ÜVEY KARDEŞİM
8. Bölüm
Bölümler düzenlenme aşamasında. Okumamanız tavsiye edilir.
Multimedya da Pınar'ın partide giydikleri var ♥️
Lua'yı tanıyanlar kendini belli etsin :)***
En sonunda Burak kolunu Mert'in omzuna attı ve beraber mutfağa girdiler. "Ne kızıyorsun abi ya..." dediklerini duydum ve o sırada kendimi dışarı attım. Evin bahçesindeki boş bir yete oturdum.
Mert'in bana ilk düzgün davrandığı gündü sanırsam. Tek istediğim huzurlu bir şekilde yaşamaktı. Ekstra samimiyet ya da kardeşçilik falan oynamak istemiyordum. Şu andan itibaren her şeyi akışına bıraktmıştım.
Parti heyecanıyla ayaklanarak evden dışarı çıktım. Yürüye yürüye gitmek istediğim yere gidecektim. Pasaj tarzı bir yerdi ama zengin pasajı falandı sanırsam. Onlar pasaj demiyordu, ne dediklerini tam olarak bilmiyordum. Annemin evli olmadığı zamanlar okul yolum o pasajın içinden geçtiği için orda ki gördüğüm her kıyafete, her çantaya, en ufak bir şeye imreniyordum. Şimdi ise oraya alışveriş yapmaya gidiyordum.
İçim bu konuda yüzde yüz rahattı çünkü Suat amca benimle, annem ile balayına gitmeden önce uzunca bir konuşma yapmıştı. Maddiyat anlamında epey bir şey konuşmuştuk. Onu yeni babam olarak görmüyordum tabi ki... O Suat amcamdı benim...
Pasaja girip ilk dükkandan başlayarak sonuna kadar her dükkanı gezdim ve parti için geçerli her şeyi aldım.
Beni o kadar kişinin arasından fark etmeyecek Mert'e güzel bir süprizim vardı.
Tam saate bakmak için çıkarttığın sırada bir numara belirdi. Açıp kulağıma götürdüğümde, "Eıı... selam" dedi bir erkek sesi.
Bende, "Kimsiniz?" diye sordum.
"Ben Doruk.. hani düğünde dans etmiştik hatırladın mı?" dedi. Düğündeki dans ettiğim çocuk geldi aklıma. Bu Doruk'tu. (Doruk, Suat amcanın yiğeni)
"Aa Doruk nasılsın?" dedim. Doruk'la dans ederken Mert öküzü aramıza girdiği için Doruk'un numarasını alamamıştım.
"İyiyim Pınar sen nasılsın?" dedi. Aniden Mert'e yapacağım güzel sürprize bir güzellik daha eklemeye karar verdim...
"İyiyim bende. Ya şey diyeceğim bu akşam parti veriyor Mert, sende gelsene?"
"Gelirim tabii saat kaçta?" dedi. Bende ekleyerek, "Sekiz de başlıyor ona göre sen gelirsin." dedim.
"Tamam sekiz de ordayım." dedi ve telefonu kapattı. İçimde şeytan çanları çalıyordu!
Bir an Doruk ile partide bulunduğumuzu düşündüm. Ortamı yumuşatacak birine ihtiyacım vardı.
Hemencecik Melis'ime mesaj atarak olanları anlattım. Geleceğini söyledi.
Pasajın bir ucundan girip diğer ucundan çıktığımda havanın kapalı olduğunu gördüm.
Bayılıyorum ya böyle karamsar havalara!
Büyük bir mutlulukla taksi çağırıp hemen evin yolunu tuttum. Partiye daha baya süre vardı.
Eve geldiğimde taksici amcanın parasını ödeyip kapının önünde anahtarımı aramaya başladım. Zar zor poşetlerlerle birlikte cebelleşirken kapıyı açıverdim.
Salonumuz büyükçe olduğu için koltuklar bir kenera çekilmiş, her şeyin yeri değişmiş görünce bir an şaşırdım. Yaklaşık 20-30 kişi dekorasyon ile uğraşıyordu sanırsam. İçlerinde onları yönlendiren birileri de vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY KARDEŞİM
Подростковая литератураMert ve Pınar. Aslında özünde iyi olan ama kıskandığı zaman gözü dönen, uyuşturucu kullandığı için çoğu zaman kendinde olmayan Mert, bu kız için bir şeyleri düzeltmeye karar verir. İstemese de o kız artık hayatındadır ve onunla iyi geçinmek zorundad...