3. Bölüm

763 79 35
                                    

Bonn Spor Akademisi

Herkes Koç'un başına toplanmıştı. Galiba bu kez sınırımı fazlasıyla aşmıştım sonuçta o bir öğretmendi ve ben ona yumruk atmıştım. Biri bana bu olayın yaşanacağını söylese sanırım buna gülüp geçerdim ama şu an ne hissedeceğimi bilmiyorum bir tarafta bu yaptığına ve bunca emeği bir hiç uğuruna çöpe attığıma üzülüyorken diğer yandan da sanki üzerimden büyük bir yük kalkmış gibi bir rahatlama hissediyordum yani anlayacağınız o ki şu andan itibaren ölmüşümde ağlayanım yok.

"Arkadaşlar maç sona ermiştir herkes dağılabilir bu maç sizinde emeklerinizin boşa gitmemesi için ileri bir tarihte tekrar yapılmasına karar verilmiştir. Bu olaydan dolayı karşı takımdan ve gelen misafirlerimizden özür diliyoruz."

Bu konuşan akademi başkanımız dı. Bir süre sonra bütün izleyiciler salonu boşaltmıştı o sırada koçu revire götürüyorlardı sanırım burun estetiği yaptırması gerekecekti. Bu kadar sert vuracağımı tahmin etmiyordum tabi. Sanki içimden bir canavar çıkmışta bütün kinini Koç'un üzerine bosaltmıştı. Bu yaptığından gurur duymuyorum tabiki nasıl bir insan olursa olsun sonuçta o bir öğretmen. Ben içimdeki bu karmaşayı yaşarken o esnada babamın karşımda dikilmiş o görmeye aslında alışkın olduğum surat ifadesiyle bana baktığını gördüm. Bu bundan sonraki hayatında muhtemelen bir daha onun emirlerine karşı koymadan bir emir eri gibi yaşayacağım anlamına geliyordu. O da artık bu durumdan sıkılmış olmalıydı her seferinde bir vukuat çıkarıp durmuştum. Babamı yeniden bu duruma soktuğum için üzülüyordum. Asıl vurmam gereken kişiye vuramadığım içinde hala içimde bir kızgınlık belirtisi vardı.

Birazdan soluğu disiplin kurulunun önünde alacaktık. O zaman bütün bunları haklı bir sebepten ötürü yaptığımı onlara ispatlayacaktım sonuçta beni kışkırtıp bu raddeye getiren Hanna' ydı. Bir süre sonra spor salonundan çıkıp disiplin kurulunun toplandığı toplantı odasının kapısının önüne gelmiştim, derin bir nefes aldım ve kapıyı çalıp içeri girdim.
"Evet baş sorumlumuz da geldiğine göre başlayabiliriz."

" Bayan Sertkaya herkes orada olup biteni gördüğüne göre bize nasıl bir savunma yapacaksınız evet sizi dinliyoruz."

" Evet öncelikle koçtan özür dilemek istiyorum bir an için kendimi kaybettim. Bu hiç tasvip ettiğim bir durum değil ama neden böyle bir şey yaptım inanın bilmiyorum. Olaya gelecek olursak ben geç kaldığım için koç beni takım kaptanlığından almış ve beni yedeklere yazmıştı ben bu durum yüzünden zaten sinirliydim. Soyunma odasına girdim o esnada Hanna benimle dalga geçmeye başladı ben sakin kalmaya çalıştım bir şey demedim ama daha sonra maç esnasında da bana hakaret etti bir şey demedim en sonunda babama hakaret edince kendimi tutamadım ve ona tokat attım yalan değil. Daha sonra..."

"Hayır yalan söylüyor ben ona hakaret falan etmedim sizde biliyorsunuz Yağmurla bu güne kadar hiç anlaşamadık önceden de bu gibi durumlar oldu."

Bu konuşan Hanna' ydı her zamanki gibi benim üzerime oynuyordu nasıl tahmin edememiştim bunu. İnsanlar değişmez Yağmur bunu aklının bir köşesinde yaz. Zaten bu kız beni okuldan attırmaya çalışmamış mıydı bugüne kadar okul sırf yetenekli bir oyuncu olduğum için bir şey dememişti ama sonra onun yalanlarını ortaya çıkarmıştım eninde sonunda bu yalanını da ortaya çıkaracaktım.

" Yalan söylüyor ona inanamazsınız öyle değil mi? ne yani ben durup dururken mi vurdum ona."

"Sen beni hep kıskanıyordun zaten bugün bir kişi seçileceği içinde ön plana geçmeye çalıştın."

"Ne! Ben mi seni kıskanıyor muşum?"

O esnada koç içeri girdi. " Yağmur yeter artık daha fazla bu duruma sessiz kalamayacağım her maçta benzer konuları duymaktan sıkıldım bence artık bu okulla olan ilişiğini kessen iyi olacak."

" Bu nasıl olur bana nasıl inanmazsınız o bir yalancı diyorum size ."

" Yağmur sus artık eğitim hayatının zarar görmemesi için okul değiştirmen konusunda karar verdik eğer daha fazla ısrar edersen başka bir okulda da barınamayacaksın."

Koç'un sözleriyle her ne kadar istemesem de yaşlar gözümden bir bir dökülmeye başlamıştı. Bu böyle bitemezdi bu benim en mutlu günüm olacaktı bu maç sayesinde hayallerime kavuşabilecektim ama şimdi karşıma geçmişler ya bu okuldan isteğimle ayrılırsın ya da bir daha okul falan göremezsin diyorlar. Bu haksızlık hem de çok büyük bir haksızlık. Bir tane insanın saçma sapan kıskançlıkları yüzünden bütün emeklerim çöpe gitmişti.
" Evet Yağmur kararını vermeni bekliyoruz bu okuldan gitmeyi mi yoksa bizim tarafımızdan gönderilip eğitim hayatını bitirmeyi mi seçiyorsun."

Kelimeler boğazımda kalmıştı ağzımı açıp çok şey söylemek geliyordu ama artık mücadeleye devam etmemeye karar verdim ben ne söylersem söyleyeyim kimse için bir şey ifade etmeyecekti sonuçta herkesin gözünde problem çıkarıp insanlara sataşan kötü kız ben olmuştum. Son kez insanların gözlerine bakıp kendimi toparladım ve

"Tamam kabul ediyorum kendi isteğimle bu okuldan ayrılacağım sizin istediğiniz gibi olsun. Ama şimdi eve gitmek istiyorum yarın arkadaşlarımla vedalaşmak ve kalan işlemleri halletmek için gelebilir miyim."

" Tabiki."

" Anladım teşekkürler."

Son kez insanların yüzüne baktım ve koçtan son bir kez özür dileyip odadan çıktım çıkarken Hanna' nin o meşhur yine ben kazandım ifadesini görebiliyordum ama artık hiç bir önemi yoktu yine yeniden kaybeden ben olmuştum. Aslında ben onunla hicbir zaman savaşa girmemiştim savaş isteyen oydu ben sadece ona karşılık vermiştim.
Çıktığımda babamlar kapıda beni bekliyordu. Babamın karşısında bir kez daha yenilgiye uğradığını söylemek çok zordu ama o gözlerimden neler olduğunu tahmin edebiliyordu.
Merdivenlerden inip bahçeye çıkmıştık şu an tam da her şeyin başladığı ve aynı zamanda bittiği noktada durup akademiye belki de son kez burada bir öğrenci olarak bakıyordum.

YOLA DEVAM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin