Yarım Kalan Hikaye (ŞebSel)

16.BÖLÜM: Yeni Yıl, Yeni Duygular

Selamlar! Öncelikle biraz geç olacak ama yine de herkese mutlu seneler. Bu yıl Kaçak Gelinler'le tanıştığımız bir yıldı, bu sayede bi sürü güzel insan tanıdım ben de, o yüzden 2014'ün yeri ayrıdır. Bu yılda aynı şekilde, Kaçak Gelinler'le geçer umarım. :) Yine biraz geç olacak ama ufaktan bir yeni yıl temalı bu bölüm, kısa olmuş olabilir emin değilim. Yine de benim sevdiğim bi bölüm oldu siz de umarım beğenirsiniz, yorumlarınızı bekliyorum. Sevgiler.

--

"Selim'i de çağırdınız mı?" diye sordu Şebnem, meraklı gözükmemeye çalışan bir sesle. Yılbaşı ağacına süsü astıktan sonra gözlerini kızlara dikip cevap bekledi.

Kainat'la Almilla birbirine baktıktan sonra aynı anda Şebnem'e döndüler muzip bakışlarla. "Yani..." dedi Kainat mırın kırın ederek.

Şebnem yüzünü buruşturdu. "Ne demek yani?" 

Almilla araya girdi. "Yani, en son doğumgünümde çok huysuzlandığın için biraz korktuk ama üçünü de çağırdık, evet."

Şebnem gülümsemesini engellemeye çalışırken umursamıyormuş gibi omuz silkti. "İyi yapmışsınız." Kızların soran bakışlarını görünce devam etti. "Ayıp olur diye söylüyorum, doğumgününden sonra da kaç kez görüşmek istedi, görüşmedim zaten."

Kainat gülmemek için dudağını ısırırken sordu. "Ha o ayıp değildi yani?"

"Kainat'cım, canım, arkadaşım..." dedi Şebnem sinirli bir vurguyla. "Kavga ettik o yüzden konuşmuyordum ama çağırmayarak çok da önemsiyormuş gibi gözükmek istemiyorum."

Kainat başını sallarken Almilla da tekrar didişmeye başlamamaları için araya girdi. "Tamam tamam..." dedi gülümserken. "Gelir zaten, sen de önemsemiyor gibi yaparsın ama önemsediğin çok belli Şebnem."

Şebnem ağacın ışıklarını kontrol ederken konuşmaya başladı. "Arkadaşlar tabiki önemsiyorum... Ama Selim bilsin istemiyorum, haksız mıyım ya?"

Kainat ve Almilla muhabbetin derinleşeceğini tahmin ederek yaptıkları işi bırakıp Şebnem'in yanına oturdu. "Yani haklısın tabi." dedi Kainat düşünürken. "Çekmiş gitmiş, şimdi açıklama da yapmıyor inatla." diye ekledi.

Almilla başını sallasa da söylemeden edemedi. "Orası öyle ama, sonuçta şimdi yanında, önemsediğini belli ediyor, özür diliyor... Bi şans versen?"

Şebnem omuz silkti düşünmeden. "Ama açıklama yapmıyor."

"Belki açıklama yapamayacağı bir şeydir." dedi Almilla diretirken.

Şebnem buruk bir şekilde gülümsedi. "N'olabilir Almilla, dram filmi mi çekiyoruz burda? "Gitmesem seni öldüreceklerdi" falan mı diyecek?" 

"Öyle değil de, bir sebebi vardır mutlaka. Durduk yerde bunu yapacak birine benzemiyor." dedi Almilla gülümserken. "Güzel bir enerjisi var, bence Selim kesinlikle kötü biri değil."

Kainat gülerken Şebnem, Almilla'ya ters ters baktı. "Şu kıvırcığa bak, 40 yıllık arkadaşımı bana pazarlıyor burda! Kötü biri değilmişmiş, biz kötü mü dedik?"

"Tamam Şebnem, tamam." dedi Almilla pes edip. "Akşam Selim'e çemkirirsin ama rica ediyorum saat 12 olana kadar bitir, o kötü enerjinizi 2015'e de sokmayın ilk dakikadan!"

Şebnem başını sallasa da, umursamadığını belli eden bir şekilde gülümsedi. "Hadi iş başına..." dedi Kainat'la Almilla'ya kalkmalarını işaret ederken. "Yemekleri hazırlayacaksınız daha."

"Hazırlayacaksınız?" dedi Kainat sorar gibi. 

Şebnem inanamayan gözlerle baktı. "E yani Kainat, ben hazırlıyım da yeni yıla hastanede mi girelim? Tamam kızgınım Selim'e ama o kadar da değil."