Sabaha kalkıp banyoya girdim. Çıktıktan sonra üzerimi giyindim.
Mutfağa gidip kahvaltıyı hazırladım. Birden salonda koşma sesleri duydum.
Y/N: hım~ evimde minik bir fare var... ama nerde?
(Kıkırdama sesi)
Y/N: acaba o farenin adı Yujin olabilirmi?
Yujin birden koltuğun arkasından çıkıp üzerime atladı.
Y/N: kardeşinde uyandımı bakalım?
Yujin: hayır uyanmadı o çok uykucu.
Y/N: hadi git uyandırda kahvaltı yapalım. Okula geç kalıcaksınız yoksa hadi!
Yujin'i yere indirdim. O da koşarak Junghee'nin odasına gitti.
Evimiz tek katlı. Üç odamız var. İşimdede yeterince para kazanıyorum. Yani durumumuz iyi.
Yujin: ANNE!! Junghee uyanmıyor!!!
Y/N: tamam kızım bağırma.
Hemen Junghee'nin odasına girdim.
Y/N: oğluşum hadi okula geç kalıcaksın!
Jung: ama benim çok uykum var. Beş dakika daha lütfen~
Y/N: beş dakikada kahvaltıda olmazsan akşam film izlemeni yasaklarım.
Dediğim şey ile hemen yataktan fırlamıştı. Yujin ile gülmeye başladık.
Kahvaltıdan sonra çocukları okula bıraktım ve otobüs ile restauranta gittim. Restaurantta gelen müşterilerin ayırdıkları masaları gösteriyordum.
İş yerine geldiğimde hemen defteri alıp kapının önüne geçtim.
Yarım saat sonra müşteriler gelmeye başlamışlardı. Onlara eşlik ederek yerlerini gösteriyordum.
Adam: merhaba Jeon Jungkook adında bir masa ayırmışlar.
Duyduklarıma inanamıyordum. Bu o muydu? Çok değişmişti.
Y/N: Jeon Jungkook siz misimiz?
Adam: ah hayır.
Oh~ çok şükür! Ama o da sonradan gelicek. Yüzünü bile görmek istemiyorum pisliğin!
Adam: hanımefendi?
Y/N: ş-şey ben size yerinizi gösteriyim.
Hemen o adamı ayırdıkları masaya götürdüm. Ve yerime gittim. Bir kaç dakika sonra biri daha gelmişti.
Adam: Jeon Jungkook adında bir masa ayırtmıştım.
İşte bu oydu. Çok eminim hiç değişmemişti. Hala eskisi gibi her kızın birlikte olmak isteyebileceği bir tipi vardı.
Ama anlaşılan o beni tanıyamamıştı. Tabi tanımaz eğer beni sevseydi beni yüz yıl sonrada görse tanırdı ama belliki beni hiç sevmemiş.
Y/N: tabi buyrun.
Sakin kalmaya çalışarak onu yerine götürdüm.
JUNGKOOK'un anlatımı
Jimin hyung ile bir restaurantta iş ile ilgili konuşmak için buluşmuştuk. Beni karşılayan kız bir az tanıdık geliyordu. Sanki bir yerlerden tanıyorum onu.Bana sert davranıyordu ve ne diyim güzel bir kız.
Jimin: pşt Jungkook! Ne o? Gelir gelmez kızlara bakmalar falan ha?
JK: kız güzel ben ne yapıyım?! Sevgilisi varmıdır ki bunun?
Jimin: kendine mi istiyecen?
JK: olabilir.
Jimin: baksana o da sana bakıyor.
Arkama döndüğümde bana baktığını gördüm. Ama daha çok öldürecekmiş gibi bakıyordu.
JK: kız biraz sinirlimi?
Jimin: galiba ama ben geldiğimde öyle değildi. Neyse Jungkook bey buraya iş konuşmaya geldik. Size tek gecelik sevgili bulmaya değil!
JK: ne alakası var? Benim ne zaman tek gecelik sevgilim oldu?
Jimin: Jungkook'cum eğer bu kızla sevgili olmak istiyorsan ol da sonra onuda hamile bırakıp dalga geçme tamammı?
JK: sahi ya ben sana bir şey söyliyecektim. O kızı bulmama yardım etmelisin. Yani çocuğumu merak ettim kızmı erkekmi diye.
Jimin: bence o kızı bulsak bile sana çocuğunu göstericeğini zannetmiyorum. Hem nerden biliyorsun belki çocuğu aldırmıştır.
JK: emin olmak için diyorum işte.
Jimin: ya kız evlenip senin çocuğunada baban bu adam dediyse?
JK: o zaman gidip çocuğuma hayır senin baban benim! Diyeceğim. Oldumu?
Jimin: olmadı. Çocuğun psikolojisinimi bozmak istiyorsun?
JK: ya daha ne olup bittiğini bilmiyoruz. Önce bi bulalımda onları sonra konuşuruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Aşk Son Aşk/*TAMAMLANDI*
عاطفيةKendi çocuklarının ellerinden tutuyorsun ama haberin yok.