Başlık bulamayan yazarın dramı

131 7 0
                                    

Çok uzatmak istemiyorum oyüzden tek söyleyeceğim şu aralar pek giremeyebilirim. Annemlerin telefonu alma riski var. Ve diğer bölüm size bir sürprizim var. Şimdi yeni bölümü okuyabilirsiniz.



Gözlerimi aralayıp karşımda duran anneme baktım.

"Sonunda kalktın bir an kış uykusuna yattım sandım. Hadi kalk da hazırlan gelmezsen sürüye sürüye getiririm."annem konuşurken kulaklarımı kapatma isteğimi bastırmaya çalıştım.

"Yav sabah sabah bu enerjiyi nerden buluyor sen anne. Hayır bir kasa enerji içeceğimi içtin naptın. Benimki de kafa yani bir sınır-" annemin kafama geçirdiği şaplak sözümü kesti.

"Ne vuruyon ya! Sonra bu kız neden aptal hep senin yüzünden işte. Git abime vur onun kaybedecek bir beyni falan da yok." Deyip ayağa kalktım tam havalı bir şekilde odamdan çıkacakken ayağımı komodine çarptım o da yetmezmiş gibi ayağıma bakacekken kafamı kapı kenarına çarptım.

"Malbdhdhdhhxje düşgdhehdjjetü yine leldjdhdhwk" yuh amk bildiğin random gülüş yaptı la. Bakıyım kim bu. Hee benim ornitorek suratlı abimmiş. Bende tek elimle ayağımı tutarken diğer elimle kafamı tutarak banyoya ilerledim. İçeri girip kapıyı kilitledim ve banyoya girdim (tabikide kıyafetlerimi çıkararak). Dün gece yaşananları düşünürken bu duruma çok ters bir şarkı söylemeye başladım.

"Şem-set-tin arabaya bin Şemsettin seksiydiler on kişiydiler önce sevdiler sonra dövdüler karnıma vurdular karnım ağrıyor."

***

Sınıfa doğru ilerlerken bir yandan da Ceren'i arıyordum. Sınıfa girdiğimde ise Ceren ve Burak'ı bizim sıramızda gülüşürken görmeyi beklemiyordum tabi. Hızlıca sıramıza geldim ve omzumdaki çantayı çıkarak Burak'ın üzerine attım. Hatta fırlamışta olabilirim.

"Bende Ceren aşkitoşkoşkoşkomu özledim diyordum. Yazıklar olsun Ceren onca yıllık ilişkimizi şunun için mi bitirdin. Kör olaydım da bunları görmeyeydim. Ya bu de bu ya-"

"Alyaa Alya" Ceren bana seslenince fazla sesli konuştuğumu farkettim.

"Şimdi de Alya mı oldum yani." Bu sefer fısıltıyla konuşmuştum. O sırada Ceren gözlerini kocaman açmıştım.

"Alya sakin ol. Şimdi gel biz hava almaya çıkalım. Burak...sende ıhm sonra konuşuruz." Deyip beni dışarı çekiştirdi.

"Şimdi neler oluyor anlat yoksa anlattırmasını bilirim,biliyorsun." Yine o bakışlarını kullandığında tırstıp desem yalan olmazdı.

"Tamam apla anlatıyorum" deyip bütün herşeyi anlattım. Tepkisine ağzım açık bakakaldım.

"Deniz'in yaptığı baya şaşırtıcı genelde siz ikiniz sevginizi çok farklı dile getirirsiniz." Kendime geldiğimde Ceren'i omuzlarında sarstım.

"Çocuk beni neredeyse öpüyordu senin takıldığında yer abimin davranışı mı? Dur bir saniye bugün Azra bizim okula geliyordu hangi sınıfta olduğunu öğrendin mi?" Allah'ım o kız bizim sınıfta olmasın lütfen. Azra'yı düşünüyorum yani eğer bizim sınıfta olursa sinir krizi geçiririm ben amk.

"Galiba bugün açıklanıyormuş öyle diyorlardı. Ama bizim sınıfta olmaz heralde. Olmaz yani." Deyip kafasını kaşıdı.

