" Sahi;
Bir yaralı yürekte kaç veda taşınır?
Kaç hasret kanar durur?
Kaç kez ölür insan? "••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
Her başlangıçta yeni bir anlam, her sonda yeni bir başlangıç vardır.
Son olarak gördüğümüz, gözümüze kötü gelen her şey bize mutlu bir başlangıç imkanı verebilir. Ama onlar bunu bilmiyordu.
Angela, Thanos ve ordusunu yok ederken onu ilk gören kişi Tony olmuştu. Kızının ne ara taşları ondan aldığını bile anlamamıştı. Hatırlamıyordu. Toza karışan düşman ordusunun külleri arasında yere düşen kızının yanına ulaştı.
"Meleğim." Dedi, ağlıyordu Tony Stark. "Uyan Angela, bunu bize yapma." Dedi ve kızının başını göğsüne yaslayıp sarıldı. "Uyan." Ama Angela uyanmıyordu. "Uyan kızım, uyan."
Tony göz yaşları içinde kendini feda eden kızına sarılırken Natasha da bunu uzaktan görmüştü. Ne olduğunu yeni idrak edebilmişti. Gözünden süzülen bir damla yaş eşliğinde yere yığıldı ve ağlamaya başladı.
Tüm gücü vücudundan çekilmişti. "Hayır!" Dedi ve şiddetle ağlamaya başladı. Natasha yaşlı gözleriyle kızını izleyerek ağlıyordu. Gözleri Tony'ninkilerle buluştuğunda Tony umutsuzca başını iki yana salladı.
O an Natasha'nın dünyası başına yıkıldı. Angela'nın yanına nasıl ulaştı hatırlamıyordu bile. "Tony..." Diye fısıldadı.
Tony, Angela'yı tekrar yavaşça yere bıraktı ve ağlamaya devam etti. "Öldü." Dedi karısına.
"Ölmedi!" Diye bağırdı Natasha, Tony'i göğsünden itip. "Benim kızım ölmedi! Ölemez!"
O sırada herkes durmuştu. Thor göz yaşları içinde Angela'nın önünde diz çöktü. "Tekrar en güçlü Avenger benim demeyeceğim, çünkü o sensin Küçük Adalet Savaşçısı."
Sonra Carol ve Wanda, aynı anda diz çöktüler göz yaşları içinde. "Tanıdığım en güzel kalpli insandın, seni tanımak benim için büyük bir onurdu." Dedi Carol.
"Dostluğun en karanlık dönemlerime denk gelen bir umut ışığı gibiydi, seni unutmayacağım Angela." Dedi Wanda.
Çelik mavisi gözlerinden birkaç damla yaş süzülen Bucky de diz çöktü. "İçinde bir kahraman olduğunu her zaman biliyordum, Başımın Belası."
Ve onları izleyen diğerleri. Hepsi saygıyla diz çöktü Angela'nın cansız bedeninin önünde. Herkes üzgün, herkes minnettardı.
Bir kişi hariç. Steve içindeki yangınla olanları izliyordu. Haykırmak istiyordu, sesi fısıltı gibi bile çıkmıyordu. Tüm dünyayı yakıp yıkmak istiyordu, adım atacak gücü yoktu. Zamanı geri almak istiyordu ama buna da gücünün yetmeyeceğini biliyordu. "Gidemezsin." Dedi ağlayarak. "Beni bırakıp hiçbir yere gidemezsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐒𝐓𝐄𝐋𝐋𝐀𝐑 • 𝐒𝐭𝐞𝐯𝐞 𝐑𝐨𝐠𝐞𝐫𝐬
FanfictionGerçeklik. Sizler için bilimden ibaret. Düşüncelerden, fikirlerden, inançlardan... Belli bir sınır dahilinde çizili bir şartlı öğrenilmişlik. Benim içinse hayal gücümün uçsuz bucaksız denizlerinden, aklıma gelebilecek en uçuk fikirden, isteklerimden...