Isabel Mikaelson [Daughter Of Klaus Mikaelson]

4

Sabah kalktım ve üstümü giyindim. Dışarı çıktım ve okula gitmeye başladım. Okula geldiğimde etraf çok kalabalıktı. Claris'in kuzeni yerde yatıyordu ölmüştü. Hemen Claris'in yanına koştum.

Claris: Onu koruyacaktın!! Bana söz vermiştin.

Kulağına fısıldadım.

Isabel: Merak etme onu dirilteceğim.

Claris: Lütfen Isabel o benim abim gibiydi.

Hope geldi. Claris saniyesinde yanına gitti ve hakaretlerini ardı arkasına sıralamaya devam etti. Mutlu olsamda üzgün gibi davrandım.

Claris: SENİN YÜZÜNDEN KUZENİM ÖLDÜ MUTLU MUSUN?

Hope: Benim suçum değil. Özür dilerim.

Claris: HAYIR SENİN SUÇUN HER ÖNÜNE AŞIK OLAN BİR KALTAKSIN SEN!!!

Claria Hope'a tokat attı.

TOKAT ATTI.

T O K A T.

Kol Mikaelson koşarak geldi ve Claris'e saldırmaya başladı. Claris'in önüne geçtim ve Kol'u geriye doğru fırlattım.

Hope: Kimse amcama dokunamaz. İşte şimdi çok sinirlendim.

Isabel: Kimse benim himayem altındakilere dokunamaz işte şimdi bende sinirlendim.

Isabel: Jeremy Claris ve cesedi götür.

Jeremy böyle durumlarda lafımı ikiletmezdi. Çünkü sonuçlarının ağır olacağını en iyi o bilir. Hope bana büyü yapıyordu onu engelliyordum. Melez yüzüyle saldırıyordu. Büyüyle engellemeye çalışırken Kol Mikaelson geldi ve Hope'a yardım etmeye başladı.

Isabel: İşte şimdi gerçekten çok sinirlendim.

Gerçekten sinirlendim.

Derin bir nefes aldım ve nefesi güçlü bir şekilde geri verdim. Büyük bir rüzgar çıktı, Hope ve Kol'u çok uzağa götürdü. Oradan geri dönmeleri 2 saat sürer. Tamam biraz abarttım ama bana zaman kazandıracak kadar sürerdi.
Claris ve Jeremy'in yanına gittim.

Claris: Sen nasıl Hope'u yendin?

Isabel: Şimdi benim evime gidiyoruz ve ben sana her şeyi anlatıyorum okey?

Claris: Cristian ne olacak!

Isabel: Onu da evde diriltiriz.

Eve geldik ve Clarisle çalışma odama gittik.

Ona herşeyi anlattım. Kim olduğumu ,
Evlilik törenini, intikam planımı.

Claris şoka girmişti.

Isabel: Ee ne düşünüyorsun?

Claris: Bilmiyorum... Cristian'ı diriltebilir miyiz?

Isabel: Aserto buzaryo qartesi.

Cristian birden nefes aldı. Claris yanına koştu. Sarıldılar. Şimdi savaş başlangıcı olacaktı.

Isabel: Şimdi savaşta kimin tarafında olacaksınız?

Claris: Tabiki senin.

Isabel: Önce size ordumuzu göstereyim.

Zindana gittik.

Burada Mikaelson'lara düşman olan herkes vardı.

Onları diriltmiştim.

Cristian: Vay be!

Isabel: Diriltmediğim tek kişi Mikael Mikaelson. Şimdi onu dirilteceğim.
İzleyin belki işinize yarar.

Bir kase aldım. İçine kanımı akıttım. Rebekah'ın saç telini ve ökse otu.