10. Bölüm

504 50 12
                                    

Haziran-1995

İlk adımlar.

Maç bitmiş herkes dağılmıştı sadece takım arkadaşlarım ve koç vardı. Formalarımızı değiştirdikten sonra hep beraber kutlama yapacaktık bunlar artık hep beraber bir arada geçireceğimiz belki de son günlerimizdi. Salondan çıkarken bizi izlemeye gelen teknik direktörler den biri beni yanına çağırıp çok iyi bir oyuncu olduğumu söyledi ve eğer onunla çalışmayı düşünürsem diye bana adresini verdi.

Onun yanından ayrıldıktan sonra takımla beraber salondan çıktık. Tam giderken arkamdan bir ses

" Fırat."

Diye seslendi. Arkama döndüğümde seslenen kişinin Elif olduğunu gördüm bir yandan maçın diğer yandan onun şokuyla tamamen unutmuştum. Koç tan birkaç dakikalığına izin isteyip yanına gittim.

" Ben de seni bekliyordum. Tebrik ederim güzel bir iş çıkardınız. Sana olan sözümü tutup buraya geldim."

" Söz mü?"

" Evet söz sen beni duymadın ama ben sana söz verdim."

" Nasıl?"

" İstersen sen şimdi kutlamaya katıl bunları daha sonra sıcak kalplerde konuşalım."

" Tamamdır en kısa zamanda orada olacağıma söz veriyorum. Şimdi gidiyorum ama geri döneceğim. Hoşça kal."

" Hoşça kal."

Yanından ayrılırken onunla tekrar konuşmak için sabırsızlanıyordum nasıl olmuştu da geri dönebilmişti, nasıl olmuştu da benimle Trabzon'a gelir misin sorusuna " evet " diyebilmişti. Tüm bunları ondan duymayı sabırsızlıkla bekleyecektim.

#####################

Takımla beraber göl kenarında bir yere gidip hep birlikte piknik yaparak zaferimizi kutladıktan sonra eve geçtim. Bir hafta sonra mezun olacaktım. Şu an bu şehirden ayrılmayı hiç istemiyordum bu şehirde birçok anım olmuştu. Koskoca dört yıl bir anda bitivermiş ve artık dönme vakti yaklaşmıştı. Ama güzel şeylerde olacaktı bu hafta sonu Elif' le sıcak kalplerde buluşacaktık.

Aradan iki gün geçmişti ve nihayet cumartesi günü gelmişti. Elifle sözleştiğimiz gibi saat iki de buluşacaktık. Erkenden kalkıp her zamanki gibi yürüyüş yaptıktan sonra eve gidip kahvaltımı hazırladım. Öğleden sonrası için sabırsızlıkla bekliyordum. Ve nihayet beklenilen saat yaklaşmıştı. Benim oraya ulaşmam için bir buçuk saatlik bir yol gitmem gerekiyordu o yüzden saat on iki de evden çıktım ve durakta dolmuşun gelmesini bekledim. On dakika sonra dolmuş geldi. Bir süre sonra sıcak kalplerin olduğu sokağa yaklaşmıştım. Hava mevsimin gerektirdiği gibi sıcaktı ve her yer yeşermişti. On dakikalık bir yürüyüşten sonra sıcak kalplerlerin önüne gelmiştim o an da içimi büyük bir huzur kapladı. Bundan sonra hayatımın daha güzel olacağını anlamıştım.

İçeri adımımı attığımda kapıda beni Ali usta karşıladı.
" Ooo hoş geldin evlat geç bakalım şöyle maçı kazanmışsınız tebrik ediyorum."

" Teşekkür ederim Ali usta bunda senin katkında var."

" Ben ne yaptım ki canım o senin kendi azmindi."

" Bu arada Elif geldi mi?"

" Aa sana söylemeyi unutuyordum az daha, onun bir yakını vefaat etmiş apar topar tekrardan memleketine gitmek zorunda kaldı. Sana söylememi istemişti."

Bir anda içim burkulmuştu tam da kavuşacağım derken tekrardan ondan uzaklaşmıştım. Memlekete gitmeme bir hafta kalmıştı belki de onu tekrar bir daha göremeyecektim. Tüm bunları düşünürken Ali ustadan bir kağıt isteyip Elif e bir not bırakmaya karar verdim eğer gelmesi uzun sürerse bunu Ali usta aracılığıyla ona iletecektim. Her şeyin bir anda bitmesine izin vermeyecektim.

YOLA DEVAM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin