53

7.6K 495 35
                                    

1 hafta sonra

Can yaptığı yemeği Ayaz ve kendisi için tabağa koyup tabakları masaya koydu.

"Burası mis gibi kokuyor. Dışarıdan söylediğini bilmiyordum." deyip güldüğünce Can gözlerini kısıp ona baktı. "Toksun galiba?" diye tehditkar şekilde sorunca Ayaz dudaklarını yalamış, "fazlasıyla açım" diyerek sandalyeye oturmuştu.

"Mmm, ellerine sağlık. Baya güzel olmuş."

"Afiyet olsun."

Yemekten sonra Ayaz ödev yapmak için Can'ın odasına geçmişti. Can da oraya gidip yatağa uzanmıştı, Ayaz'ı izlemek için.

Ayaz Can'ı onu izlerken yakaladığında utansa da bunu belli etmemeye çalışarak testini çözüyordu.

"Bakmasana öyle."

"Niye? Dikkatin mi dağılıyor?"

"Noyo? Dokkoton mo doğoloyor? Öyle bakarsan tabi dağılır."

"Bana ne?"

"Çok ayıp. Burada bir şey üzerindeyim."

"Dedi atomu parçalamak üzere olan Ayaz Bey." derken gülmüştü. Ayaz masadaki silgiyi ona fırlattı. Can gülerek silgiyi tuttu ve ona geri fırlattı.

"Seninle oyun oynamayacağım." Can omuz silkti.

"Bitti." diyerek kitabı kapattı birkaç dakika sonra. Yatağın boş tarafına uzanarak kolunu Can'ın karnına koydu ve burnunu göğsüne yasladı.

"Şey, yarın eve gideceğim. Akşam..."

"Neden?"

"Götlük yapmaya gidiyorum sanırım. Gidip o piçe biraz söverim falan."

"Ben de gelirim."

"Gereği yok."

"Evet var."

"Neden?"

"Sana bir şey yapmasını istemiyorum." Ayaz burukça gülümsedi. "Teşekkür ederim." Yine duygusallaşmıştı, burnunu çekti.

"Şş, sakın ağlamaya başlama. Güzel bir an yaşıyoruz, ağlayarak bunu kötü hatırlama." Ayaz başını salladı ve elini Can'a biraz daha sığındı.

Aralarındaki şeyin bir adı yoktu ama gayet mutluydular böyle. Birlikte uyuyorlardı, güzel vakit geçiriyorlardı ve birbirlerinin dertlerini dinliyorlardı. Daha iyisi olamazdı zaten.

Addicted (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin