ÜVEY KARDEŞİM
31. Bölüm
Bölümler düzenlenme aşamasında. Okumamanız tavsiye edilir.
Bölümde multimedyayla alakalı bir kısım var.♥️
-
Pınar'dan...
Amacı neydi bilmiyordum, bazen bana çok kötü davranıyordu, bazen ise sanki onun için önemli biriymişim gibi benim zarar görmemden korkuyordu. Bu davranışları, bir düşünceye yöneldiğimde tekrar rotamı değiştirmeme sebep oluyordu. Bana bir pislikmişim gibi davrandığı zaman tamam, bu çocuk benden hazetmiyor, diye fikre kapılıyordum. Ama şuan Mert'in kollarında, koltukta film izliyordum, bu davranışı için hangi fikre kapılmalıydım?
Şu bir-iki ay içerisinde erkekleri biraz da olsa tanımıştım, sevmediği insanların asla yanlarında durmazlardı. Mümkünse onunla aynı ortamda olmamak için onun gittiği yerlere gitmezlerdi, karşılaşıp sinirlenmemek için. Ama bu çocuk, bana hazediyordu ki ben şu an yanına oturmuş film izliyodum.
Yanlış cümle oldu, kollarında diyecektim.
Sıcak olduğu için kollarından çıktım, oda pek bir hevesli olmalıydı ki, beni itti.
"Bu muydu çok korkunç bir film dediğin, Pınar?" dedi. O sırada filmde yan odadan bir kadın çıkınca ikimizde yerimizden sıçradık. "A*ına koy-" diye bağıracakken kendini tuttu.
Korkusu geçtiğinde sinirle beni izlemeye başladı. Ben hala kahkahalarla gülerken of çekerek saçını avuçladı. Zayıf noktama dokunmuştu yine, o saçlarına dokunduğu anda bende bir elektriklenme oluyordu. Benimde dokunmam lazımdı.
"Kes şunu," dedim saçlarında ki elini iterek. Ne yapacağını şaşırmış bir şekilde beni izlerken, "Neyi keseyim?" diye sordu.
"Saçınla oynama," dedim kısaca açıklayarak. İnsanın böyle takıntıları olması inanılmaz garipti, saçına dokunduğu anda o elini çekecek ve ben dokunacaktım. Ruh hastası mıyım neyim?
Aklımı okumuş gibi, "Ruh hastası misin nesin?" dedi ve saçını karıştırmaya devam etti. "Yapma şunu ya!" diye bağırdığımda tekrar durup beni izledi. Kumandadan da filmi durdurmuştu.
"He ben anladım," dedi 'ı' harfini uzatarak. "Sen benim cazibeme karşı çıkamıyorsun, ondan böyle oluyor di mi?" dedi dalga geçerek. "Haklısın valla, bende kendime karşı çıkamazdım." dedi ve gülmeye başladı. Şuan o gülüyordu, ben ise aval aval suratına bakıyordum. -Mükemmel gülümsemesini hesaba katmıyorum-
Pikeyi üstünden iterek koltuktan kalktı. Işığı yaktıktan sonra geri oturdu. Koltuğa boylu boyunca uzanarak ayaklarını bacağımın üstüne uzattı. Keyfi yerinde gibi görünüyordu, ayakları tam da burnumun dibindeydi.
"Sikeyim," dedi odayı inceleyerek. "Ne diye bizi buraya getirdin?"
"Eğlenceli olur diye düşünmüştüm,"
"Şu an eğlenmiyorum ben, karı yok, başka film yok ve saat daha on falan."
Karı demesine göz devirerek, "Bana kendini anlatsana," dedim sessizce. Söylediğime pişman olduğum için sonlara doğru sesim kırılmıştı.
"Ne istersen sor, anlatayım. Ama bak bu şans bir kere geçer eline, iyi değerlendir."
Heyecanla oturduğum yerde doğruldum. "Biraz düşüneyim..." dedim ve aklımı kurcalamaya başladım. Ne soracaktım ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY KARDEŞİM
Ficção AdolescenteMert ve Pınar. Aslında özünde iyi olan ama kıskandığı zaman gözü dönen, uyuşturucu kullandığı için çoğu zaman kendinde olmayan Mert, bu kız için bir şeyleri düzeltmeye karar verir. İstemese de o kız artık hayatındadır ve onunla iyi geçinmek zorundad...