Kapıyı sarışın güzel bir bayan açtı. Kapının açılmasıyla Aksel bir an duraksadı ve hiç bir tepki vermedi. Barış kapıyı açan bayanın Begüm'ün annesi olduğunu tahmin etti ve elini uzatıp selamlaştı.
"Merhaba efendim ben Barış. Bunlarda arkadaşlarım Aksel ve Melis. Biz İstanbul'dan geldik Begüm için." Melda hanım Barış'a bakarak gülümsedi.
"Demek meşhur Barış sensin." Aksel dışında hepsi birlikte güldüler. Melda Hanım çocukları içeriye çağırdı. Melis Aksel'in yüzünün asıldığını görünce kulağına fısıldadı.
"Canım iyi misin?" Aksel Melis'e doğru gülümsedi.
"Begüm'ün annesi çok tanıdık bir yüz çocukluğumdan sanki." Melis bir an duraksadı ve Aksel'in omzunu sıvazladı.
"Çocuklar siz geçin oturun ben size sıcak bir şeyler yapıyım. Begüm arkadaşlarıyla dışarı çıktı gelir birazdan." dedi ve mutfağa geçti. Barış Melis ve Aksel'e yöneldi.
"Duydunuz dimi? Biz orda onu özlerken o burada geziyor. Kimle gitti acaba? Kesin erkek de vardır." Melis yüzünü ekşitti.
"Barış maçoya mı bağladın? Neyse sakın Begüm gelince böyle davranma. Onu ne kadar özlediğini belli et." Barış gülümseyerek telefonuyla oynamaya başladı.
* * * *
Can marketten geldiğinde Yağmur mısırını patlatmış koltuktaki yerini almıştı.
"Hayatım filmi daha önce izledik ben başlatıyorum sende üzerine değiştir gel. Ben başlatıyorum filmi."
"Tamam canım ben üzerime rahat bir şeyler giyeyim geliyorum." Yağmur gülümseyerek kocasının arkasından baktı. Bu kelimeyi seviyordu toplu yerlerde Can'dan eşim diye bahsetmek hoşuna gidiyordu.
Can üzerini değiştirdikten sonra salona geçtiğinde Yağmur'un ağladığını gördü. Hızlıca Yağmur'un yanına gidip oturdu.
"Hayatım neden ağlıyorsun?" Yağmur kucağında ki mısır tabağını masaya sert bir şekilde koydu. Elini Can'dan hızlı bir şekilde çekti.
"Bırak Allah aşkına Can ya." dedi ve odaya gitti ve yatağın içine girdi. Can ise oturduğu yerde öylece kalmıştı. Şaşkınlığı üzerinden gittikten sonra Yağmur'un arkasından gitti.
Odaya girdiğinde Yağmur'un yatakta uzandığını gördü. Can yavaş hareketlerle yatağa yattı ve Yağmur'a arkasından sarıldı. Yağmur Can'ın eline vurdu yatakta oturur pozisyona geçti.
"Napıyorsun Can acaba?"
"Eşime sarılıyorum, bu benim en doğal hakkım." diye gülümsedi.
"Hayır canım bundan sonra bana sarılmak veya öpmek için haketmen gerekiyor." Can suratını buruşturdu.
"Haketmek mi? O nerden çıktı şimdi ya?" Yağmur Can'a suratını döndü.
"Bilmiyorum artık orasını sen düşün. He yok ben düşünemiyorum diyorsanız biraz önceki filmi aç izle çocuğu örnek al biraz." dedi ve tekrar yattı. Can bu sıralar Yağmur'un davranışlarına anlam veremiyordu. Sabah hiç bir sorun yoktu hatta Yağmur süper bie kahvaltı hazırlamıştı. Can böyle yatakta oturmuş düşünürken Yağmur Can'a doğru döndü.
"Aşkım, ışığı kapatır mısın? Uyuyalım artık." dedi normal bir şekilde Yağmur. Can ise karısının duygu değişimini anlamaya çalışıyordu. Yağmur'u sinirlendirmeden ışığı kapattı ve karısının yanındaki yerini aldı.
* * * *
Kerem işleri yüzünden eve biraz geç gelmişti. Odasına gittiğinde annesinin beklediğini gördü. Annesi onu görünce oturduğu yerden kalktı ve oğluna sarıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişten Gelen Pişmanlıklar-ASKIDA-
Teen FictionYaptığımız her yanlış, Bize kendimizle ilgili yeni bir şey öğretiyor. Yola çıkarken,doğru olduğuna inandığımız, Uğruna her şeyi göze aldığımız şeyler bazen, O kadar yitiriyor ki anlamını... Tekrar hayata döndüğümüzde, Yeni bir başlangıç istiyoruz. Y...