-26-

9.1K 295 71
                                    

Humeyra

Kendimi zor tuvalete atmıştım. Bedenimin her zerresi titriyordu. Şiddetli mide bulantım kusmamak için kendimi zorlamaya çalışmama engel oluyordu.

Dokunduğu yerler uyuşmuştu. Hiç görmemesi gereken şeyler görmüştü. Ve ben bundan şu an zevk almıyordum.

Benimle resmi nikahla evlenininceye kadar güya görmeyecekti. Kusmak istiyordum. Yediğim o iğrenç şeyden çok kendimden iğreniyordum şu an.

Aynanın önünde zorlukla ayakta durmaya çalışıyordum. Çenem dahi titriyordu. Engel olamıyordum.

Keşke O'nu dinleseydim ve o pastayı hiç yapmasaydım. Klozet kapağının üzerine oturdum.

Şu kapıdan çıkıp tekrar yüzüne bakamazdım. Anlamıyordu. Ben O'nun zevk aldığı kadar bir şey hissetmiyordum. Tek hissettiğim ruhumun bedenimden çekildiği ve bunu yapmamam gerektiğiydi.

Bu adama neden bu kadar güveniyordum ki?

Ellerimi yüzüme kapattım. Birden tenime değen bir soğuk şeyi hissedince kafama dank etti. Resmi olarak nişanlanmıştık. İşin garip kısmı ne annemin bundan haberi vardı ne de babamın...

Onlara ne diyecektim ben?

Çok iğrenç bir gündü. Deli gibi titriyordum. O devasa pasta... Midem bulanıyordu. Fatih'in dediklerinden dolayı kusamıyordum. Allah'ım ne kadar iğrenç bir gün? Aynı şeyi tekrar ister mi? Ben istemiyorum. Böyle şeyler bana çok fazla. Yüzüne nasıl bakacağım?

Başım dönüyordu. Hücrelerimin krizde olduğunu anlamıştım. Çok fazla şeker... Çok fazla Fatih.. Yaptıklarını düşündükçe kasıklarıma ağrı saplanıyordu. En iğrenciyse O'na karşı koymamıştım.

Hayır, kusmayacağım..

Hayır...

Başım çok dönüyordu. Vücudumun hakimiyetini kaybetmek üzereydim. Tek istediğim kusmaktı. Ciğerlerimi dahi kusmaktı.. Ve Fatih'in olmadığı bir yere gitmekti.

Neden gelmişti ki?

Daha fazla dayanamayacaktım..

Fatih

Neredeyse yarım saat oldu ve Humeyra yok.

Kusmayacağını biliyordum. Çünkü o yalan konuşmazdı. Hayatımda ilk defa birilerinin sözünün doğruluğundan emin oluyordum. Ilk defa "O dediyse doğrudur" kafasındaydım.

Ve bu.. Bu güzel bir histi.

Dudağımı ıslattım. Beyaz teni, güzel kokusu, titreyen bedeni.. Derin bir nefes aldım. Neredeydi bu kız?

Alt kata indim. Banyonun kapısı kapalıydı hâlâ. Ne yapıyordu ki içeride? Kapıyı tıklattım. Ses vermedi. Kapıyı yavaşça araladım.

Kapı tam açılınca yerde baygındı. Hızla kucağıma aldım ve yukarı çıktım. Arabayı nasıl çalıştırtığımı, ne yaptığımı hiç bilmiyordum.

Hastaneye gelince sedyeye aldılar. Küçükkende başımıza birşey gelse Emre'yle bu hastaneye gelirdik. Tanıdık yüzlerdi hepsi.

Yarım saat kadar bekledim. En sonunda ayaklanmıştım ki karşıdan gelen doktoru gördüm.

-İnsülin direnci. dedi doktor

- Neden? dedim

- Uzun süreli açlık halinden sonra sanırım aşırı şeker yüklemesi yaşamış. Anoreksiya'dan haberiniz var değil mi?

Sakince başımı salladım.

-Peki sıkıntı?

- Anoreksiya bildiğiniz gibi.

SAPLANTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin