Bölüm 23

246 142 31
                                    

Yerde boylu boyunca uzanırken bayılmış numarası yapıyordum. Ne sandı bu adam bana yaptıklarının karşılığını alamayacağını falan mı? Zira öyle sanıyorsa çok yanılıyor.

Ben yattığım yerde öylece gözlerimi kapatmış ve hareketsiz beklerken bazı tıkırtılar geliyordu. Ne yaptığını deli gibi merak etsemde gözlerimi açamazdım. Oyunculuk yeteneğimi burada konuşturmam çok önemliydi. İçimden kendime gülesim geliyordu ama bu performansımda ciddiyet çok önemli olduğu için direnmem gerekiyordu.

Onun sesini duyunca beklemediğim bir anda olduğu için normal olarak korkmuştum. Fark etmediğini umarak yerimde yatmaya devam ettim.

Kenan:
-Hadi kızım kalksana bütün planın içine ettin resmen. Bunun bedelini kat kat ödeyeceksin haberin olsun. Şimdi işin daha çok zorlaşmadan hemen kalk şurdan. Numaracı bücür.

Numaracı mı? anlamış olamaz değil mi sadece tahmin ediyor olmalı. Tabi ki benim de fire vermemem lazım. O yüzden hareketsiz bir şekilde yatmaya devam ettim. Ayak seslerini ve sinirden verdiği nefesi duyuyordum. Yan tarafımda bir hareketlilik olduğunda heyecandan kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Bu kalbim işi bozma peşinde olmalı.

Yanıma çömeldiğini yakından gelen sesinden hissettim.

Kenan:
-Kalksana bücür. Bak bunun altından. Bir şey çıkarsa seni çok fena yaparım.

Eliyle yüzümü kavrayıp sağa sola doğru hayvan gibi sallıyordu. Tam bir öküz olduğunu kanıtlıyor resmen. Yanaklarımın çukurlaştığını düşünüyorum bu hareketinden sonra.
Ama yinede direnerek bir tepki vermemiştim.

Kenan:
-Demek öyle sen kaşındın ufaklık.

Sözlerinden sonra yüzüme yediğim tokatla çığlığımı zor bastırmıştım. Bir insan böyle mi ayıltılırdı be vicdansız herif. Sonra bir tane daha ve bir tane daha, kendimi sıkmaktan dişlerim kırılacaktı artık ama yinede bir tepki vermedim. Bunun üzerine inanmış olmalı ki birden sesi ciddi bir hale büründü.

Kenan:
-Allah kahretsin ya

Yanımdan uzaklaştığını hissetmiştim ve merdivenlerden hızla yukarı çıktığını gelen ayak seslerinden anlamıştım. Öncelikle etrafı ne olur ne olmaz diye bir kolaçan etmek için tek gözümü açıp şöyle bir göz gezdirdim. Gerçekten inanmıştı ve gitmişti. Hızla yattığım yerden kalktım. Kendi kendine gülüyordum. Bu iş gerçekten çok eğlenceli olacaktı.

Acele ederek odanın içinde bir arayışa girdim. Tek tek bütün spor aletlerine bakmıştım ama işime yarayacak herhangi bir şey bulamamıştım. Derin bir nefes verip ne yapacağımı düşünürken, köşede duvarın arka kısmında duran kapıyı gördüm. Orası banyo olmalıydı. Sevinçle zıplayıp yumruğumu havada sallarken koşarak kapıyı açtım ve içeri girdim. Tam tahmin ettiğim gibi banyoydu. Kenarda lavabonun üstünde duran sıvı sabunu kaptığım gibi merdivenin oraya seri bir şekilde adımladım. Birinci ve ikinci basamağa biraz sabundan sıkıp iyice yaydım.

İşim bittiğinde sabunu banyoya götürmek için hareketlenmiştim ki merdivenin başında Kenan'ı görmemle elimdeki şişeyi hemen arkamda bir yere fırlattım. Tabi o beni ayakta sağlam bir şekilde gördüğü için şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu ve elinde de kolanya vardı. Sinirden gözlerini kısmış yukarıdan bana öldürücü bakışlar atarken kolanyayı yere fırlattı. Korkmuyorum desem yalan olurdu şimdi.

Elim ayağım birbirine dolanmıştı ama yinede olacakları dört gözle bekliyordum. Ben otuz iki dişim görünecek bir şekilde Kenan'a bakıp gülerken o bana tehditlerini savuruyordu.

Kenan:
-Demek öyle bücür. Bana oyun oynuyorsun ha. Şimdi seni benim elimden kim kurtaracak bakalım.

Ben:
-Gel, gelde sana gününü göstereyim. Sonra ağlayıp gitmek yok ama tamam mı?

ABİS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin