35. Bölüm

6.7K 132 11
                                    

Cengiz'in yüzü Alan'ın Gamze ile olan geçmişini bildiğini öğrenince bir anda düştü. Bedeni damarlarına kadar öfkeyle kaplandı. Gamze ile olan geçmişini nasıl bildiğini merak etti ve telaşlandı. "Saçma sapan konuşma la!" diyerek sesini yükseltti. Masanın üzerine eğildi. Alan'ı kravatından yakaladı.

"Gamze benim yengem. Bunu aklından çıkarma lan şerefsiz!"

Alan'ın sırıtması hala bozulmamıştı ve Cengiz'e silah doğrultan korumalarına silahlarını indirmelerini söyledi.

"Geçmişiniz öyle demiyor ama?"

Cengiz, Alan'ın bu sorusuna karşılık "geçmiş geçmiştir." diyerek hemen cevabı verdi. Soğuk kanlılığını koruması gerektiğini anladı ve sandalyesine geri yaslandı. Sırıttı.

"Yani anlayacağın, Murat'a ihanet etmemi sağlamak için böyle ucuz numaralar yeterli değil. Daha doğrusu hiçbir şey yeterli değil!"

Alan, "öyle olsun." dedi ve garsonu yanına çağırdı. "Ne alırsın?" diye sordu.

Cengiz, "bir şey almam!" diyerek büyük bir kin ile ayağa kalktı.

"Senin şantajların bana sökmez. Bu da böyle biline!"

Alan, "biliyorum." dedi ve adamlarından birisine Cengiz'i yolcu etmesini işaret etti.

Cengiz, daha büyük bir sinirle "kendim giderim!" dedi ve dediğini yaptı. Lokantadan çıkıp arabasına bindi. Bazı gerçekleri Melisa'ya söylemeye karar verdi. Telefonunu çıkardı ve Melisa'yı aradı.

"Hayatım seninle bir şey konuşmam lazım. Bir yerde buluşalım mı?"

Melisa, gülümseyerek "olur." dedi ve saatine baktı.

"Nerede ve saat kaçta buluşalım?"

"Ben Beşiktaş'a gidiyorum. Bir kafeye girer ve sana konum atarım. Olur mu hayatım?"

Melisa, "tamam." dedi ve ofisten çıkıp Cengiz'in attığı konuma gitti. Gülümseyerek Cengiz'in masasına gitti ve karşısına oturdu.

Cengiz, gülümseyerek Melisa'nın ellerine uzandı. Garsonu çağırdı.

Garson, elinde kağıt kalemle "ne alırsınız?" diye sordu. Siparişleri aldı ve kısa süre sonra siparişlerle döndü. İki simit ve çayı Cengiz'e, bir bardak çayı da Melisa'ya verdi. Sonra da gözden kayboldu.

Cengiz, artık Melisa ile rahat rahat konuşabilirdi ama hala tedirgindi. Söze nasıl başlayacağını bilemiyordu. Çayından bir yudum aldı.

"Sana daha önce söylemem gereken bir şeyi şimdi söyleyeceğim."

Melisa, çayından bir yudum aldı. "neymiş o?" diye sordu. Bir yudum çay daha içti.

"Biz zamanında Gamze ile çıktık, sonra da ayrıldık. Bir kıskançlık durumu olmaması için de sizden bu durumu gizleme durumu hissettik."

Melisa, gülümsemesini bozmadan Cengiz'in ellerini sıktıkça sıktı. Cengiz'e baktı. İçinde öfke değil, sevgi ve şefkat vardı.

"İyi de aşkım, ben bunu biliyordum zaten."

📜Bölüm Sonu📜

Vuranlar Ve Vurulanlar (+18) (Tamamlandı, Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin