Selamlar, uzun süredir yoktum. Sizi özledim.
İsterseniz önceki bölümü okuduktan sonra bu bölümü okuyun. Uzun zaman oldu çünkü ben bile unutmuşum.
İyi okumalar (:
"13.95, poşet ister misiniz?"
"Yok birader. Çantaya atarım."
Verdiği on beş liranın üstünü fişle birlikte epey uzun boylu olan çocuğun avcuna bıraktım.
"İyi günler."
"Teşekkürler. Size de."
Otomatik kapıdan çıkan genç çocuğun arkasında Duha'nın el hareketiyle bir şey anlatmaya çalıştığını gördüm. Gözlerimi kısıp daha net gördüğümde baş ve işaret parmağını kulağına götürüyordu. Arka cebimdeki telefonu çıkardım. Mesaj atmıştı.
Duha: yakışmış ;)
Ali: ne, üstümdeki mi?
Ali: berbat oldu ehckskd
Duha aşağı doğru bakıp sırıtıyordu ama dikkatli bakılmadığı sürece biri telefonla uğraştığını anlamazdı. Profesyonelleşmişti artık. Saniyeler sonra telefonuma bir mesaj geldi.
Duha: yoo gözlerin daha çok ortaya çıkmış
Duha: düşün buradan bile parlıyor
Gelen mesajı okuyup ona göz attığımda işine geri dönmüştü. Cevap verecekken bir müşterinin bana yaklaşmasıyla telefonu hızlıca kaldırdım ama o karşı kasaya gitmişti. Telefonu altta tutup kısacık bir cevap yazdım.
Ali: sağol :)
Müşteri uzaklaştığında devam ettirdim mesajı.
Ali: kovduracaksın ilk günden
Duha: sen de gözüne sokma
Duha: kabak gibi koymuşsun oraya
Gülmemek için kendimi sıkıp 'sus' yazıp gönderdim. Doğru söylüyordu cidden. O ne kadar görünmemek için uğraşıyorsa ben de o kadar uğraşmıyordum resmen.
Teyzenin biri tıka basa doldurduğu alışveriş arabasını banda boşaltırken ben de hızlıca geçiriyordum. Okunmayan barkodu yazıp geçirmeye çalışırken önüme ürünler yığılmıştı.
Bir taraftan ben poşetleri doldurmasına yardım ederken diğer yandan ücreti söyledim. Kadın çantasından çıkardığı parayı uzattıktan sonra bana yaklaştı.
"Evladım yarın yemek takımı gelecekmiş. Ondan ayırıver bana."
"Erken gelirsen alırsın teyze."
Teyze bu cevabı beklemiyor olacak ki gözlerini belertti. Torpilden hiç mi hiç hoşlanmazdım. Şimdi bu kadının başkalarından ne farkı vardı?
Karşı kasadaki tombul çocuk (İsmi Buğra mıydı, Burak mıydı, unutmuştum.) teyzenin yanına yaklaşıp poşetlerden üçünü aldı.
"Sen onun kusuruna bakma Nezaket teyzeciğim. Yeni başladı ya bilmiyor herhalde. Ben ayırırım sana."
Alttan alttan bakıyordu bana. Ne var dercesine kafa salladım. Fesüphanallah diye mırıldandı.
"Bu devirde zor böyle insan bulmak. Allah razı olsun senden."
"Amin, amin. Oğlun geldi mi, kim taşıyacak bunları?"
O sırada kırmızı bir arabadan korna sesi duyuldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİSAFİR - B×B
Novela JuvenilDuha, yalnız yaşayan ve küçük bir pastanede kasiyerlik yapan bir gençti. Bir gün işten boş eve geldiğinde çok içten bir dua etti ve Yaratıcı bu isteğini geri çevirmedi. Evet, Duha sessiz evinde birinin ayak sesini işitmek istiyordu ama bir konuda he...