☯3.0☯

2.5K 216 154
                                    

Marinette Eiffel Kulesi'ni saran soğuk rüzgarlar salık saçlarını savururken Kara Kedi'nin kucağında yıldızların altında oldukça mutluydu.

Tasarım Kampı olayını konuşmuşlar ve uzlaşmışlardı. Kara Kedi en başta kendisine haber verilmediği için biraz trip atsa bile şu an araları gayet iyi bir şekilde geceyi dinliyorlardı.

Kara Kedi yere serdikleri örtünün üstünde bağdaş kurmuş otururken Marinette onun dizlerine yatmıştı. İkisi yıldızları izlerken Kara Kedi Marinette'nin saçlarıyla oynuyordu.

"Eu juro a cada momento, eu te amo em nome de todas as estrelas."

Marinette Kara Kedi'den gelen minik mırıltı ile ona döndü. Ne demişti o öyle?

Kara Kedi kendisine merakla bakan Marinette'ye görünce gülümsedi ve onu kolları ile sarmaladı.

"Her an yemin ederim, seni tüm yıldızlar adına seviyorum." diyerek Prensesi için çeviri yaptı Kara Kedi.

"Vay canına," dedi Marinette kızarmış yanakları ile. "Hangi dil bu?"

"Portekizce."

"Bu Kedi başka neler saklıyor bakalım?" dedi Marinette muzipçe ve Kedi'nin altın çanına vurdu.

Kara Kedi gülerek gözlerini kıstı. "İstersen gösterebilirim."

Marinette yüzünü yüzüne yaklaştıran Kara Kedi ile gülüp tek eliyle Kedi'nin yüzünü ittirdi.

"Bak bak."

Kara Kedi alamadığı öpücüğü ile somurtarak Marinette'yi gıdıklamaya başladığında Marinette kahkaha atmaya başlamıştı.

"Tamam tamam, özür dilerim!"

Kara Kedi durduğunda Marinette gülerek kollarının onun boynuna doladı. "Şimdi öpücüğümü alabilir miyim?"

Marinette ise bir şey demeyerek Kara Kedi'yi kendine çekti.

|'|'|'|'|'|'|

"İyi yolculuklar kızım!" diyerek Marinette'ye sarıldı Alya. Arkadaşı için oldukça seviniyordu, sonunda yoğun çalışmalarının karşılığını alacaktı.

Marinette de Alya'ya teşekkür ederek ona sarıldı. Ailesi ile evde vedalaşıp buraya gelmelerine izin vermemişti. Vedalardan hoşlanmıyordu.

Sırayla Alix, Juleka, Rose, Mylene ve yeniden Alya ile vedalaştıktan sonra oldukları kaldırıma yanaşan otobüs ile bavulunu sapından kavradı Marinette. Kara Kedi'nin de burada olmasını isterdi ancak böyle bir şeyin mümkün olamayacağını biliyordu. Son kez arkadaşlarına gülümseyerek bavulunu bagaja yerleştirdi ve otobüse bindi.

"Bu tatlı prenses yalnız başına ne yapıyormuş bakalım?"

Marinette arkasından gelen tanıdık ses ile şaşkınlıkla harmanlanmış mutluluk ifadesi ile o tarafa döndü. Kara Kedi üstündeki farklı kıyafetler ile tam karşısındaydı.

Marinette yanına gidip ona sarıldığında Kara Kedi onu sarmaladı ve beraber otobüsün koltuklarına oturdular.

Kara Kedi yüzüne kendi maskesi olmadığı aşırı belli olan siyah bir maske takmıştı. Göz çevresine sürdüğü siyah boya maskeden taşmış, belli oluyordu. Üstündeki siyah sweat ve mavi kot pantolon kış aylarında olduklarını hatırlatır cinstendi. Ah, kedi kulaklı şapkasını unutmamak gerekirdi.

Marinette Kara Kedi'den ayrılıp ona baktığında aslında bu şapka ile ne kadar komik göründüğünü fark edip kahkaha atmaya başladı.

"Ah, o şapka-"

Sözünü bitiremeden yeniden yakalandığı kahkaha krizi ile Kara Kedi somurttu. "En azından çaba sarf ettim."

Marinette kahkahasını biraz bastırarak Kara Kedi'ye yeniden yaklaştı ve onun yanaklarını sıktı. "Merak etme, sen her halinle benim seksi kediciğimsin."

Kara Kedi keyfi yerine gelmiş bir şekilde Marinette'yi kendine çekti ve burnunu saçlarına sürttü. "Burada olman tehlikeli değil mi? Sonuçta başka tasarımcılarda gelecek." dedi Marinette biraz olsun Kara Kedi'nin etkisi beyninin çalışmasına olanak sağladığında.

"Ben Kara Kedi'yim, elbette bir şeyler yaptım."

Marinette kendini tutamayarak, "Bu şapka ile mi?" diye sorduğunda, Kara Kedi'den gelen gıdıklama atağı ile bozguna uğramıştı.

"Ta-tamam, özür dilerim!"





















Üf acayip boş bir bölümdü ama amacım zaten Mari'nin gittiğini belli etmek olduğundan bol bol Marichat sıkıştırdım araya

Buraya bölüm atmak beni epey zorlamaya başladı. Eğer bir anda final yaparsam lütfen üzülmeyin canlar:/

Sizi severem💙






Kediciğinprensesi🌸

Princesse Et Chaton 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin