Yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayalım.
Bölüm şarkımız: Kaan Boşnak - Benimle Kayboldun /Berk Baysal - Yaralarını Ben Sarayım / İmagine Dragons - Thunder
Bölüm sınırımız: 50 Beğeni 200 Yorum
DUYURU: Herkese merhaba bebeklerimm!
Öncelikle umarım hepiniz iyisinizdirr.
Bir konuda ufak bir açıklama yapmak istiyorum.
Ben bu platformda yeni değilim sadece kurgularıma ara verdim ve daha iyi bir yazım dili ile bölümlerimi düzenleyerek yeniden sizlere sundum. Düzenli olarak bölüm paylaşan bir yazarım tabii hastalık veya aksi bir ciddi durum olmazsa.
Bölüm etkileşimleri gerçekten çok güzel ilerliyor. Ancak beğeni ve yorum sayıları motivasyon noktasında beni bir tık etkiliyor ne kadar çok yorum ve beğeni olursa inanın yazarken daha mutlu ve heyacanlı bir şekilde yazıp size hemen bölümü sunmak istiyorum.Bu konuda benden desteğini esirgemeyen tüm okuyucularıma teşekkür ederim.
Sizi çok seven xZeyna_
Keyifli okumalar dilerim.
ZEMHERİ - 16. BÖLÜM
🎈
Bu ülkenin kraliçesi olup olmamak bana sorulmamıştı. Layık görülmüş, ilan edilmiştim.
Ben, Prag'ın kraliçesi ilan edilmiştim.
Hem de birebir Çakır Maraz Saruhan tarafından.
Herkes önümde diz çökmüş, ceketinin önünü iliklemiş; itaat etmişti. Çok değil, birkaç hafta öncesine kadar herkes benim emrimde olmaktan gurur duymuş, zerre gocunmamıştı.
Kararlarıma saygı gösterilmiş, her zaman destek olmuşlardı. Ancak bugün hariç. Bugün, kimse aldığım bu kararın ne arkasındaydı ne de bana destekçiydi. Aksine, tam şu anda silahlar çekilmiş, herkes birbirine en öldürücü bakışları atıyordu.
Hak vermiyor değildim. Elbette bizim ekiptekiler iyiliğimizi düşünüyor, yaşamamızı istiyorlardı. Fakat anlamadıkları tek bir nokta vardı. Yaşamak için kaçak oynanmazdı.
Ne demişler, dostunu yakın, düşmanını daha da yakın tut. Bende öyle yapıyordum artık. Tüm düşmanlarımı dostlarımdan daha yakın tutarak, hepsinin bir adım sonrasını en net şekilde görecek ve duyacaktım. Böylelikle attığım adımlar, yaptığım planlar daha işleyici olacaktı.
Siyah, deri trençkot içinde duran Amos, yanında getirdiği kızıl saçlı bir kadın ve onları çember içine alan korumalar tam karşımızdaydı. Sağımda Victor, solumda Xavier ve beni de çember içine alan diğer tüm kişiler, birbirlerine silah doğrultmuş haldeydiler.
Konuşmuyorduk. Yalnızca birbirimizi zehirleyen o bakışlar birbirimizin üstünde geziniyordu. Planları yapmıştım yapmasına da, tam olarak ne konuşacaktım düşünmemiştim. Adamın babasını öldüren bir sevgilim vardı ve içeride uyuyordu. Amos'un öfkesi ise dip diriydi. Böylesine öfkeli bir adam tam olarak nasıl sakinleştirilirdi, bilemiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEMHERİ
Teen FictionGeçmişimdi, çocukluğumdu, bugünümdü, yarınımdı. Ama asla hayal ettiğim kişi değildi. Çocukluğumun masum yanı hiç değildi. *** "Geldim." Dedi, dudaklarıma doğru. "On sekiz sene sonra evime geldim." Belimde ki elleri sıklaştı, kendine tamamen yasladı...