12.BÖLÜM: Eski İddia

3.3K 129 17
                                    

Merhabalar arkadaşlaar, saat 3.26 ve ben yine gece bölüm ekliyorum. Huy oldu artık bende. Son zamanlarda eklediğimden daha erken geldi bölüm, o yüzden hoş bir sürpriz olmuştur diye umuyorum. Biraz kısa ama erken eklediğim için görmezden gelebilirsiniz bence. ^^ Ayrıca gelen yorumlar için de teşekkürler, yorumlarınız benim için önemli ve her yazılanı da dikkate alıyorum emin olabilirsiniz. İyi okumalar, yine güzel yorumlarınızı merakla bekliyor olacağım. Hadi bakalım. :)

--

Şebnem bir an afalladı, Selim'in birine aşık olabileceği fikri ona niyeyse çok uzak geliyordu. "Kime?" diye sordu şaşkınlığını atmaya çalışıp. 

Selim oralı olmadı, gözleri kapalı, koltukta rahat bir pozisyon bulmak için kımıldanırken ezbere söylüyormuş gibi tekrarladı. "Çok aşığım..." Ardından eli Şebnem'in elinin üstünden düştü. Şebnem hazır sarhoşken ısrar etmeyi aklına getirse de uykuya dalmak üzere olduğunu fark edip sustu. Odasına gitmek için salonun ışığını kapatıp çıktığında tekrar kapı çalmıştı. Bu sefer kızlar olduğuna emin olsa da tekrar deliğe baktı, Almilla ve Kainat'ı gördü.

Kapıyı açar açmaz Kainat sevinçle Şebnem'in üstüne atladı. "Oyy kuzum çok özlemişim seni!" dedi biraz yüksek bir tonla.

Şebnem, sesini alçaltması için ufak bir hareket yaparken "Sessiz biraz..." dedi fısıltıyla. "Selim salonda uyuyor."

Almilla'nın da Kainat'ın da kaşları anında çatıldı, sessizliği Almilla bozdu. "Neden?"

"Sarhoştu biraz, anlamadım bir şey konuşacağını söyledi ama konuşamadan daldı." dedi Şebnem omuzlarını yukarı kaldırıp. "Dün biraz gergindik ondan herhalde."

Kainat'la Almilla birbirlerine imalı bakışlar attıktan sonra ikisi de tek kelime etmemeye karar vermişti, Şebnem'i gece gece sinirlendirmeye hiç niyetleri yoktu. "E odaya gidelim bari." dedi Almilla konuyu değiştirerek.

"Gidelim gidelim de neler yaptınız anlatın bakalım..." dedi Şebnem imalı bir gülümsemeyle. 

Gülüşerek odaya çıktılar. Kainat'la Almilla sinirleneceğini bildikleri için Selim konusunu hiç açmamışlardı ve tek konuşulan konu Can ve Özgür olmuştu. Saatlerce yapılan dedikodunun ardından sonunda herkes odasına çekilip yatmıştı. Şebnem'in aklında kızların yanında düşünmemeye çalışsa da tek bir şey vardı. Selim'in itirafını beklemediği kesindi ama daha da fazla düşündüğü bir şey varsa o da Selim İnan'ı kendisine aşık eden kızın kim olduğuydu.

Sabah uyandığında da aklında hala aynı soru vardı. Yataktan kalktıktan sonra üstünü bile değiştirme gereği duymadan salona indi, Selim hala bıraktığı gibi uyuyordu ama muhtemelen Şebnem'in kapıyı açış sesinden uyanmıştı. Gözlerini hafifçe aralayıp etrafa bakarken nerede olduğunu anlamaya çalışan bir hali vardı.

"Günaydın..." dedi Şebnem, Selim'in bakışlarını kendisine çevirmesini sağlayarak. "Uyandırdım, özür dilerim."

"Önemli değil..." dedi Selim şaşkın bir halde. "Ben gece buraya mı geldim?"

"Yok." dedi Şebnem gülümserken. "Ben kaçırdım seni."

Selim'in kaşları bir anda çatıldı, Şebnem'in kahkahasıyla birlikte dalga geçtiğini yoğun bir şekilde hissetmişti. "Kusura bakma, sarhoştum sanırım."

Şebnem inanamayarak süzdü Selim'i. "Sen hatırlamıyor musun?"

"Pek değil." diye itiraf etti Selim gözlerini ovuştururken. "Ne oldu ki?" dedi umursamaz gözükmeye çalışan bir havayla. Ama yapmış olabileceklerini düşününce gerilmemesi imkansızdı.

Yarım Kalan Hikaye (ŞebSel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin