Princesse Et Chaton 1

♪0.6♪

Marinette hızla çantasını toplarken kendisini yatağına atıp sabaha kadar çıkmama dürtüsü oldukça fazlaydı. Ama biliyordu ki, şimdiki halinden beş kat daha hızlı olmalıydı çünkü her zamanki gibi okula geç kalmıştı.

Mükemmel bir hafta sonu geçirdikten sonra her şeyin nasıl bu kadar çabuk bittiğini anlayamayarak okula gitmek gerçekten çok can sıkıcıydı. Özellikle Chloé gibi her fırsatta size bulaşan ve Lila gibi tüm arkadaşlarınızı etkisi altına alıp, sevdiğiniz çocuğu öpen bir yalancı dibinizde ise!

Marinette oflayarak annesinin aşağıdan gelen bağırışına karşılık verdi ve hızla Tikki'nin içinde olduğu küçük kol çantasını omzuna asıp, okul çantasını eline alarak evden koşarak uzaklaştı.

Okula vardığında ilk ders neredeyse bitmek üzereydi. Bu yüzden Marinette sakin davranmayı seçerek ilk dolabına gitti ve ağırlık olmaması için öğleden sonra olan derslerinin kitaplarını dolabına koyduktan sonra çıkmadan önce annesinin eline tutuşturduğu kruvasanı yemeğe başladı.

Çok geçmeden zil çaldığında birçok kişi bahçeye akın etmişti. Marinette de vakit kaybetmeden sınıfına girdi ve kruvasanının son parçasını ağzına atarken Alya'nın söylenmelerini dinlemeye başladı.

"Bu sefer gerçekten gelmeyeceksin sandım! İlk kez bu kadar geç kalıyorsun! Bayan Bustier bu seferlik bir şey demedi ama bir dahakine aileni arayacağına eminim ve inan bana Bayan Cheng bundan kesinlikle hoşlanmaz..."

Marinette tüm bunları bildiğinden dinliyormuş gibi yaparak çantasından tabletini aldı ve açtıktan sonra notlar bölümüne girdi. Alya konuşmaya öyle bir dalmıştı ki, Marinette'nin onun tabletinden notları kopyalayıp kendi tabletine attığını fark etmemişti bile.

Marinette derste işledikleri konulara şöyle bir göz atarken sonunda Alya kendine gelmiş ve "Senin için endişelendim kızım!" diyerek Marinette'ye sarılmıştı. Marinette de ona sarıldığında, zil çalana kadar dedikodu seansı onları bekliyordu.

Maalesef ki bu seansları uzun sürmemiş, zil kısa sürede çalmıştı. Ders kimyaydı. Marinette kimya dersini Max ve Sabrina'dan başka seven var mı, merak ediyordu doğrusu.

Zil çaldıktan sonra sınıfa Adrien ve Nino girdi. Adrien kızları selamlarken Marinette şaşılacak bir şekilde soğuk bir şekilde, kekelemeden cevap vermişti. Marinette, Adrien'ı unutmak için büyük bir çaba harcıyordu. Lila Adrien'ı öptüğünde aslında işleri kolaylaştırdığının farkında bile değildi belki de. Marinette artık Adrien'ı gördüğünde avuç içleri terlemiyordu, ateş basmıyor, heyecandan ne yapacağını bilmeme olmuyor, dili tutulmuyordu. Sadece Lila gibi bir yalancı ile nasıl ilişkiye başladı, sorusuyla gelen hayal kırıklığı onu çepeçevre sarıyordu.

Adrien da bu duruma şaşırmıştı, dürüst olmak gerekirse. Marinette'nin ona ne kadar aşık olduğunu biliyordu. Çok değil, üç-dört gün önce kendisinden dinlemişti duygularını. Odasındaki resimler ve birçok poster ile de kanıtlanmıştı her şey. Şimdi ise, kızı bu kadar soğuk davranmasına yol açan neydi?

Adrien üzgün bir şekilde yerine oturdu. Elbette Marinette'nin ona aşık olmasını istemiyordu. Onu kalbi leydisine aitti. Ama yine de Marinette gibi iyi bir arkadaşı da kaybetmek istemiyordu ve anlaşılan, ikilemler bataklığında kaybolmak üzereydi.

Onu bu bataklıktan çekip alan ise kimya öğretmenlerinin sınıfa girip anında derse başlamasıydı.

Bu bölümde de ikisinin ikilemde olduğunu gördük, duyguları eskisi kadar sağlam değil, hırpalanmış ve vazgeçme dürtüsü yüksek...

Eh, ben bi on bölümcük sonra yaparım aralarını. Sonra hop kimliklerini öğrenme, hop iki tripli bölüm, hop final ve birkaç özel bölüm...

Ben LGS'den önce bitiririm ya sanki bunu...

Amaaaaaaaaaaaaaaaannnn nolcak be canııııımmm

Neys, sizi severem💙 bilionuz

İyi olmanız dileği ile✨

Kediciğinprensesi🌸