"BEKLEDIM..."
"BEKLEDIN..."
5 YIL SONRA:
HAYAL:Yarın, ilk kez Türkiye'ye gidecek, kısa bir toplantı yapacaktım. Doğduğum, dilini bildiğim, hatırlamasam da, bir süre yaşadığım ülkeyi çok merak ediyordum. Volkan ile neredeyse 5 yıldır nişanlıydık. Üniversite mi bitirmiş, Amerika'da ki güzel bir hastane de doktorluk yapmaya başlamıştım, bu süreçte. Dönüşte de evlenme planları kurmaya başlayacaktık. Güzel bir hayatım vardı. Babam, sevdiğim, iş arkadaşlarım... Bir de gizli-gizli özlediğim. Artık eskisi gibi ağlayıp-sızlamıyordum. Ama özlüyordum işte, kendimi onun çekiminden alıkoyamıyordum. Aslında artık özlem de denemezdi; meraktı, sadece merak...
Yarın Türkiye'de olacak toplantı, bir ilk yardım toplantısıydı. Yanii havaalanın da çalışan görevlilere ilk yardım eğitimi verecektim. Onlar bunu zaten biliyorlardı ancak galiba tekrar-tekrar öğretiyorlardı, akıllarından çıkmasın diye. Merak etmeyin, trafik kazası geçirip, hafıza kaybı yaşamadıkları sürece unutmazlar. Toplantı 2-3 saat sürecekti ama ben en az 2-3 gün kalmak istiyordum. Volkan'ı yalvar-yakar, zar-zor ikna etmiştim. O da eğer o kadar kalacaksan ben de geliyorum demişti. Evet, benim 24 yaşım var. Evet, eveet 15 değil, korumacı bizimkiler.
Sabah gözlerimi açtığımda, erken bir vakitti. Volkan'ı aradım ve uyandırdım. Aşağıya inip, babamın "Aman dikkat et, bir şey olmasın sana." Tarzındaki nasihatlarını dinlerken, kahvaltımı yaptım. Yukarı çıkıp, üstümü giydim. Zaten 2-3 gün kalacağım için, bavulum yoktu. Normal bir sırt çantasına göre büyük sayılabilecek bir sırt çantam vardı. Onu da alıp, salona geçtim ve Volkan'ın gelip beni almasını beklemeye başladım. Istanbul'u, Izmir'i, Ankara'yı her yeri çok merak ediyordum. Ama 2 günde asla bu kadar yeri gezemezdim. Şimdilik, Istanbul ile yetinecektim...
Volkan geldi, beni aldı, ve Havaalnına gittik. Uçaktan geçirdiğim birkaç saaten sonra ayaklarım Istanbul'un güzel sokaklarına değdiğinde, kalbimin deli gibi atmasını durdurmaya çalışıyordum.
Toplantı, zaten Havaalnı çalışanlarıyla olacağı için, havaalanındaydı. Toplantıya, yaklaşık yarım saat vardı. Volkan ile beraber, havaalının oteline eşyalarımızı bıraktık. Ilk kez, Türkiye'de, Türkçe konuşuyordum. Bu... Garip bir histi, çok garip. Toplantının olduğu alana doğru ilerlerken, Volkan hala yanımdaydı. Yüzünde endişe vardı sanki. Kaybolacağımdan mı korkuyordu? Aşkım yaa merak etme kaybolmam. Bana bu kadar çok değer vermesi çok hoştu.
O odaya doğru attığım her adımım, yeni bir heycandı benim için. Yeni insanlar, Türk olan insanlar. Üniversitem Türk Koleji olduğu için, alışkındım Türklere ancak bu farklıydı. Toplantı odasının önüne vardığımda, Volkan içeriye benimle giremeyeceği için, kapının hemen yanındaki bekleme koltuklarından birine oturdu.
Kapıyı iki kez tıklatıp, açtım. Diğer kişilerin aksine ayakta durmuş panoyu inceleyen bir adam vardı. Kapı sesinden dolayı kafasını yavaşca bana doğru çevirdi.
Hani bazen, bir anı yaşarsınız ama, ikinci kez yaşıyormuşsunuz gibi gelir. Yaşanmışlık vardı bu genç adamın yüzünde. Bir elim kapı kolunda, kapının önündeyken inceliyordum onu o da benim yüzümü inceliyordu.
"Umut" dedim fısıldayarak. "Umut..."
Ne olmuşu, nasıl olmuştu? Bilmiyordum ama bu Umut'du.
"Hayal" dedi o da aynı benim gibi. Gözümden usulca akarken yaşlar, gülümsemem bütün yüzüme yayılırken, Volkan belirdi yanımda "Aşkım, ne oldu?"
Aşkım?! Benim aşkım, karşımda duran ve aynı benim gibi gözleri ıslak olan adam mıydı? Yoksa benden aşkımı çalan adam mı? Umut, artık anın şokundan ayrılırken, bir adım attı bana doğru. Koştum-koştum ve sıkıca sarıldım ona. Miss gibi kokusunu çektim içime, o sırada o da başını saçlarıma gömmüştü. Ikimiz de konuşmuyorduk. Hıçkırarak ağlıyordum göğsüne başımı koymuşken. O sırada kapının önünde duran Volkan, toplantı masasına doğru ilerledi, yüzüğünü çıkardı, masanın üstüne koydu ve boğazındaki düğümden dolayı zor konuştuğu belli olacak bir şekilde "Özür dilerim..." Dedi ve çekip gitti, diğer toplantı üyeleri bizi şaşkınlıkla izlerken."Geldin" dedi Umut kekelerken, Volkan'ı takmamıştı bile.
"Geldim" dedim zar-zor da olsa "Geldim..."
"Bekledim..." "Bekledin..."
"Gitme....". " Gitmem..."
"Seni sevdim...". " Seni sevdim..."
"Seni seviyorum...". " Seni seviyorum..."
Ikimiz aynı anda söyledik bu sefer;"VE HEP SEVECEĞIM..."
DIKKAT DIKKAT;
BU FINAL BOLUM DEGILDIR.
UMARIM BU BOLUMU BEGENMISSINIZDIR
HIKAYENIN EN VURUCU BOLUMUYDU BU BOLUM
OKUDUGUNUZ ICIN TESEKKUR EDERIM😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAFIZAM VE SEN... (TAMAMLANDI)
RomanceKaybettiğiniz birini bulabilir misiniz? Peki ya... Tanımadığınız birini? Onlar her şeye rağmen bir-birlerini buldular? "Keybedilen her şey tekrardan bulunabilir mi?" Diye sormuştu Hayal çok uzaklardan. Bulunabilirmiş. Bu gecelere aşık insanların, y...