0.0

10.3K 354 170
                                    

önceki kitabım oldukça fazla okunmuştu, bu sefer de aynı şekilde olmasını umuyorum çünkü bu kitabı daha güzel yazacağıma inanıyorum, bölümler uzun olacak ve karakteri normal bir insana uygun olacak şekilde planlayacağım. geçen kitapta bundan rahatsız olduğunuzu biliyorum.

sizleri özledim. <3

ayrıca instagramda bir sayfa açtım, biraz takipçisi yükseldiğinde güncel bilgiler videolar ve belki kurgu için videolar yapıp sizlerle paylaşacağım, umarım takip ettikleriniz arasında yer alabilirim.
  
       💖  instagram/yourtaegguk 💖

bölüm sonunda yorumlarınıza fazlaca dikkat edip ona göre güzelce yazmaya çalışacağım, merak ettiklerinizi de cevaplayacağım, umarım okurken keyif alırsınız güzellerim.

kendime bir takma ad buldum ve Moni demeye karar verdim, benim için özel bir anısı var merak ederseniz anlatacağım.

güzel okumalar.

---------

parmaklarım pantolonumun üzerinde geziyordu, terledikleri için onları siliyor, gözlerimle etrafı kontrol ediyordum. hatta gözlerim öyle hareketliydi ki bu başımı bile ağrıtabiliyordu. dudaklarımı ister istemez kemirirken elimi kaldırıp gözlüğümü düzeltmiştim.

bugün gelecekti, neredeyse üç senedir internet üzerinden onunla görüşüyorduk. herkesin saçma bulduğu sanal ilişki bana her şeyden iyi hissettirmişti. ben hiç görmediğim birini özlemiştim, kokusunu merak etmiş, en önemlisi onu sevmiştim. aramızda henüz bir ilişki yoktu, o ilişkiler konusunda çok zorluklar çekmişti ve beni gördüğünde, beraber vakit geçirdiğimizde sevgilim olacağını söylemişti ve ben şimdi ona sevgilim diyebilecektim.

sırtımdaki çantaya attığım telefonu alıp mesaj gelmiş mi diye kontrol ettiğimde henüz uçaktan inmediğini anlamıştım. belki de ikimiz için birer kahve alırdım, o kahveyi çok severdi, hatta yemese bile benim için ufak keklerden yiyeceğini bile söylemişti. o gelene kadar bunları alabilirdim.

titrediğini fark ettiğim dizlerimi hareket ettirmiş ve telefonumun camından kendime bakmıştım. liseyi bitirmiştik, üniversite için seçim yapmıştık, aynı okula düşemesek bile aynı şehirde ve birbirine yakın okullarda olacaktık. yıllardır bunu planlıyorduk ve sonunda başarmıştık.

mutlu olacaktık.

adımlarım kahve satan dükkanın önüne geldiğinde karşımdaki kadına bakmış ve yüzüme ufak bir gülümseme yerleştirip sıcak, orta şekerli iki tane kahve almıştım. orta boydu. gözlerim meraklı bir şekilde etrafta gezinmeye devam ederken telefonuma halâ mesaj gelmemesi beni endişelendirmişti.

ona o kadar düşkündüm ki, birkaç dakika daha geçse uçak düştü diye endişelenmeye başlayacaktım.

kadının koyduğu kahvelere elimin yanmaması için kartonlar takmış, yine beklemeye yerine doğru ilerlemeye başlamıştım. oraya vardığımda gördüğüm şey beklediğim en son şey bile değildi.

Jimin, Jimin'di.

Jeongguk'la benden bir süre önce tanışmıştı ve evet onlar da daha önce görüşmemişlerdi ama bugün onun gelmesini hiç beklemiyordum. birbirine sarılan bedenlerin gözlerinin kapalı olduğunu fark etmiştim, aralarında biraz boy farkı vardı, bu belliydi. aslında.. Jeongguk'u ondan çok kıskanıyordum, sosyal medyada onunla sürekli etkileşim içinde olurdu ki bunu dile de getirmiştim. ona özel bir hesabı var gibiydi ama ne zaman söylesem bir şekilde konu kapanır, arkadaş olduklarını söylerdi.

fleur offensée | taeggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin