Addicted (bxb)

55

"Beynim uyuştu anasını sikeyim ya! Bir de çok acımaz diyordun."

"Acıyacak desem gitmeyi kabul edecek miydin sanki?"

"Hayır ama.." Kollarını bağlayıp yola baktı. Birkaç dakika önce çıkmışlardı eczaneden. Dikiş atılırken Ayaz acıdan gebermiş, Can'ın elini sıkmaktan adamın elini çürütmüştü.

Eve girdiklerinde Ayaz "ben direkt yatacağım." diyerek üstünü değiştirmek için valizinin yanına ilerlemişti. Can'ın orda olmasını umursamayarak -zaten antrenmanlarda görüyordu- kanlı kıyafetlerini temizleriyle değiştirdi.

"Yatmadan önce kremini süreyim, gel."

Can Ayaz'ın dudağına da kremi sürerken iyice odaklanmış, sertçe yutkunmuştu. Ayaz dudağının acısına aldırmadan hafifçe gülümsedi.

"Ne var? Komik mi duruyorum?"

"Yoo. Sadece..." bu sefer de kıkırdamıştı. Can biraz kaşlarını çattı. "Söylesene ya."

"Şey... beni öpmek ister gibi duruyorsun da." Can biraz anlamsızca baktıktan sonra güldü. "Öyle bir duruş mu varmış?"

"Öyle gibime geldi işte. İstemiyor musun ki?" Can bir şey demeden kremi kutusuna koyup kalkmaya yeltendi.

"Hassiktir cidden istemiyorsun." Şaşırmakla üzülmek arasında kalmıştı. Can gülümseyip ona döndü.

"İstemiyorum demedim. Dudağındaki kremin geçmesini bekliyorum." Ayaz böyle bir cevap almayı hiç hesaba katmadığı için öyle kalmıştı. Can ilerlerken arkasından bakmakla yetindi.

"Hâlâ yatmayı düşünüyor musun?"

"Hayır."

"Güzel. Film açıyorum."

"Tamam, ama bir dakika. Annem arıyor."

Can film bakarken Ayaz odaya ilerlemişti. "Efendim?"

"Ayaz, kuzum nasılsın? Bir şeyin yok değil mi?"

"Cidden çok umrunda mı anne? Çünkü adam beni döverken pek bir işe yaramadın da."

"Denedim durdurmayı. Durmadı. Özür dilerim oğlum."

"Neyse ne. Bir şeyim yok. Yatıyordum zaten, iyi geceler." Telefonu kadının yüzüne kapattı. Böyle davrandıktan sonra pişmanlık duysa da kendini engelleyemiyordu.

"Ee hâlâ beni öpmeyi düşünüyor musun?" diye sorarken koltuğa bırakmıştı kendini.

"Belki azcık." Oturduğu yerden kalkıp Can'ın  yanına sıvıştı. Can biraz daha yerleştiğinde Ayaz kafasını kaldırsa ve Can istese onu öpebilecek bir şekildeydiler. Zaten bilerek bu pozisyona gelmişti.

"Şş, bir baksana bana."

"Ne?" diyerek başını kaldırdığında Can'ın dudaklarını dudaklarının üzerinde hissedince başının döndüğünü hissetti. Sanki o an her şey yok olmuş, sadece kendileri var gibiydi. Karnı kasılmış, beyni error vermişti. Dudaklarını ayırarak oturur pozisyona geldi.

"Ne-" Bu sefer o dudaklarını Can'ınkilerle birleştirmişti ve Can buna hayran kalmıştı. Elini Ayaz'ın beline attığında Ayaz da elini onun yanağına koydu. Dudakları birbirlerine uygun bir ritimle hareket ederlerken Ayaz nefes alamadığını hissetti ve kendini geri çekti. Ne yapacağını bilemediğinden dolayı hiçbir şey olmamış gibi davranarak az önceki şekilde yattı ve bakışlarını televizyona çevirdi ama aklı uçup gitmişti.

Can gülümsemesini durduramadı, hatta sesli bir şekilde güldü. "Utandın mı?" Ayaz cevap vermeyince "sana sakinleşmen için zaman veriyorum, lavaboya gidiyorum." diyerek kalktı. O içeri gidince Ayaz sırıtmaya başlamış, parmağını dudağında gezdirmişti. Böyle göt gibi kalacağını hiç hesaba katmamıştı.

Can gülerek gelirken "dalga geçmesene." diyerek kızmıştı ona.

"Az önce çok cesurdun ya, hoşuma gitti bu hâlin."

"Ne bileyim ben beynimin error vereceğini." derken o da gülmekten alıkoyamamıştı kendini. "Neyse filme devam edelim. Bu gayet normal bir şey."

"Hı hı. Devam edelim."

Filme odaklanamıyordu çünkü dudaklarındaki his o kadar güzeldi ki...

Ya olmadı amk olmadı ya uf