Yazım yanlışlarım varsa üzgünüm🙇İyi okumalar,
"Hermione, ne yapacağız?" diye sordu Ron, yeniden.
Hermione bir şey söylemedi. Telaş içinde aklını toparlamaya, ne yapacaklarını bulmaya çalışıyordu. Önce, Ron ile Ginny'nin endişeli ve şaşkın görünen ifadelerine, ardından ise, Harry'nin odasına açılan, Damien'ın az önce ardında kaybolduğu kapıya dönüp baktı.
Derin bir nefes aldı. "Biz de içeri girmeliyiz," dedi.
Ron'un gözleri büyüdü. "Ne?" diye sordu. "Deli misin sen? Harry ile Helen bizi öldürürler!"
Hermione de Ginny de onu hemen susturdular. Dönüp resepsiyoniste baktılar, ama adamın dikkati hâlâ okuduğu dergisinde görünüyordu.
"Ben bundan pek emin değilim, Hermione," dedi Ginny, alçak sesle. "Harry ve Helen yerlerini öğrendiğimizi bilirlerse, kesinlikle delireceklerdir."
"Onlarla konuşmamız gerek," dedi Hermione.
"Neden?" diye sordu Ron.
Hermione onun telaşlı gözlerine baktı. "Bizim dünyamızdaki neredeyse herkesten saklanıyorlar," dedi, fısıltıyla. "Onların bu aralar biraz arkadaşa ihtiyaçları vardır, diye düşünüyorum. Sizce de öyle değil mi?"
"Onlar bizim arkadaşımız falan değiller," dedi Ron, hemen.
"Hogwarts'ta bizimle neredeyse yarım yıl geçirdiler," dedi Hermione. "Ayrıca, hepimizin hayatını da kurtardılat. Şimdi ise, onlara bu iyiliğinin karşılığını ödemek için bir şansımız var."
Ron, Ginny ile bakıştı.
"Haklı," dedi Ginny, başıyla Hermione'ye onay vererek.
Hermione yeniden derin bir nefes alıp gerginliğini gizlemek için gülümsemeye çalıştı. "Hadi," dedi ve koridorda yürümeye başladı. Ron ile Ginny de arkasından onu takip ettiler.
Kapının önüne gelince durdular. Birbirlerine son bir kaygılı bakış daha attıktan sonra, Hermione elini kaldırıp, Damien'ın yaptığı gibi, kapıya dört kez vurdu. Yaklaşık bir otuz saniye hiçbir şey olmadı. Sonra, kapının aniden açılmasıyla, Hermione'nin nefesi göğsünde sıkışıp kaldı. Harry önünde duruyor, elinde tuttuğu asayı doğrudan onun yüzüne doğrultuyordu. Onun yanında, Ron ile Ginny de nefeslerini tutmuşlardı.
Harry'nin gözleri büyümüştü. Hermione, karşısında onları görmeyi beklemediğini ifadesinden anlayabiliyordu. Harry'nin yüzündeki şaşkınlık ifadesi hızla öfkeye dönüşünce, Hermione, kendini, dönüp son sürat buradan kaçmak isterken buldu. Gel gelelim, durduğu yerde biraz titriyor olsa da kımıldamıyordu.
Damien'ın yanında belirmesiyle, Harry asasını indirdi; Damien gözlerini kocaman açmış, hayretle karşısındaki üçlüye bakıyordu. Harry geri adım atınca, Damien üç arkadaşını hızla odaya çekip arkalarından kapıyı kapattı ve onlara döndü.
"Nasıl-? Sizin burada ne işiniz var?" diye sordu Damien.
"Biz de sana aynı soruyu soracaktık, dostum," dedi Ron.
Damien omzunun üzerinden Harry'ye bir göz attı ve sonra, yeniden Ron'a döndü.
"Siz nasıl oldu da-? Benim nerede olduğumu nasıl buldunuz?" diye sordu.
"Seni takip ettik," dedi Hermione.
Damien'ın kafası karışmış görünüyordu, aynı zamanda biraz da korkmuş gibiydi. Ela gözlerini Hermione'den alıp hızla Harry'ye çevirdi. "Ben... yani... nasıl olur...?" Aklını başına toplamak ister gibi kafasını iki yana salladı. Dönüp ağabeyine baktı. "Harry... ben... ben özür dilerim. Beni takip ettiklerinden haberim yoktu. Oysaki çok dikkatliydim-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Varisi (İçimdeki Karanlık) TAMAMLANDI
Fiksi PenggemarBu hikaye benim değildir! İçimdeki karanlık hikayesinde eğer ki Harry Potter'ın bir ikiz kız kardeşi olsaydı nasıl olaylar gelişirdi diye yazdığım bir fan hikayesidir. ©Bu hikaye Kurinoone'a ait The Darkness Within'in Fan hikayesidir. ©Bu hikaye Kur...