Selam olup/olmadığını bilmediğim okuyucularım bu bölümü dolu gibi olan yağmura yakalanıp ıslanması nedeniyle üzerime yapışan üniformamın üzerimde kuruyup sonucunda üşütmüş bir şekilde yazıyorum
Üff çok ciddi konuştum siz en iyisi yeni bölüme bakın yavrucuklarım..
Haa bide bölüm yayınlandıktan sonraki gün karakter analizi yapıcam. Medyayı da sonra koymaya çalışacağım.***
"Fiziğe bak mı?"
Kafamı hafifi çevirip bunu söyleyen Deniz'e ve yanındaki Ege'yi gördüğümde kafamda gerilim müziği çalmaya başladı. 'Çocuğun şansı varsa o tatlı yüzüne bişey olmaz' diyen içsesime içsel bir tokat atıp şimdi zamanı olmadığını söyledim
"Aa abicim şimdi bu arkadaş tahminimce abicik beni beyin kanamasından kurtaran kişiler arasına giriyor ama birinde suç arıyorsan bu kesinlikle yanındaki şahsiyet olmalı yani ben şuan 2. sezonda Kanima sanılıp öldürülmeye çalışan Lydia olmak istemiyorum açıks-" ben hala nefes almadan bunları söylerken Deniz ile Ege benim konuşmamı net bir şekilde kestiler.
"Saçmalama Ayla!"
Önce ikisi birbirlerine baktılar sonra da Deniz sahteden öksürüp konuşmaya afedersiniz bağırmaya başladı.
"Sen demin ne dedin lan! Eğer kardeşime bakarsan gözlerini ellerim ile oyup ikisini de müsait biryerlerine sokarım anlaşıldı mı Osman?" deyip cümlesini bitirdiğinde ben kahkaha atmaya başladım.
73 saniye boyunca durmadan kahkaha atınca kendimi zar zor sakinleştirdim. Derin bir nefes aldım ve gülerek konuşmaya başladım."Şimdi anladığım kadarıyla senin ismin Osman mı?" sorunca o da kaşlarını çatıp onayladı.
"O zaman listeye girme şansını kaybettin." diye mırıldandım ama benim gibi K9 kulakları olan abim beni duydu ve bana sert bir bakış gönderdi. Sert demişken aklıma Tolga Çevik'in adi beton şeysi geldi bence o adam benim babam olmalıydı...neyse
"Abi yalan mı kardeşin taş gibi hatun, yalan söylemiyorum." evet bu Osman'dı ve son iki kelimeyi bana göz kırparak söyledi. Yalnız ben bu çocuğa başka birşey demem lazım Osman olmadı aha buldum Finnick sonuçta o da sarışın.
Gözümün önünde geçen bir adet kol ile kendime geldim. Etrafıma baktığımda abimin nam-ı değer Finnick'e yumruk atttığı gördüm. Finnick sendeleyerek bir-iki adım geri gitti. Hemen sonra Finnick abime vuracakken Ege onun yumruğunu tuttu ve kolunu tutup döndürdü,uff galiba kolu kırıldı. 'Gerizekalı tam önünde kavga var sen durmuş onları izliyorsun git ayır şunları' bunu dediğime inanamıyorum ama içses haklı. Finnick tam Ege'ye vuracakken "Yeter" diye bağırdım. Ikiside önce bana baktı sonra tam geri kavgaya dönecekken yanlarına gittim ve Ege'yi kollarından kaldırmaya çalıştım. Ama dediğim gibi sadece çalıştım çünkü kendisini tam bir kas hayvanı.
"Deniz yardım etsene ya bak bu gerizekalı şimdi döverek öldürür katil olur sonra sen mal olduğun için saklanmasına yardım edersin,polisler bizi bulunca yardım ve yataklıktan hapse atarlar. Ben hapse gitmek için daha çok gencim daha Tardis'e binemeden ölemem abiğğ" dedim ve abimin yakasından tutup 3 Numaralı keskin bakışımı attım. Ben 14 saniye boyunca gözümü kırpmadan ona bakınca sonunda gidip Ege'yi Finnick'in üstünden ayırdı. Abim onu sakinleştirirken ben de Finnick'in yanına gittim. Ona baktığımda kaşı ve dudağı patlamış gözünün altında morluk belirmeye başlamıştı.
"Abim ve Ege'nin yaptıkları karşısında özür dilemeyeceğim çünkü hak ettin ama istersen yüzünü temizleme yardımcı olabilirim yani yüzüne bakınca" deyip parmağımla moraran ve kanayan yerleri gösterdim. O da hafif tebessüm etti ama darbeden-veya darbelerden- dolayı sanırsam yüzünü buruşturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sakar |Askıda|
HumorTanıtım yok. Sadece kahkaha ve bol miktarda sakarlık var. - İlk kısımlar fazla ergene olabilir lütfen aldırmayın. ▪Bu hikayenin tüm hakları yazarın tek boynuzlu, ejderha kanatlı mor pandasına aittir.