ON ALTI

1.2K 38 55
                                        

Mavi'nin Anlatımıyla

"Anne! Ne olur o ceketi bugün ben giysem?"

Sitemle söylenirken annem hala itiraz ediyordu bana. Sesimi duyan babam gelip "Ne oldu?" diye sorunca onun annemi ikna edebileceğini düşünüp hızlıca olayı anlattım.

"Baba, annemin kahverengi ceketini giymek istiyorum ama izin vermiyor. Hemen çıkmazsam gecikeceğim."

Surat asarak konuştuğumda babam bana kıyamayıp "Tamam, giy sen, gecikme okuluna." dedi. Annem itiraz ederek "Ya Bora." derken ben sırıtarak askılıktaki ceketi alıp üzerime geçirdim ve boydan aynanın karşısına geçip kendime baktım son kez.

Üstüme beyaz düz bir kazak, altıma mavi kot giymiştim. Ceket olarak annemden zorla aldığım açık kahverengi ceketi giymiştim.
Havalar bir iyi bir kötü oluyordu, sabah güneş varken akşama doğru sağanak yağmur yağıyordu. Bugün de yağmur gösterdiği için ayağıma siyah kısa botumu giydim.

 Bugün de yağmur gösterdiği için ayağıma siyah kısa botumu giydim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ben gidiyorum." diye seslendim ve şemsiyemin de içinde olduğu çantamı omzuma atıp evden çıktım. Üç dakika sonra otobüs geleceği için ayağımdaki botlarla koşmak ne kadar zor olsa da durağa doğru koşmaya başladım. Sonunda durağa vardığımda otobüs gelmiş ve birkaç kişi binmeye başlamıştı bile.

Sıranın sonuna geçip ben de otobüse bindim ve akbilimi okuttuktan sonra arkalara doğru ilerlemeye başladım. Boş yer olmadığından cama yaslanıp yolu seyretmeye başladım.

Birkaç dakika sonra sıkılınca çantamı açıp kulaklığımı alacaktım ki odamda unuttuğumu hatırlayıp ofladım. Boş verip kafamı cama yasladım ve düşünmeye başladım. Sınava az kalmıştı ve ben ne okumak istediğime hala karar verememiştim. Bu kararsızlık beni endişelendiriyordu.

Negatif düşünmek istemediğim için Deniz'i getirdim aklıma. Aklımdan çıktığı yoktu da zaten. Ona duyduğum tek şey sevgi değildi, saygı da duyuyordum. Onu sevdiğim bu süre zarfında hiç sevgilisi olmamıştı. Bildiğim kadarıyla hoşlandığı da yoktu.

Sude ve Asrın çıkmaya başladığında Asrın'a, Deniz'i sevdiğimi söylemiştim. O da bana Deniz'le ilgili haberler getiriyordu hep. Arada bir 'yenge' deyip dalga geçiyordu ama bilmiyordu ki o böyle söyleyince kalbimin ısındığını.

Deniz'in eğer bir sevgilisi olsaydı zor da olsa onu kalbimden atardım. Sevgilisi olan birini sevmek bana göre yanlış bir davranıştı.

Deniz'i ilk gördüğümde ona bu kadar bağlanacağımı, onu seveceğimi düşünmemiştim. Aşk da bu değil mi zaten? En beklenmedik anda en beklenmedik kişiye hissedilen duygu...

Kafamı iki yana sallayıp kendimi derin düşüncelerimden kurtardım ve ineceğim durağa az kaldığını gördüm. Birkaç dakika sonra otobüsten inmiş okula doğru yürüyordum. Dalgın dalgın giderken ayağımın taşa takılmasıyla öne doğru sendeledim ve çabucak kendimi toparladım. Yürümeye devam edecekken yan tarafından gelen gülme sesiyle kaşlarımı çatıp oraya döndüm.

MAVİ DENİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin