Arkamdaki hareketlilikle hızlıca telefonu kitleyip yanıma koydum.
Uyanmıştı.
"Uyandın mı?" demesiyle boğazımı temizleyip cevap verdim.
"Hmm"
Kendimi pis hissediyordum. Kirlenmişim gibi. Bundan sonra kimse bana ellemek istemeyecekmiş gibi.
Utanıyordum. Yanımdaki yatan erkekten. Herkesten. Sanki beni gördüklerinde, yüzüme baktıklarında başkasıyla olduğumu anlayacaklarmış gibi.
Saçmalamıştım.
Onun hissettiği, beni siktir etmesini sağlayan şeyi hissettmek istemiştim yalnızca.
Hala anlamıyordum. O kadar yılı nasıl yok sayabilirdi, beni, bizi unutması bu kadar kolay mıydı?
Bizi bitirmek bu kadar kolay mıydı? Aptal bir kız bile bunu yapabiliyor muydu?
Küçük Uzayı çok seviyordum ve özlüyordum. Saklambaç oynarken beni kaybettiğini zannedip hıçkırarak ağlayan Uzayı.
"Hey" sesiyle kendime gelip arkama baktım eren pantolonunu giymiş üstünü geçiriyordu.
"Kalkalım hadi odayı temizlemeye gelirler" yutkundum
"Tamam"
"Giyin hadi çıkıyorum ben" deyip çıktı
Çıkmasıyla boğazımdaki yumru büyümüş gözlerimdeki yaşlar artmıştı. Telefonumdan ard arda bildirim sesi gelmişti.
Kalkıp pantolonumu giydim. Götüm parçalanmış gibiydi amınakoyum.
Kendimi orospu gibi hissediyordum. Gözlerimden akan yaşları elimin tersiyle sildim ve dışarı çıktım. Otelin içi beni boğmaya başladığında hızlıca dışarı attım kendimi.
Hava kapalıydı. Yağmur yağacağı belliydi. Telefonum çalmaya başlayınca kaldırıp baktım.
Uzay
Açmadım.
Tekrar çaldı
"Nerdesin?" şaşırdım
"Ne"
"Nerdesin amk söyle" boğazımı temizledim.
"Napcaksın işim var ne söyliceksen burdan söyle"
"Bartu"
"Uzay"
"Tamam amk instagrama attığın siktiri boktan fotoğraf ne demek" nefeslerim hızlandı.
"Hiçbir şey demek değil kapatıyorum"
"Bartu seni bulmamı istemiyorsan beni tatmin et"
"Bizi tamamen bitirdim demek"
"Ne"
"Kapatıyorum"
"Dur-"
Kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my dear fuckbuddy
Teen Fiction"Arkadaşlar birbirlerinin tatlarını bilmezler Uzay" * 𝐛𝐞𝐬𝐭 𝐟𝐫𝐢𝐞𝐧𝐝 𝖔𝖗 "𝑓𝑢𝑐𝑘𝑏𝑢𝑑𝑑𝑦"