. Bu intikam oyunundan vazgeçtiğimi falan söyleyeceğim ve sonra ona bir tercih hakkı sunacağım. Eğer ki benimle olmak istemezse bir daha asla onun karşısına çıkmayacağım ve onu hiç rahatsız etmeyeceğim ama her şeye rağmen kabul ederse beni işte o zaman onu mutlu etmek için elimden gelen her şeyi yapacağım Umut. Dünyayı sereceğim ayaklarının altına.
-Eminim bunu yaparsın senden beklerim çünkü ilk kez bu denli aşık olduğunu görüyorum. Gözlerin ışıldıyor Azra yengeden bahsettiğin zamanlar da. Yalnız kafama takılan bir şey var.
-Ne ki ?
-Hani dedin ya istemezse karşısına çıkmayacağım ve rahatsız etmeyeceğim diye.
-Ee.
-Peki sen bu dediğine inanıyor musun kardeşim ? Sen karşısına çıkmadan durabilecek misin veya özgür bıraktığında seni bıraksa ve başkası ile bir ilişkiye başlasa sen buna izin verecek misin ?
-Lan ! Tabiki de hayır. Onu benden başka kimseye bırakmam. Tanem sadece benim ! Benden başka kimsenin olmasına da asla izin vermem !
-Bak işte demek istediğim tam da bu. Sen bunu asla yapmazsın. Buna asla müsade etmezsin. Ben senin içini biliyorum kardeşim. Adım gibi eminim al bak buraya da yazıyorum sen Azra yengeyi kendine bağlamadan asla bırakmazsın. Öyle bir şeyin altına girmezsin. Onu kazanmak için de her şeyi yaparsın. Eh dediğin gibi sana aşıksa da sen onu özgür bırakmayı teklif etsen de o kabul etmez eminim. Yalnız seni biraz süründürür orası ayrı. Kendini hazırla yani buna.
-Ulan Umut ne adamsın sen ya. Kanıma iyi giriyorsun fark ettim.
-He valla öyle. Ee ne demişler dostlar bugünler için var.
-Eyvallah.
Umut ile dertleşmek çok iyi gelmişti bana. Beni bir nevi kendime getirdi. Konuşmasına müsade etmemiştim bunca zaman ve hep kendimi haklı çevremdekileri ise haksız görmüştüm ama şuan bakıyorum da asıl haksız olan benmişim. Benim dışımda herkes haklı ve doğruları söylüyordu. Allah kahretsin ki kendimi öyle bir kaptırmışım ki kendi bildiğim doğruları hiç kimseyi duymadım. Duymak istedim. Kulaklarımı kapattım. Ah Allahım ah ben ne yaptım ya ? İçimi acıtan kalbimi acıtan bu his de ne ? Pişmanlık mı yoksa vicdan azabı mı ? Kahretsin ki vicdan azabı işte. Tanem demişti bana. Çok pişman olacaksın demişti. Evet haklı çıktı. Ben çok pişmanım hem de köpek gibi. Allah kahretsin beni. Hele kalbimin Tanem in ismini duyduğunda farklı bir ritimde atması ? Ah ulan ben Taneme aşık olmuşum. Kabul ediyorum artık bunu. Onu kendimden uzak tutmak için neler yaptım. Ona kapılmamak için çok mücadele verdim ama olmadı. Çok kalbini kırdım çok üzdüm. Off off. Artık ondan uzak kalmak için verdiğim savaşa son vereceğim ve onu ömrüm boyunca seveceğim. Onu asla bırakmayacağım. Ondan asla vazgecmeyeceğim. Hem insan hiç kalbinden vazgeçebilir mi ? Güzel gözlüm benim. Yanında huzur bulduğum tek kadın. Yiğit var birde. Ah ah Umut haklı. Yeliz in ölümünden kimse sorumlu değil ki. Hele Yiğit asla. Ben ne yaptım bunca zaman ? Neden bu kadar kin tuttum Yiğite ? Neden onu suçladım ki ? Oysa hiçbir suçu olmadığını bildiğim halde. Yiğit benim kardeşim gibiydi. Ne gibisi be kardeşimdi o benim. Geçmişte bir çatışma yaşamıştık ve vurulduğum zaman beni hastaneye yetiştiren Yiğit di. Bana ilk kan veren oydu. Yeliz onun hayatına girmeden önce kardeşimdi o benim ama Yeliz araya girince düşman oldum resmen. Bütün anıları bütün yaşanmışlıkları hiç düşünmeden bir kalemde silip atmıştım. Ah ben bu kafamı bir yerlere vurmak istiyorum gerçekten. Yeliz benim için çok değerliydi ya. Evet onu kaybedince aklımı da kaybettim. Saldıracak yer aradım. Çok şükür ki aklım başıma geldi artık. Geç de olsa geldi. Çok kalp kırdım gerçekten. Yiğit olsun Tanem olsun çok üzdüm onları. Hele Tanem. Nasıl yaşattım bunca şeyi ona ? Nasıl vicdanım hiç acımadı ? Hiç hak etmemişti ki o bunları. Alakası olmayan bir şeyin içine attım onu. Hıncımı hiçbir suçu olmayan masum bir kızdan çıkarmaya çalıştım. Adamlığıma tüküreyim ben. Tanem bu hikâyedeki en masum kişiydi ama ben hayatını mahvettim kızın. Hem de bir inat uğruna. En iyisi ona her şeyi anlatmak ve kararı ona bırakmak. Hak ediyor çünkü o bunu. Ne derse kabulüm olacak mecbur hakkı çünkü. Beni isterse eğer bir ömür tutarım elini asla da bırakmam ama eğer ki beni istemezse de yapacak bir şeyim yok ki. Umuta atıp tuttum az önce ama Taneme bu borcum benim. İstemezse zorlayamam ki. Bunca zaman zorladım çok üzdüm zaten. Ben olmadan mutlu olacaksa eğer yemin olsun bir daha asla yoluna çıkmam. İçim parçalansa da hiç istesem de sesimi bile çıkarmaya hakkım yok çünkü Tanem in hakkı büyük bende. İsterse affetmesin beni ama yeter ki iyi olsun. Yiğit ile de acilen konuşmam gerek. Onu da çok üzdüm. Ona da gerçekleri anlatacağım. Beni affetmese bile anlatacağım. Ne yaparsa da kabulüm. Yeliz kardeşim affet beni. Senin ve sevdiğin adamın arasına girdim. Senin ölümünden onu suçladım. Masum bir kızcağıza yapmadığımı bırakmadım. Affet abini güzel kardeşim affet. Hata yaptım ben hem de çok büyük bir hata. Aslında bu hikâyede ki tek hatalı tek suçlu benim başkası değil ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK KALP AĞRIM 💕
Ficção Adolescente*** ➡ Yıllardır öz ailesi olduğunu sandığı insanların aslında gerçek ailesi olmadığında dünyası başına yıkılan bir kız AZRA (TANEM) AKÇA... ➡ Üç yıl önce kaybettiği kız kardeşinin intikamını almaya yemin etmiş bir adam FATİH KESKİN... ➡ Yıllar sonra...