30

2.3K 136 8
                                    

Yırtılan sayfaları bulmakla sonra uğraşacaktım. Okumaya devam ettim, açıkçası sıkılmıştım günlüğün diğer sayfalarına göz attığımda Mikael'in babama yaptığı şeyler yazıyordu ve ben bunları okumak istemiyordum.

Babamda benim gibiydi zor şeyler yaşamıştı..
Günlüğün son sayfasını inceliyordum.

Bu sayfayı yazarken ağladığı belli oluyordu, mürekkep göz yaşının akıntısına kapılmış ve aşağı doğru süzülmüş.

Günlüğü okumayı bıraktım. Nasıl bulacatım ki? Böyle şeyleri bulmak zordu hemde çok zordu. Yardım isteyeceğim biri var aslında. CLAUDE!

Claude'u kapattığım yerden çıkarma vakti gelmişti. Onu kapattığım yere ışınlandım, elimle bir geçit açtım geçitin içine girdim ve Claude'u aramaya başladım.

O anki sinirle Claude'u çok kötü bir yere hapsetmiş olabilirim fakat şuan bu cehennemden onu kurtarıyorum.

Isabel: Claude! Nerdesin?

Onu bulmak için etrafı geziyordum. Ölmüş olmasın!? Sonuçta bir cadıydı. Birden duvara yapıştırıldım! Claude!

Claude: Bende senin gelmeni bekliyordum Isabel. Şimdi bu oyunu benim kurallarımla oynayacayız.

Isabel: Ben oyun oynamıyorum Claude.

Onu ittim yada itmeye çalıştım.

Isabel: Nesin sen?

Şuan o kadar güçsüz hissediyorumki.

Claude: Ne olduğumu biliyorsun.

Bir cadı bu kadar güçlü olamaz. Yalan söylüyor.

Isabel: Yalan söylüyorsun! Bana yalan söyleme Clude. Sana tam güveniyorum ve sonra güvenimi sarsıyorsun. Sana tam ısınıyorum, seni sevmeye başlıyorum ama sen böyle yaparak her şeyi mahvediyorsun! Bunu neden yaptığını bilmiyorum fakat lütfen bunu yapmaktan vazgeç, senden nefret etmek istemiyorum.

Claude inanamıyormuş gibi bana baktı.

Claude: Ben.. böyle hissettirdiğim için özür dilerim.

Onun boşluğundan yararlanarak ittim.

Isabel: Bu kadar saf olma.

Söylediklerimin her zerresi doğruydu. Sadece onun bunu bilmesine gerek yoktu. (bitch)

Bana hayal kırıklığı ile baktı. Çıkışa doğru ilerlemeye başladım.

CLAUDE-

Beni oyuncak gibi kullanıyordu. Onun iyiliği için saklıyordum bazı şeyleri, söyleyemezdim...

Söylersem çok üzülürdü. Bundan sonra o bana nasıl davranıyorsa bende ona aynı şekilde davranacağım. Kısasa kısas.

ISABEL-

Portaldan dışarı çıktım.

Isabel: E hadi gelmiyor musun?

Umm biraz yüzsüzlük yapmış olabilirim ama o yanımda olunca kendimi iyi hissediyorum.

Ondan nefret ediyordum ama onu sevmeye başladım. Arkamdan gelmeye başladı.

Isabel: Ben Mikaelsonların eski evinde bir günlük buldum. Ester'in günlüğü okurken bazı sayfaların yırtılmış olduğunu farketim, şimdi o sayfaları bulacağız.

Claude: Sana yardım edeceğimi kim söyledi?

Bunu düşünmemiştim.

Isabel: Seni o cehennemden kurtardım sonuçta sen bana bir iyilik yap ben sana bir iyilik yapayım değil mi?

Isabel Mikaelson [Daughter Of Klaus Mikaelson] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin