Yirmi

6.2K 366 40
                                    

Akşam olmuştu ve restaurantı kapatacağımız için kimse yoktu. Elime süpürge alıp yerleri süpürmeye başladım. Ardından patron gelmişti.

B.Choi: Y/N eğer yarın yine geç kalırsan seni bu sefer işten kovarım! Başka bir işte çalışıp borcunuda öyle ödersin.

Y/N: merak etmeyin bu sefer gecikmem.

B.Choi: şu yerleride doğru dürüst sil!

Yeminle ağızına bir tane çakacam ha! Sabahtan beri azarlayıp duruyor! Temizlik bittikten sonra yine gelmişti. Gece yarısını geçmişti tüm çalışanlar 2 Saat önce gitmişti ben hariç.

Y/N: bay Choi artık gidebilir miyim? Çocuklarımı merak ediyorum ve yarın erken kalkmam gerek.

B.Choi: şu camlarıda sil. Çok kirli gözüküyorlar.

Y/N: onlarıda yarın yapsam olmaz mı?

B.Choi: yarın sabaha yetiştiremezsin müşteriler gelir. Şimdi yap!

Gerçekten ağlayacağım! Kollarım, bacaklarım koptu! Gözlerim uykusuzluktan sızlayıp duruyor! Ne vicdansız bir adam bu ya! Buranın pencerelerini silene kadar sabah olur. Restaurantın yarısı camlarla kaplı!

Çaresizce gidip camları temizlemeye başladım. Bu adamın uykusu yok mu? Gidip evine uyusana be adam!

Yaklaşık bir saat sonra işim bitmişti. Her yerim ağrıyordu saate baktığımda saat 02:35 ti. Bir dakika daha ayakta duramayacaktım ama eve kadar yürümem gerekiyor. Çünkü bu saate otobüs ve ya taksi yoktur. Dışarı çıkıp ağrıyan bacaklarımla yürümeye başladım. Karşımdaki tanıdık arabayı görünce oraya doğru yürüdüm.

Jungkook arabanın içinde uyuya kalmıştı. Cama bir iki kez vurup uyanmasını sağladım. Uyanıp çamın kenarında beni görünce hemen saatine bakıp kaşlarını çatmıştı. Kapıyı açacağı sırada bir adım geriye gittim.

JK: neden bu kadar geç kaldın?!

Y/N: işim uzadı.

JK: ne işiymiş bu saate? Bu saate kadar müşteriniz yoktu diye düşünüyorum!

Y/N: Jungkook çocuklar nerde?

JK: evde uyudular bende seni almaya gelmiştim 4 saat önce!

Y/N: hadi nolur eve gidelim yoksa şuracıkta düşüp bayılacağım.

JK: bir dakika gidip patronunla konuşacağım.

Y/N: gerek yok Jungkook! Nolur eve gidelim! Zaten topu topu 4 saat uyuya bilirim sonra erkenden kalkıp işe gitmeliyim.

JK: Y/N saçmalama 4 saat uyumak yetmez! Gel gidip şununla konuşalım!

Y/N: Jungkook yalvarıyorum gidelim!

JK: tamam.

Arabaya bindiğimizde yol boyunca gözlerimi kapatmamaya çalıştım ama sabah kendimi yatakta bulmuştum. Kahretsin yine geç kaldım!!! Off öldürecek beni yemin ederim öldürecek!

Hemen kalkıp yüzümü yıkadım. Üzerimde hala dünkü elbiseler vardı onları bile değiştirmeden çantamı alıp odadan çıkmıştım. Aceleyle merdivenlerden indiğimde Jungkook elinde kahvesiyle karşıma çıktı.

JK: ne bu acele?

Y/N: ya ben sana dün gece sabah erken kalkmam gerekiyor demedim mi? Neden beni uyandırmadın? Yada bir alarm kurabilirdin! Yada ne bileyim beni dün gece odaya kadar taşıyacağına uyandırabilirdin saati kendim kurardım!

JK: gel geç kaldıysan ben götüreyim seni.

Birlikte arabaya binmiştik yolda sürekli Jungkooka söylenip duruyordum! Çok stresliydim patronun bana bu sefer neler yapacağını düşünmek istemiyordum.

Y/N: sen neden beni dün gece uyandırmadın ya insan bir uyandırır değilmi?!

JK: ne yapıyım kıyamıyorum! Hem ben seni düşündüğüm için uyandırmadım uykusuzluktan bayılabilirsin.

Y/N: sen beni düşünseydin beni sabah erkenden uyandırırdın!

JK: Y/N söylüyorum! Gidip şu patronunla bir kerede ben görüşeyim!

Y/N: neyim olarak ha? Sana sormaz mı sana ne adam sen bunun neyisin diye?!

JK: kocasıyım, çocuklarının babasıyım derim!

Y/N: oldu canım! Bunca zaman nerdeydin diye sorarlar! Ayrıca sen benim kocam falan değilsin!

Araba durduğunda aceleyle arabadan çıkıp içeriye girmiştim...

İlk Aşk Son Aşk/*TAMAMLANDI*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin