"Kerem beni buraya neden getirdin?"
Gözlerini dağ evinden ayırmadan konuştu.
"İstediğin kadar ağla diye"
Nee. Ben mi ağlıyacaktım. Ağlamak istesem taziyeye kalırdım herahalde.Bana yaklaştı. Ellerin omuzlarıma koydu.
"Beste,biliyorum ailene güçlü gözükmek istiyorsun. Belki olanların hala şokundasın bilmiyorum ama tek bildiğim senin ağlamaya ihtiyacın var"Beni belimden kavrayıp içeri götürdü. Bahçede koltuk vardı. Gidip oraya oturduk. Daha doğrusu beni oturttu.
"Beste gülmek için önce ağlamak gerekir."
Gerçekten de öyleydi. Ben ne yapıcaktım bundan sonra. Benim ni babam yoktu. Daha nasıl öldüğünü bile bilmiyordum.
Bi tanecik babam yok. Yok. Yok.
Bu kelimeler zihnimde tekrarlanırken gözlerimden yaş geldi.
Ağlıyordum. Hemde bir daha hiç ağlayamıyacak gibi. Gözlerimde yaş kalmasın istiyordum.Kerem peçete kutusuyla yanıma geldi.
Bana uzattı. Ben ise kabul etmedim ve Kereme sarılıp ağladım.
Zaten bugün Keremin bana yaptıklarına inanamıyordum. Şimdi de kendime inanamıyorum.______________
Galiba çok uzun bir süre ağlamıştım. Hepsi Kerem sayesinde.
Şuan nerdeydim,ne yapıyordum inanamazsınız.Şu an o ağladığım koltukta Keremin dizlerinde uzanıyordum.
Evet. Galiba Kerem değişmişti. Ben de değişmeli miydim ki?
Koltukta doğruldum."Kerem benim hakkımda en merak ettiğin şey ne?"
Düşünüyordu. Demek ki vardı."Senin ne zaman etek giymeyi bıraktığını merak ediyorum."
"Aslında beklediğin gibi etkili bir hikayesi yok. Sadece içinde kendimi rahatsız hissediyorum. Oturamıyorum,kalkamıyorum. Yani rahat değilim."
Güldü.
"Yani keşke tek soru hakkını bu soruya harcamasaydın"
Sonra aklıma geldi.
"Kerem ben bu gece burada mı kalıcam.""Sen nasıl istersen."
Gidecek miydim. Gitmeli miydim?
Bak yine ağlıyasım geldi.
Aslıya nesaj atmalıydım. Kereme hiç bir şey söylemeden telefonumu elime aldım.Aslı taziye bitti mi? Gömdünüz mü?
Bu ne biçim soru lan
Gömdünüz mü? Ahh Allahım.Kereme baktım. Kafasını kaldırmış yıldızlara bakıyordu. Birden üşüme geldi.
"Kerem içeri geçelim mi?"
"Tamam"
Aslıdan mesaj gelmişti.
Evet.Evde kimse yok dimi?
Yok yok. Gelebilirsin.
Hala şüpheliydim.
Ama eve gidecektim. Kerem sayesinde şuan biraz daha iyiyim."Kerem galiba ben eve gitmeliyim."
"Sen nasıl istersen demiştim ve öyle."
İkimizde ayağa kalkıp arabaya yürüdük._________
Evin önündeydik.
Kereme döndüm.
"Bugün için çok teşekkür ederim. Lütfen yarın okula gidersen onlara iyi olduğumu söyle."
Deyip arabadan indim. Tabi ki aynı sitede olduğumuz için o da indi.Eve çıktım. Girdiğimde ağlama sesi falan yoktu. Buna sevinmeli miydim bilmiyorum. Keremin sözü geldi aklıma Gülmek için ağlamak gerek
Onlar için de öyleydi.Sessizce odama yürüdüm ve kimseyi görmeden odama girmiştim ki mutluluğum ışıkları açana kadardı.
Karşımda annem ve Aslı yatağıma oturmuştu.
Aslı başladı konuşmaya.
"Ooo Hoşgeldiniz."Onlara doğru yürüdüm.
"Anne iyi misin?"
Yüzüme tüm sıcaklığıyla baktı.
"Ben iyiyim kızım. Sen, seni çok merak ettim. Bu kız ne yapar dışarda diye düşündüm. Ama Keremle olduğunu duyunca yüreğime su serpildi."Nerden duymuşlardı ki? Kerem mi söylemişti. Hen annem Keremi nerden tanıyordu.
"Kerem mi söyledi?"
Aslı atıldı.
"Senin yapmadığını yaptı.""Anne lütfen ben daha fazla bir şey duymak istemiyorum. Çok yoruldum. Uyumak istiyorum."
Kibarca karşıladılar yani en azından annem öyle karşıladı.
Üstümü değiştirip hemen yatağa girdim.Bugün Keremle yaptıklarım geldi aklıma. Ne ben bendim ne de Kerem Keremdi. Kısacası biz biz değildik.
Merhaba canlarım.
Kerem değişiyor mu?
Bakalım Besteyi değiştirebilecek mi?
Narine ne olacak?
Peki ya Bestenin kardeşi?
Berk ne olacak?
Bu soruların cevabını istiyorsanız takipte kalın.
Hepinizi çok seviyorum💙💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçan Kovalanır
ChickLitNefretle başlayan aşklara inanılmaz normalde ama... bu kitapla fikriniz değişebilir. .... Yerime oturacekken Kerem ile göz göze geldik.Ona gözlerimi küçültüp küçük bir sırıtma yaptım.O da bana aynısını yaptı.Çok komikti ... Tabana kuvvet merdivenler...