schizoid #23 (minsung)

937 94 9
                                    

Kapıyı açıp içeriye girdi. Sırt çantasını vestiyere bırakıp kapıyı kilitledi. Ailesi bugün gelmeyecekti.

Çok yorgundu ve sırıl sıklam olmuştu. Biraz daha üstündeki kıyafetlerle durursa hapşırmaya başlayacaktı. Hızlı adımlarla üst kata çıkıp banyoya girdi. Sıcak bir duşun ardından bornozunu giyip alt kata indi.

Isıtıcıya biraz su koyup düğmesine bastı. Dolaptan bir bardak alıp paketteki kahveyi içine döktü. Sıcak suyu ekleyip karıştırmaya başladığında burnuna dolan güzel koku yüzünden gözleri kapanmıştı.

Lambayı yakıp elindeki bardağı sehpaya bıraktı. Yukarıya çıkıp odasından bir kitap ve şarj aletini aldı. Tekrar aşağıya indiğinde telefonunu şarja takıp açılmasını bekledi.

Telefon açılınca pin kodunu girdi. Bildirim ekranında gördükleri onu şaşırtmıştı. Yüze yakın cevapsız arama vardı. Minho ve diğerlerinden birçok mesaj gelmişti. Anne ve babası bile aramıştı. Her ne kadar arayıp iyi olduğunu söylemek istese bile azarlanmamak için vazgeçti. Zaten çok yorgun hissediyordu. Bu yüzden hepsine toplu bir mesaj gönderip iyi olduğunu ve eve geldiğini belirtti.

Kanepeye oturup kahve dolu bardağı eline aldı. Yavaş yavaş kahvesini içerken aynı zamanda kitap okuyordu.

Bornozdan rahatsız olmaya başladığında kaldığı yere ayraç koyup bardak ve kitabı sehpaya bıraktı. Odasına gittiğinde bornozdan kurtulup dolaptan kıyafet aldı. Tişörtünü giyeceği sırada art arda çalan kapı zili ile alt kata indi.

Delikten baktığında gelenin Minho olduğunu gördü. Kilidi açtıktan sonra kapıyı araladı. Minho ise vakit kaybetmeden elindeki şemsiyeyi bir kenara koyup içeri girdi ve ona sıkıca sarıldı. Ne olduğunu anlamasa bile sevgilisinin sıkı sarılışına karşılık verip kollarını beline sardı.

"Sana ulaşamayınca çok endişelendim."

Boynuna minik öpücükler konduran sevgilisine gülümseyip geri çekildi.

"Özür dilerim," dedi ve dudaklarına kısa bir öpücük bıraktı. "Kafa dağıtmak için çıkmıştım. Telefonumun da şarjı bitti. Bu kadar endişeleneceğinizi düşünmemiştim."

"Younghyun hyung sana ulaşamayınca gelip evi kontrol etmemi istedi. Seni evde bulamayınca birkaç defa aradım ama ben de ulaşamadım. İki saate bir buraya gelip durdum. Neyse ki iyisin."

Hafif bir tebessüm ile Minho'nun elini tutan Jisung onu salona götürdü. Minho kanepeye otururken sehpanın üstündeki bardağı alıp mutfağa gitti. Bakışlarını ondan ayırmayan sevgilisine bakıp gülümseyerek konuştu.

"Kahve ister misin?"

"Hayır, sağ ol."

Kendi kahvesini yaptıktan sonra salona döndü. Minho'nun yanına oturup kahvesinden bir yudum aldı. Minho ise üzerinde tişört olmayan sevgilisinin vücudunu incelemekle meşguldü. Çok geçmeden Jisung'un elindeki bardağı alıp sehapaya bıraktı. Onu yavaşça kendine doğru çekip kucağına oturmasını sağladı.

"Üşümüyor musun?"

"Aslında sen zile bastığında üzerimi giyiyordum. Tişörtüm yukarıda kaldı."

"Vücudun çok güzel."

Bunu söyledikten sonra hafifçe çenesini öptü. Güzel olduğuna dair şeyler mırıldanıyor, her cümlenin ardından Jisung'un boynuna yavaş yavaş aşağıya kayan öpücükler bırakıyordu.

Dudakları köprücük kemiğini bulduğunda canını yakmamaya çalışarak ısırdı. Jisung beklemediği bu hamle yüzünden ellerini Minho'nun saçlarına götürdü.

"Sana bir şey oldu diye çok korktum. Bundan sonra bir yere giderken bana haber ver, olur mu?"

Onu başını sallayarak onaylayan sevgilisine gülümseyip dudaklarını buluşturdu.

Dakikalar sonra nefes almak için ayrılan dudakları tekrar birleştiğinde Minho, Jisung'un bacaklarını sıkıca kavrayıp ayağa kalktı. İçerisi biraz soğuktu ve sevgilisi üşüyebilirdi. Bu yüzden ona bir tişört giydirmeliydi. Biraz zaman geçirdikten sonra.

~~~
Hello everyone!

Yine çiftlere özel bölüm yazmaya başladım. Öncekileri yazmak hoşuma gitmişti. Bir kere daha yapmak istedim

 Bir kere daha yapmak istedim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Burada aklıma takılan şey şu; Jisung, Minho'nun kucağına mı atladı? Başka şekilde Minho'dan uzun duramaz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Burada aklıma takılan şey şu; Jisung, Minho'nun kucağına mı atladı? Başka şekilde Minho'dan uzun duramaz. Ayrıca fotoğraflar çok güzel.

 Ayrıca fotoğraflar çok güzel

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu çocuk bu kadar tatlıyken,

Bu çocuk bu kadar tatlıyken,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sen niye bu kadar.. ateşlisin?

Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Kendinize dikkat edin! Oy vermeyi ve yorum yapmayı da unutmayın💙💙

[[Bu bölümün şarkı önerisi; Alec Benjamin - Let Me Down Slowly]]

schizoid [sᴋᴢ] ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin