Riley sihirli dünyaya geldiğinde gizemli olaylar silsilesinin yakasını bırakmayan bir lanet gibi peşinde dolaşacağını düşünmemişti. 1975 yılının Hogwarts zamanında onu muhteşem arkadaşlıklar, eğlenceli anlar ve çözülmesi gereken sırlar bekliyordu.
¤...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
《¤》
12 February 1970
Back To The Past
Saat gece yarısı biri vurmasına rağmen Lestrange malikanesinin ışıkları hala yanıyordu. Salonda oturan on dokuz yaşındaki genç adam elindeki kitabı okuyordu. Merdivenlerden ses gelince kafasını kaldırdı. Küçük çocuğu gördüğünde ifadesi yumuşadı. "Hala uyumadın mı Rabastan?"
Çocuğun yüzünden panik ifadesi geçti." Sadece su içmeye kalkmıştım."
"Yanıma gel."dedi Rodolphus. "Merak etme kızmayacağım."
Rabastan merdivenlerden inip abisinin oturduğu koltuğun yanına gitti. "Ne okuyorsun?"
"Karanlık sanatlar ile ilgili birtakım şeyler."dedi Rodolphus kitabın kapağını göstererek.
"Bu tür kitapları çok okuyorsun."dedi çocuk. "Kütaphanende bir sürü var."
Rodolphus gülümsedi. "Unutma Rabastan eğer bir gün büyük bir büyücü olmak istiyorsan çok okumalısın. "
"En büyüğü ben olacağım."dedi Rabastan elini kaldırarak. Sonra kafasını kitabın açık olan sayfasına uzattı. "Affedilmez lanetler de ne?"
"Bakanlık tarafından yapılmasının yasaklanmış olduğu 3 lanete verilen isimdir."dedi Rodolphus kardeşine bir şeyler öğretmenin verdiği hazla.
"Ne işe yarar ki bu lanetler?"
Rodolphus teker teker hepsini açıkladı. Sözü bitince kaşlarını çattı. Kardeşinin korkmamasına şaşırmıştı. Rabastan merakla sordu. "Yani biri isterse başkasını Kadavra Laneti ile öldürebilir mi?"
"Bu o kadar kolay değil."dedi Rodolphus. "Herkes bu laneti yapamaz. Kelimeyi söylemek yeterli değildir. Bunu yapan cadı veya büyücü kurbanı öldürmeye çok istekli olması gerekir. "
"Sen hiç yaptın mı?"
Rodolphus bu soruyu yanıtsız bıraktı. Masada duran asasını eline aldı. Kardeşine uzatarak ayaklarının altındaki kediyi gösterdi. "İmperius Lanetini denemek ister misin?"
"Merak etme."dedi Rodolphus belli belirsiz gülümseyerek. "Bakanlığın ruhu bile duymaz."
Rabastan eline asayı aldı. Hogwarts'a gitmesine daha bir yıl vardı ama bu ilk büyü yapışı değildi. Annesi onla ikiz kardeşine birçok büyü öğretmişti. "Elimi oynatmalı mıyım?"
Rodolphus yapması gereken asa hareketini gösterdi. "Tek söylemen kelime İmperio."
Rabastan abisini taklit ederek asayı kediye uzattı. "İmperio."
