Humeyra'nın kıyafeti olarak bölüme koyduğum tasarıma "bexari"den ulaşabilirsiniz.
Fatih
Eve döndüğümde saat onbire yakındı. Kapıyı anahtarla açtım. Humeyra karşımda duruyordu. Üzerinde güzel bir elbise vardı. Sırf bütün günün sonunda yaşadığım sıkıntıları tek bakışıyla hatta duruşuyla bile yok etsin diye evlenebilirdim bu kadınla.
Masumca bana bakıyordu. Bakışlarım yumuşadı ve gülümsedim. Beni süzüyordu. Ceketimi çıkarıp astım. Ona bakınca yanıma gelmeye başladı. Belinden tutup kendime çektim ve bana sarıldı. Elleriyle saçlarımı kavradı. Geri çekilince yüzünün önünde durdum. "İyi misin? " dedim. Başıyla onayladı. Elleri yanaklarımda durdu ve gülümsedi. Belini daha sıkı sarınca istemeden de olsa onu kaldırıp sırtını duvara yasladım.
-Neredeydin? dedi çekinerek.
-Anlatacağım. dedim ve onu öpmeye başladım.
Midem hareketlendi. Nedense gülüyordu. O gülünce istemeden bende gülüyordum. Daha fazla dayanamadım ve dudaklarımı çektim.
İleri gitmemem için yapıyordu. Zaten yorgundum. Ama aylardır bir kadınla aynı ortama bile gelmediğimi düşünürsek..
Kollarını gevşetti ve indirdi. Bende ellerimi belinden çektim ve ellerini tuttum. Başımı başına yasladım. Gülmeye devam ediyordu. Gülmesi.. Yanağından öptüm yavaşça. Gözlerini kapatmıştı. Sonra onu bıraktım ve salona döndüm.
Salona geçtiğimde arkamdan geldi. Biraz yayılarak oturdum.
- Bir şey ister misin? Yiyecek, içecek? dedi
- Bu saatte mi? Nereden bulacaksın? dedim
Ellerini biribirine kenetleyip;
- Senin için bir şeyler hazırlamıştım. dedi bana bakıp gülümseyerek
Aç değildim ama şu an onu kırmayı hiç istemiyordum. Çünkü ona kötü davranınca ikimizde mutsuz oluyorduk.
- Tamam olur. dedim
Sevinçle mutfağa geçti. Başımı koltuğun arkasına yasladım.Tek ses onun ayakkabılarının sesiydi. Tezgahın arkasından bana baktı ve;
- Masada mı yiyeceksin yoksa orda mı? dedi
Ayağa kalktım ve masaya oturdum. Kendisine meyve suyu koydu. Yemekten nefret etmesine rağmen çok güzel yemek yapıyordu. Çaprazıma oturdu.
- Anlatmayacak mısın? dedi
- Eskiden bu kadar meraklı değildin. dedim
Başını eğdi.
-Bugün Ankara'daydım. dedim
Sakince başını kaldırdı. Endişeyle bana bakıyordu.
- Babanla görüşmeye gittim.
Gözleri yerinden çıkacakmış gibi büyüdü bir anlığına.
- Nee?? dedi
- Baban evinize davet etti. Kardeşlerinle de tanıştım. Annenle hâlâ sıkıntılarımız var ama babanla iyiyiz.
- Se..Sen ciddi misin yaa? dedi şaşkınlıkla
- Şaka yapıyor gibi bir halim mi var Humeyra? dedim
- Ya tamam tamam. Gerçekten mi? Yaa.. Yani babam. Ya evet kabul etmişti de fikrime saygı duyduğu için. Seni sevdiği için.. Babam seni sevdi mi yani? dedi kocaman bir gülümsemeyle
Ona baktım. O kadar masum ve bu dünyaya aykırıydı ki.. Bakışlarım yumuşadı hemen. Su içip;
- Evet, bende babanı sevdim. Birkaç anlaşma yaptık. Bir de.. dedim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPLANTI
Romanzi rosa / ChickLitGece ne kadar karanlıksa o kadar çok acı vardı. Yalnız değildik hiç. Hep biz ve acıydı. Uzun bir süre önce göğsünün kafesinde idam ettiği vicdanı,hayaletiyle buradaydı. Çok faraziydik haliyle.. Gölgeler boş kalplerde yaşıyordu. Bazı kalplerde başka...