Uyku artık eskisi kadar kolay gelmiyordu. Bokuto bunun farkındaydı, şimdi Akaashi de öyle...
Bokuto Koutarou + Akaashi Keiji (Haikyuu!!)
✧ THIS IS A TRANSLATION! The original story is by LittleLuxRay on Archive of Our Own.
Bu bir çeviri kitabı, ori...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kim bilir kaçıncı kez bitirdikleri filmin kapanışında yukarıya akan isimlerin yansıması, Akaashi'nin gözlerinden görülebiliyordu. Arkasına yaslanıp elini laptop'un dokunmatik faresinde gezdirdi ve filmi dondurdu.
"Filmi bininci kez izlemiş olmak nasıl bir duygu?" Ses tonunda istihza gizliydi.
Akaashi'nin yanında yatan hayaletimsi derecede beyaz tenli Bokuto zar zor gülümsedi:
"...Güzel..." Başını yastığa gömmüş, Akaashi'nin yönüne dönmüştü yattığı yerde. Bokuto'nun gözlerini odaklaması biraz zaman aldı.
Akaashi laptopu kendine doğru çekip sağ alt köşedeki tarih ve saate baktı. 19 Ocak, 18.40. Yüzüne ciddi bir ifade takınmış ve kapatma düğmesine basmıştı ardından. Yatağın ucuna oturup Bokuto'ya yönlendirdi bakışlarını.
Bitkin gözleri Akaashi'nin üstündeydi. Sırıtıyordu.
Kendini gülümsemek için zorlayıp başını hafifçe yana eğdi Akaashi:
"Neye gülüyorsun?" Bir elini uzatıp Bokuto'nun alnına dokundurdu. Soğukluğu karşısında paniklemiş, aniden çekmişti elini ancak bunu Bokuto'ya çaktırmadan yapmayı başardı.
Bokuto'nun yanıt vermesi biraz zaman aldı ama eninde sonunda bir-iki kelime söylemeyi başarabilmişti:
"...Teşekkür ederim..."
"Bir şey değil." Sersem bir gülümseme kapladı Akaashi'nin yüzünü, "O filmi ne kadar sevdiğini biliyorum." Bunları söylerken Bokuto'ya bakmaya çalışmış ama çabucak kaçırmıştı gözlerini. Bir şeyler Akaashi'ye Bokuto'nun filmi kastetmediğini söylüyordu lâkin Akaashi bu düşünceyi görmezden geldi.
Akaashi, tezgahtaki Pocky kutusuna erişebilmek için eğildi. Kutuyu açıp bir tane aldı içinden.
"İster misin?"
Bokuto olumlu anlamda başını sallamış, bir elini uzatmıştı cevap olarak. Akaashi bisküvili atıştırmalığı Bokuto'nun parmaklarının arasına sıkıştırıp bıraktı. Bokuto elindekini kaldırıp güçlükle de olsa burnuna yaklaştırmış, çilek kokusunu çekmişti içine. Hafifçe dokundu, titrek parmaklarının arasında döndürüp inceledi ama yemedi.
"O bisküviye benden daha çok bağlanmış gibisin..."
Bokuto şaşkınlıkla başını kaldırıp bakışlarını önce Akaashi'ye, sonra yeniden Pocky'ye indirmiştİ. Akaashi'nin sözlerinin ona ulaşması zaman almış ama ulaşır ulaşmaz yüzü aydınlanmış ve kahkaha atmıştı Bokuto.
Akaashi'nin şu ana kadar duyduğu en zayıf sesti.
"Ah, sonunda komik bir şey söylemişim." Akaashi Bokuto'nun gülüşlerine eşlik ederek kavuşturdu kollarını. "Ara sıra becerebildiğimi söylemiştim işte."
