7.BÖLÜM

41 5 0
                                    

Size yeni bir bölüm ve yeni bir editle geldim. Bu edit gelecek bölümlerden minik bir diyalog içeriyor.

 Bu edit gelecek bölümlerden minik bir diyalog içeriyor

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎

Balım ARSLAN

Gözlerimizi alan parlak ışık sönünce ikimizin de aklında yarın bu fotoğrafımızı haberlerde göreceğimiz gelmişti. Atılacak başlık ise kesinlikle ''Ünlü DoğArs Holdingin varisleri için ufukta düğün mü var?'' tarzı bir şey olacaktı. Uzay ile aramıza ne kadar mesafe koysak da sonuçta bizi biri birine sarılmış burun buruna haldeyken çekmişlerdi. Sönen ışığın ardından etrafımıza bakındığımızda ise hiç kimse yoktu. Fotoğrafımızı çeken her kim ise anında ortalıktan kaybolmuştu. Uzay etrafa bakındıktan sonra telaşla olduğu yerden bir ileri bir geri giden benim yanıma gelmişti.

''Uzay biz bittik, yarın kesinlikle önce ekonomi sonra ise magazin haberlerindeyiz. Kesin öğrenecekler, ne yapacağız biz?'' Ben telaşlı bir şekilde konuşurken Uzay ise beni dinliyordu. yanına yaklaşıp omuzlarını kavradım ve sarstım.

''Uzay bir yol bulmamız lazım, öğrenmemeliler. Bana cevap ver.'' dediğimde Uzay bakışlarını gözlerime kenetledi.

''Belki de saklamamalıyız, öğrenmeliler belki de.'' Uzay'ın ağzından çıkan kelimelerden sonra ona şok içinde baktım. Ben buna hazır değildim, ne tepki vereceklerini bilmeden kimseye bir şey söylemeye de niyetli değildim. Ondan bir iki adım uzaklaştım.

"Ben buna hazır değilim, ne tepki vereceklerini bilmeden kimseye bir şey söyleyemeyiz." Uzay bakışlarını gözlerimden çekip gökyüzüne sabitledi, derin bir nefes aldı sonra ise bakışlarını tekrar bana çevirdi.

"O zaman şuan hiç bir şey söylemeyeceğiz yarın gördüklerinde senin kötü hissettiğini benimde sana destek olmak için sarıldığımı söyleriz, olur mu?" Dediğinde gerçekten çok mantıklı olduğu aklıma geldi. Annemlere Özge'yi gördüğümde bana anlattıklarının aklıma geldiğini ve kötü hissettiğimi söyleyebilirdim.

"Sen benim kahramanımsın, seni çok seviyorum." Dediğimde Uzay'ın suratına yeniden bir gülümseme yerleşti. Tam ağzını açmış bir şey diyecekti ki telefonu çalmaya başladı. Ceketinin cebinden çıkardığı telefonu açıp kulağına götürdü. Karşı tarafı dinleyip verdiği tek cevap "Geliyoruz anne." oldu. Bizi içeri çağırdıklarını anladığımda ise Uzay ile birlikte içeriye geçtik. Defile başlamıştı, mankenler podyumda yürüyorlardı. Kimsenin görüşünü engellemeden yerlerimize geçip oturduk. Annemin suratına baktığımda gülümsüyordu ama içten içe hem sinirliydi hem de eski zamanlar yüzünden üzgün ama hiçbir şekilde bunu belli etmiyordu. Annem babamın Yudum teyzem ise Meriç amcamın yanına geçtiğinden Uzay ve ben ortalarında yan yana oturuyorduk. Bakışlarım annemin yüzünden ellerine kayınca babamın annemin elini nasıl sıkıca tuttuğunu fark ettim. Sanki bıraksa annem ellerinden kayıp gidecekmiş gibi tutuyordu.

UMUDUNU KAYBETME 2: İmkansız AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin