❝Seni bulmam için önce kaybetmem gerekir.Nereye baksam sensin. Bak işte sensizlik olmuyor. Gitsemde sen kalsamda sen.❞
❝En zayıf noktam sen olurken sen beni sana olan zaafimdan vurmaktan hiç çekinmedin. Gerçekleri görüyorum artık. Gönlünde taşıdığın aşkın sahteliğini, saf olmayışını biliyorum. İnsan acılarla doğsa da dünyasına yeniden acılara yer verir; bir bütün gibi sahiplenir. Söylesene insanoğlu yetmedi mi yaşanan onca yaşanmışlıklar, kaybedişler, gidişler ve gelişler?❞
BULDUM SENİ.
Yuvarlanmamla birlikte bacaklarımda ve kollarımda ince çizikler oluşmuştu. Yaralar derin olmasa da sızım sızım sızlıyordu. Evara ülkesine bağlı olmayan bir köyde olduğum için saatlerce evime nasıl gideceğimi düşünüyordum. Hafızamın geç olmadan gelmesine minnettarım. Ya Henry'le evlendikten sonra gelseydi? O zaman ne yapardım? Bu düşünceyle kalbim korkuyla dolup taştı.
Evando'nun yüzüne nasıl bakardım?
Ellerimi bir an olsun çıkıntılı karnımdan çekmedim. Yuvarlanırken şükürler olsun ki karnıma herhangi bir zarar gelmemişti. Karnımdaki ufaklığa seslendim. "Bebeğim?" Bu süreç boyunca onun hareket edişini hiç hissetmemiştim. Zamanı olup olmadığını da bilmiyordum. Şu an iki buçuk aylık hamile olmalıyım, yaşananlar yüzünden doğru düzgün bebeğimin kaç aylık olduğunu bile hesaplıyamamıştım. Hepsi giden hafizam yüzünden olmuştu!
Son kez sık ağaçlarla örtülü uçsuz bucaksız ormana doğru göz gezdirdim. Nerde olduğumu bilmezken eve nasıl gideceğimi bilmiyordum. Havanın kararmasına saatler kalsada elime geçen bu fırsatı hemen değerlendirmeliyim. Bir başıma tehlikenin nerden geleceğini bilmediğim bu ormanda kalamazdım. Şu an aç olmasamda ilerde acıkma ihtimalime karşı bir yol bulmalıydım. Canımdan can taşırken bebeğimi zayıf düşmesine izin veremezdim. Zayıflığım yavrumu etkilememeli. Hafif tökezleyerek kurtuluşum olan ilk adımı attım. Yaşadıklarımı düşünecek kadar vaktim yoktu. Yalnızca ilerlemeli, ilerleyip aileme, evime, ait olduğum yere ulaşmalıyım. Evando'nun hâlâ burada olup olmadığını bilmiyordum. Birkaç gün önce onu görmüştüm. Beni bulamayınca gitmiş olmalı.
Keşke ona ulaşabilmenin kolay bir yolu olsa.
"Seni çok özledim." Hafifçe güldüm. "Özledik Evando." Onsuz geçen günlerimi telafi etmeliydim. Sanki o ayrılık hiç gerçekleşmemiş gibi önüme bakacaktım. Hafif ıslak toprağa basarken yine bir düşme tehlikesi yaşamamak için olabildiğince dikkatli hareket ediyordum. Uzun düzlüğü aşıp iki yol ayrımına çıktığımda kararsızca soldaki patikayı seçtim. İki saatlik süren yolu sızlayan ayaklarımla bitirdiğimde beklediğimin aksine çok farklı bir yere varmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SUYUN FISILTISI (1)
FantasyGökleri inletecek derecede yağan yağmur küçük köyümüzü bertaraf edebilir güçlükteydi. Şimşeklerin çıkardığı korkunç seslerle bedenim bir kez daha titrerken yersiz olan bu korkuma mâni olamamıştım. Bir süre gözlerim kapalı bir hâlde gök gürültüsünü v...