Yorumları unutmayalım lütfen.......
Kendimi suçlu hissettim. Ona kızmam gerekiyordu. Beni acılar içinde bıraktığı için ona epeyce kızmam gerekiyordu. Ölümün eşiğindeydim. Üstelik yeni bir yola girmiştim. Onu geri de bırakıp artık kendim ve ailem için iyi bir yola girecektim.
Ben evlenecektim.Nefes nefese kalmıştım. Onun varlığıyla, onun
eşsiz ağırlıyla sanki büyülenmiş gibiydim. Öyle güzeldi ki teni, yumuşaklığı ve nefesi. Kendimi ona kaptırmıştım. O gerçekten büyülü bir insandı. İnsanı da etkileyip öyle kendine kaptırıyordu ki, kendinizi bir anda onun ekseninde buluyordunuz.
Herkese yapardı bunu. Yapmak istediği herkese karşı böyle bir tutumu vardı. Tutulmak, ve ona karşı arzu hissetmek beni bir günaha itmişti. Kendime epey kızdım. Bir an. Başka hiçbir şey düşünemedim. Onu uzun zamandır görmezken içimde bir his oluşmuştu sanki. Bu olanlara nasıl düştüğümü hissederek anlamaya çalıştım. Onunla beraber acılı, ve zevk aldığım bir durum yaşadım. Bölük pölçük sahneler göz önüme geliyordu, oysa her şeyi sessiz ve isteyerek yaşamıştık. Kızabilir miydim? Bunca zamandır ortalıkta yoktun, beni acılar içinde bıraktın ama karşıma çıktığın ilk an ben seninle kendi evimde bir günaha ortak oldum.
Kendime çok yüklendim. Odamın bir köşesine sinmiş, öylece etrafa bakıyordum. Geceydi. Sabaha henüz çok saatler vardı. Güneş hemen doğamazdı.
Karanlıkta her şey daha çok göz önüme geliyordu.
Sıcak bir duşun ardından onun iz bıraktığı her şeyi yıkayıp silip yok etmiştim. Büyük utanç hissediyordum. Gözyaşlarım aktı. Hıçkıra hıçkıra gözyaşı dökmüştüm. O, benim kadar acı çekmezdi.
Hatta şuan o kadar mutludur ki, beni seviyordu.
Bana aşık bir adamdı. Şuan ne hissediyordur?..Yüzüne daha bakabilir miydim bilmiyordum. Aradan bir günü geçirdiğimde sanırım dışarısı benim için iyi bir yer değildi. Evdeyken, kendimi belli etmemek adına normal bir vaziyet aldım. Salonda oturuyordum. Annem bir şeyler anlatıyor, ancak onu dinliyor muydum kendim bile anlamıyordum. Televizyona bakıyor, Ahmet'in açtığı maçı da anlamaya çalışıyordum. Aslında aklım başka yerdeydi.
En sonunda annem, "Sen beni dinliyor musun?" Diye çıkıştı.
Göz ifadem bir an ona gitti. Bacak bacak üstüne atmış, bir eli çenesinde bana bakıyordu. Sersem vaziyetten çıkıp, "Dinliyorum anne. Evet."
"Ah, Cenan ile buluşup döndüğünden beri var sende bir gariplik ama neyse. Bir şeyler anlatıyorum ama dinlediğin yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLUDUĞUM KORKU
Chick-LitYağmurlu ve sisli bir zamanı hatırlıyordu. Ruhunun ebedî çöküşlere meğer o an da tutulacağını bilemezdi. Hiç olmayacak birinden aşk itirafı aldığı gün kaderi değişmişti. Reddettiği adamın geri dönüp pes etmeyişini görünce içini korku kapladı kadının...