***

3. Derste hocayı dinlerken kapının sesiyle karaladığım sayfadan kafamı kaldırdım. İçeriye giren müdür muavini ile Azra- Ha Azra mı? Ya neden şans bana kıçıyla gülüyor arkadaş. Müdür muavini açıklama yaparken ben de Azra'ya öldürücü bakışlar yolluyordum. Ya ama o sütun gibi bacaklarla etek giymese olmaz. Kız bildiğin esmer güzeli Ege'nin onunla çıkmasına şaşmamalı ve beni farketmemesine. Belki de dün akşam yaptığı ise intikam içindi. Bunu hiç düşünmemiştim. Ya onun gözünde kolay gözüküyorsam eğer öyleyse artık öyle olmayacak. Hoca ismimi söylediğinde ona baktım.

"Efendim hocam dalmışım da."

"Burada havuz yok ki nereye daldın. " bu espriyi yapan çocuğa yüzümü buruşturarak baktım. Bence öl sen. Lütfen öl yani. Bu dünya için çok fazlasın sen. Zil çaldığında hocanın beni yoklama için çağırdığını anlamış oldum. Hemen yanımdaki Ceren'i dürttüm.

"Hadi gidelim de senin sevdiceğinden özür dileyim." O da yerinden hızlıca kalktı. Kapıdan çıkacakken bir kol yolu kapattı. Ve tahmin edin kim. Azra. Yüzümü ifadesi tutmaya çalıştım.

"Elini çeker misin acaba?" Kendimi akrabalarımın yanındayız gibi hissediyorum nedense.

"Hayır pek sanmıyorum. Geçen gün kafama döktüğün şey yüzünden saçlarım birbirine yapıştı. Benim saçlarım seninkiler gibi boyalı değil." ya bak yine sahte diyorlar neden inanmıyorlar ki.

"Benim saçlarım köklerine kadar gerçek şimdi tekrar soruyorum elini çek?" Bu sefer sahtesini çok belli olan bir gülümsemeyle konuştu.

"Ne dersen de. Tek diyeceğim şu Ege'den uzak dur." Aslında ben de bunu yapıcaktım. Cevap vermeye gerek duymadan elini serçe çektim ve Ceren'i alıp kantin doğru ilerledim.
Tam da tahmin ettiğim gibi herzamanki masada oturuyorlar. Ceren yavaş adımlarla Burak'ın yanına oturdu. Ben de abime baktığımda Ege'yle yan yana oturduklarını gördüm. Planıma uyarak derin bir nefes alarak ikisini ittirdim ve yavaşça yerime oturdum. Ikiside önce tiptip baktılar ama abim tekrar diğerleriyle konuşmaya devam etti. Ege kimsenin duyamayacağı şekilde kulağıma fısıldadı.

"Ufaklık?" Bir anlık ürpertiyle yerimde kıpırdandım. Gözlerimi iki saniye boyunca kapatıp açtım. Onun bu mentolümsü kokusunu çok yakınında hissediyordum. Ve buna karşı durmak o kadar..okadar zor ki.

"Azra'yı soruyorsun en son bizim sınıftaydı." Vay be ilk defa böylesini konuşabildim. O ise bu sefer sesli bir şekilde konuştu.

"Canın mı sıkkın?" Allah'ım sana geliyorum. Bildiğin beni merak ediyordu.

Nerden biliyorsun çocuğun etrafında onunla ilgilenen kızlarla dolu mutlaka senin soğukluğun yüzünden sormuştur.

Moralimi bozmasan olmuyor dimi içses. Ama benim pes etmek gibi bir niyetim yok. Bu yüzden ters cevaplara devam ettim.

"Selim sizin yüzünüzden raporlu. O olmadığı için sıkıldım biraz." Böyle dedigimde mırıltı gibi 'keşke hastanelik etseymişim' dediğini duydum ama duymamış gibi yaptım. Ardından kafamı ona doğru çevirdim ve o sözleri söyledim.(kesin ciddi birsey sanmışsınızdır ahshskgdbd)

"Merakın bittiyse konuşmayı uzatma lütfen."

Sakar |Askıda|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin