29. Bölüm

7.5K 495 159
                                    



Kötüler büyür...
Biz çocuk kalmışız.

H.A.Öztekin

İnsanoğlu düşünmelidir.
İnsanoğlu sürekli dönen dünyada kendisine biraz vakit ayırıp düşünmelidir.
Amacını, yolunu, niyetini, vicdanını, kendini.
Karakterini, hayallerini, umutlarını,hatalarını.

Hatalar insanı bilgilendirir ve bir dahakine daha temkinli davranmaya iter.
Hayal kırıklığı ve acılar olgunlaştırır ve daha ağır düşünmeye zorlar.

Bazende ağır gelir insana böyle olmak.
Hayata daha farklı bakmak istersin ama gözlerini her zaman o perde örter.
Yinede şükretmekten vazgeçmezsindir.
Çünkü bir yandan, razısındır konumundan kendinden.

Ya aklım olması gerekenle değilde farklı şeylerle meşgul olsaydı?
Ya niyetim ve kalbim en korktuğum şeyle sınansaydı?

Buydu işte.
Farkına varmaktı benim en büyük hediyem.
Rabbim bana bunu görmeyi, ayırt etmeyi ve fark etmeyi nasip etmiş.

Kendini tanıyorsun, kendini tanımayanlar varken.

Biri sana hakaret ettiğinde seni iki yüzlülükle suçladığında seni bencil olmakla suçladığında,
böyle bir insan olmadığını bilmektir kendini bilmek.

Çünkü kendini bilmek, kendini sorgulamaktır.


Ne zaman ki çevremdekileri artık tanıyamadım o vakit ayak uyduramadım şimdiki insanlara.

Aman ha, üzülmesin incinmesin diye bir lafı söylemeden düşündüğün insanlar, senden hıncını alır gibi kalbini kırıyordur.

Allahım...diye yalvarıyorumdur belki.

Ben mi çok hassasım yoksa insanlar mı bu kadar gaddar.

Sorun bendemi Ya Rabbi!

Canımı acıtıyorlar Allahım ve hiç vicdan azabı çekmiyor aksine acımdan mutluluk duyuyorlar.

Ruhum fısıldıyordur usulca kulağıma.

Sen bu neslin insanı değilsin.




"Ya bana sormadan beni nereye götürüyorsun?"dedim sesimi yükseltmemeye çalışarak.

"Başımı şişirdin bir sus."dedi Yiğit hiç bana bakmadan. Kollarımı bağlayıp karanlığın çöktüğü yola çevirdim bakışlarımı.

"Susmuyorum."dedim ona sırtımı dönerek.
"Yoruldum ben eve gidip yatacaktım."diye yakındım. En güzel hayallerimin katiliydi resmen. Ya ben evin yolunu dört gözle hasretle yastığıma kavuşacağım sanacakken o gelmiş bana sormadan annemden izni koparıp beni götürüyordu.

"Zaten sadece sen yoruluyorsun."dedi aksi bir sesle. Başımı çevirip ona baktığımda dudağının köşesini kaşıyordu.

"Allah Allah..."dedim gözlerimi devirerek.
"Yorgunsan takmasaydın beni peşine."

Dudağımı ısırdım. Fazla mı gitmiştim üstüne?
Birden arabası dönmesiyle ağzımdan bir çığlık koptu. Kemerim olmasaydı uçmuştum herhalde. Geldiğimiz yolu geri gidiyorduk.Kocaman olmuş gözlerimle ona bakarken o tepki bile vermiyordu.
Kaşlarını çatmış direksiyonu sıkıyordu.
Kalbim hızlı hızlı atmaya başladı.
Ay korktum vallah.

Yüreğimin Zarif AcısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin