Kerem

377 33 0
                                    


Aslında yaşananlar onun gözünden bakınca daha farklı duruyordu. Galiba biz insan oğlu empati yapmayı öğrenemeyecektik. Benim gözümde suçlu kadın oydu onun gözünde ise suçlu kadın bendim. Çünkü onun söylediğine göre ben bencildim. Hikayeye hep kendi açımda bakmıştım ve Keremi hiç görmemiştim.

Anlattı bana, üniversite zamanında Kerem ile sevgiliyken Kerem'in yanında olanın kendi olduğunu ama Kerem'in aklında olan kişinin ben olduğumu söyledi. Meğer o da beni seviyormuş. Daha küçük kız çocuğu olduğum zamanlar ben onun aşkını içimde kendimle büyüttüğüm zamanlar o da beni seviyormuş. Devamlı Kerem'in ağzından benim adımı duymak hoşuna gitmiyormuş. Kerem farkında değilmiş devamlı benden bahsettiğinin ama o benim Kerem'in kalbindeki yerini anlamış. "Telefonunun ekran resminde bile sen vardın?" demişti. "Aslında ekran fotoğrafı bir aile fotoğrafı idi ama o ailesinin içinde seni incelerdi hep" demişti gözlerini benden kaçırdığı anda. "Senin yüzünden artık kitap okumuyorum" diyerek de kendisine gülmüştü. "Kerem senin sevebileceğin kitapları bulmak için götürmediği kitapçı kalmamıştı beni. O kitapları tek tek inceliyor özenle seçiyordu" diyerek de neden kitaplardan nefret ettiğinin gerekçesini açıklamıştı.

Ben ise mutlu olamıyordum. Belki de haklıydı ben bencil bir insandım. Sevdiğim adamın beni çok eskiden beri sevdiğini bilmek beni mutlu etmeliydi oysa. Ama ben duyguları olmayan bir robot gibi öylece dinledim onu.

Kerem'i bile bile aldatmak istememiş. Onun da nedeni benmişim. Çünkü Kerem'in telefonunda adım Gülüm! olarak kayıtlıymış. Ben her Kerem'i aradığımda o telefona gülümseyerek cevap verirmiş ve Aslı'nın yanında olduğunu bile unuturmuş. Bu yüzden Kerem'in canını yakmak için bile bile aldatmış onu ve bu ihaneti Kerem'in öğrenmesini sağlamış. Kerem'in gerçekten üzüldüğünü görünce onu kaybetse de içten içe sevinmiş bu duruma. Ama planlarını yine ben mahvetmişim. Kerem'i teselli etmek için Kerem'e koşmuşum ve Kerem yine onu unutup bana sarılmış. Farkında olmadan ikimizi bir araya getirdiği içinde kendisine kızmış.

Başarısız bir evlilik yapmış ve gerçekten de başı beladaymış. Kocası tam bir psikopat çıkmış. Ondan kurtulmak için güvenebileceği kişiye Kerem'e koşmuş. Evlendiğimizi öğrendiğinde ise yıkılmış. Hikayenin kaybedeni olduğunu ve benim zafer kazandığımı görünce dayanamamış ve karnındaki bebeğin Kerem'den olduğunu söylemiş. Buna da Kerem'i inandırmış. Her ne olursa olsun Kerem vicdanlı ve dürüst bir insanmış. Onu o şekilde yarı yolda bırakmayacağını biliyormuş. Hatta her ne kadar Kerem ile ben evli olsam da Kerem'i yeniden kazanabileceğine dair içine bir umut doğmuş. Kerem ile birlikte benden çok uzakta bir yerde imiş ve Kerem'i benden rahatlıkla alabilirmiş. Dediğine göre sanki ben olanları biliyormuş gibi onun hep planlarını bozuyormuşum. Yine kalkıp Kerem'e gelmişim. O gün dairede beni ilk defa gördüğünde beni tanımakta zorluk çekmemiş. Ben öfkeli bir şekilde odaya girdiğim anda "İşte!" demiş "Başımın belası geldi!"

Kerem'in ikimiz arasında bocalıyor oluşu, beni bırakmak istemeyişi ve de kendisine ait olan bir bebeğin oluşu onu arafta bırakıyormuş. Kerem'in üzülmesine dayanamasa da bu defa ona sahip olma yolunda ondan vazgeçmeyecekmiş. Ama ikimizin birbirimize duyduğumuz aşk bütün engellere rağmen bizi birbirimize bağlıyormuş.

"Sen!" demişti. "Beni kıskandırmak için Kerem'e her yaklaştığında onu ne kadar mutlu ettiğini göremiyordun. Gözlerin benim üzerimde idi o zamanlar. Oysa Kerem senin bir dokunuşunla dünyanın en mutlu erkeği oluyordu. Aranızdaki engel ben değildim. Sendin Gülnihal. Birazcık Kerem'in gözlerine bakmış olsan ona sahip olanın aslında sen olduğunu anlasan benim küçük oyunumu bile bozar ve onu benden çekip alırdın" demişti.

"Ama sen benim yalanıma kandın bu yüzden de onurlu kadın olmayı seçtin ve kendi ellerinle sevdiğini başka bir kadına bıraktın. O gün çok acılıydın ama aynı zamanda çok asildin. Aşk oyununda beni mağlup etmiştin. Kerem'i bana vermiştin ama kazanan sen olmuştun. Ben o şekilde bir kazanç istemiyordum. Çünkü sen bilmesen de ben Kerem'i çok eskiden kaybetmiştim. Bunu o gün anlamıştım ama sen yine görmemiştin ve çekip gitmiştin"

İLK AŞKIN GÖZYAŞLARI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin