Karakolda bir odada; komiser bir sandalyede oturmuş yanında da 2 tane yardımcısı vardı. Kaan ortada bir yanında ben, bir yanında Ceyda duruyordu. Baya kavga etmiştik benim dudağım patlamıştı. Ceydanın da her yerinde morluklar vardı.Kaan'a hala sinirliydim. O kızla yatakta öpüşmesi, bana orospu muamelesi yapması, ve daha neler neler. Maskesi düştü artık o pisliğin.
İçimden karakter yoksunu diye geçirirken Polislerin sorgulaması bitti. Birazdan ya Ceyda'yı ya da beni hapse atıcaklar. 3 gün falan gözaltında kalıp çıkıcak aramızdan biri. Büyük ihtimal o ben olucam çünkü ilk yumruğu ben attım. Yüzüm düşmüştü.
Polis girdi söze;
"Evet arkadaşlar, sorgularınız bitti, sadece Kaan'a tek bir soru sorup Ceyda yıldız veya Asya bozdağ'ı göz altına alıcaz. Çünkü yaptığınız kavga küçük bir kavga değil. Tutanak tutuldu., evet Kaan Taşer, 'ilk vuran yani kavgayı başlatan kimdi?"
Heehh biliyodum işte böyle olacağını ilk yumruğu ben atsam da haksız olan oydu. Kaan bunu biliyordu ama ceydasını bırakır mı hiç o.
Kaan tam cevap vericekken araya girdim.
"Uzatmaya gerek yok, sevgilisini koruyacak zaten" deyip kolumu yanımdaki polise uzattım, kelepçelemesi için. Poliste tam kolumu tutmuştu ki
"Ceyda attı." Dedi Kaan beklenmeyecek bir şekilde. Kaan beni mi korumuştu şimdi? Ama neden?
Ceyda itiraz etse de götürdüler onu. Ben Ceyda'nın o halini görünce çok mutlu olmuştum ama Kaan'a tavrım hala aynı ve değişmeyecek.
İşlemler bitince Kaan beni kolumdan çekiştirerek arabaya bindirdi.
Kaan'ın ağzından/
Asya'nın hapse girmesine göz yumamazdım. Haksız olan zaten Ceydaydı. Asyanın yüzünün haline bak. Gerçi ceydanınki daha kötüydü orası tartışılır. Arabayı hastaneye sürüyodum, Asya hiç yüzüme bakmamıştı, muhatap bile olmamıştı.
Hastanenin önüne gelince durdurdum arabayı.
Asya soğukça " niye buraya geldik?" Dedi.
"Yüzünün haline baktın mı hiç sen"
"İstemiyorum eve bırak beni"
"Asya in şu arabadan"
"İstemiyorum"
Dayanamayıp Asya'yı kucağıma aldım. Tepiniyodu resmen,
"Ulan Kaan bıraksana lan beni"
"Kapa çeneni" dedim sertçe.
Hastaneye girdikten sonra rastgele bir odaya daldım. Genç erkek bir doktor vardı. Ne kadar bırakmak istemememde bıraktım o genç doktorun kollarına. Adının kerem olduğunu öğrendiğim doktor önce Asya'nın röntgenini çekti ve sedyeye oturttu Asya'yı .
Asya'nın sesi çıkmıyor ve ümitsizce etrafa bakıyordu.
Bende karşısındaki koltukta oturmuş doktoru izliyordum.Asya'nın dudağına dikiş atmıştı. Asya'nın dudaklarına o kadar yaklaşması ne kadar sinirime gitse de bişey yapamıyorum işte. Daha sonra elindeki kağıdı inceledi ve Asya'nın arkasına oturup, "üstünü Çıkar" dedi.
"NE?" Dedim sertçe.
"Omzunda morluklar ve açılmış bir yara var , tedavi etmem lazım" dedi doktor.
"Üstünü çıkarmadan yap napıyosan" diye bağırdım doktora.
Çok Israr edince Asya doktora kafasını salladı ve bana dönüp "Kaan çık dışarı" dedi. Bana sinirliydi. Her halinden belliydi.
"Asya kes sesini o üst çıkmıyıcak" dedim hastaneyi inleterek.
"Beyefendi güvenliği aramak zorunda bıraktırmayın beni" dedi kerem piçi.
Daha sonra Asya'nın bluzunu çıkarıp kenara koydu. Ve Asya sadece dar atletiyle kaldı ortada. Bir hışımla ayağa kalkıp kereme kafa attım. " napıyosun lan sen" deyip adamı dışarı attım ve kapıyı kilitledim.
Asya bana dönüp " asıl sen napıyosun ya" dedi şaşırmış bir şekilde.
Arkasına oturdum ve doktorun hazırladığı sıvı şeyi morluklara ve yarasına sürdüm. Çok itiraz etse de onu susturdum.
Asya "ahhh" diye inleyince pamuğu çektim.
*****
Asya'nın ağzından/
Sonunda eve gelebilmiştik ya , ne kadar rezil bir gündü. Evdekilere yalan uydurup odama geçmiştim. Anneme yardım etmek için toz bezi alıp toz almaya başladım, çünkü odama geçip yatarsam annem ciddi bişeyim olduğunu sanacaktı. Önce kendi odamın tozunu aldım, daha sonra koridorun ve mecburen Kaan'ın odasına girmek zorunda kaldım.
Uyuyordu, sanki çok yoruldu manyak. Ondan delicesine nefret ediuordum.
Kaan'ın odasının balkon sürgüsünü açıp masadaki boş bardakları aldım ve mutfağa götürdüm daha sonra tekrar odaya gidip masayı peçeteyle sildim ve peçeteyi çöpe attım.
Tam çıkacakken Kaan uyandı ve beni çağırdı. Yanına gittim.
"Efendim?" Gayet soğuktum.
"Napıyosun sen" dedi kaşları çatık bir şekilde. Uykulu ve kaşları çatık..
"İş yapıyorum gördüğün gibi" dedim imalı imalı.
"Saçmalama git yat dinlen, bidaha bu halde iş yaptığını görürsem karışmam."
"Seni ilgilendirmez" deyip arkamı dönüp gidecekken kolumu çekip yatağa düşürdü beni.kollarıyla bedenimi sarıp örtü örttü üzerimize. Ya sen ne köpek bi insansın.
"Hadi sıkıyosa kalk"
^^^:)^^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bay ukala
Teen Fiction"Ağlama" diye fısıldadım kulağına. Şiddetli ağlaması devam ediyordu. "Buldum güzelim , buldum anneni ,Ağlama artık. Annen iyi olucak, sana söz verdim ve anneni buldum. Tekrar söz veriyorum, annene bir şey olmayacak söz, Kaan Taşer sözü." Deyip gülüm...