The Strongest Gene [2]

Bölüm 331: Üzerinde Durmak

"Bu nasıl mümkün olabilir?!" adam telaşla haykırdı.

Öldürmek mi? Chen Feng, mağlup olana kadar savaşmak yerine, direk hayaleti öldürmüş müydü? Bu, Wang Feng denen adamın zirve B-sınıfına eşdeğer bir güç açığa çıkardığı anlamına mı geliyordu?

Şu anda, meraklı adam dışında, sahadaki herkes de sessizliğe gömüldü.

Önceki Xie Zhongtong'un 100+ puanına benzer şekilde, Wang Feng'in 100+ puanı da sayısız insanı şok etti, çünkü bu onun zaten zirve B-sınıfına eşdeğer bir savaş gücüne sahip olduğunu gösteriyordu. Böyle bir yaşta, böylesine güçlü bir insan gerçekten dehşet vericiydi.

Tüm bunlar olurken Chen Feng sadece sakince gülümsedi. Enerji Ekipmanını kullanmaktan ve kimliğini ifşa etmekten korkmasaydı, A-sınıfı bir hayaleti bile yenebilirdi.

Bu tür hayaletleri testler için kullanırken güçleri ayarlanabilirdi. Ne yazık ki, onlara karşı savaşmak da çok kolaydı. Bu özellikle Chen Feng ve Sayısız Yanılsama için geçerliydi. Hayaletlere karşı güçlü olan birkaç yeteneği Şans Aura'nın yardımıyla açığa çıkarmadan önce seçmesi gerekiyordu. Daha sonra, rakibini öldürmek için Nethergaze'i aktive edece ve şaşırtıcı bir savaş gücüyle patlayabilecekti. Bu kadar kolaydı.

"Wang Feng ..."

Neredeyse herkes bu ismi beynine kazdı.

Sahada testi gözlemleyen Gizemli Organizasyon'un mensuplarına gelince, onların ilgisini de çekmişti. Diğer testlerden farklı olarak bu test, katılımcının savaş gücünü temsil ediyordu.

Kişinin potansiyelinin testiyse, o kişiyi beslemek için hala biraz çaba harcanması gerekebilirdi. Ama birinin muharebe gücünü test etmek...

"Onun adını unutmayın!"

Herkesin ilgisi çekildi.

"Wang Feng..."

Xie Zhongtong bunu görünce son derece şaşırdı. Wang Feng'in oldukça umut verici bir adam olduğunun farkındaydı. Beklenmedik bir şekilde, çok güçlüydü. Onun ittifakını görmezden gelmesi şaşırtıcı değildi.

Mhm... sadece bununla, Wang Feng'i fethettikten sonra daha fazla tatmin olabilirdi.

Xie Zhongtong özgüvenle doluydu. "Seni elde edeceğim."

Aynı zamanda pek çok insan durmaksızın tartışıyordu. İlk iki testin sonuçları açılanmıştı ve bazı katılımcılar için bu testten geçip geçemeyecekleri zaten belliydi. Örneğin, Wang Feng kesinlikle bu testte elenmeyecekti. Zaten zirve B-sınıfı savaş gücüne sahip olan bir kişi, üye olarak alındıktan hemen sonra işe yarayabilirdi. Bu nedenle, üye alımı yapan görevliler tarafından kabul edilmesi oldukça doğaldı.

Bu nedenle birçok insan birbiriyle tartışmaya başladı. Wang Feng'e yaklaşmaya cesaret edemediler. Ancak birçoğu, buraya Wang Feng'le beraber gelen iki kişiye yaklaşmaya başladı.

Bu kardeşlerle iyi bir ilişki kurmaları, onlar için kötü olmazdı.

"Kardeşim, bu iki turdaki sonucun nasıldı?" birisi Wang Feng'in Wang Jiu adlı küçük kardeşine sordu.

Wang Jiu, cevap verirken yüzü kül olmuştu. "Bağlantı testinde sıfır puan. Güç testinde 1 puan."

Bağlantı testinde neden sıfır puan aldığını anladı. Ne de olsa, Wang Feng gibi iki baba ve iki ailenin desteğine sahip değildi. Wang ailesinin sıradan bir üyesi olarak, bağlantı testinden sıfır puan alması doğaldı. Ancak, kişisel gücüne hâlâ güveniyordu. Bununla birlikte, Wang Feng'in son patlaması onu şok etmişti.

Bu iki kardeş her zaman Wang Feng ile rekabet etmeye çalışıyordu. Wang Feng'in bu kadar güçlü olması, tamamen beklentilerinin dışındaydı.

Ardından, duygularının kontrolünü kaybetti ve en zayıf olduğu anda, hayalete saldırma fırsatı vermişti. Sonunda hayalet tarafından yenilmişti. Gücünü kullanma şansı bile bulamamıştı.

"Oh..." O kişi içgüdüsel olarak cevap verdi, "Kardeşim, öyle görünüyor ki... sadece tek bir açıyı fazla vurguladın."

Wang Jiu: "???"

"Öhö öhö." Bir süre düşündükten sonra, o kişi bunun hala oldukça tuhaf olduğuna karar verdi. Bu yüzden aceleyle ayrılmadan önce öksürdü.

Wang Jiu homurdandı. "Hmph!" Ancak kendine engel olamadı ve alanın merkezine doğru baktı. Herkesin dikkatinin odaklandığı yerde tek bir kişi vardı: Wang Feng!

"Wang Feng..." Wang Jiu mırıldandı.

Aynı aileden oldukları için, bu kişiye karşı doğal bir rekabet duygusu vardı.

'Ne kadar güçlü olursan ol, benim potansiyelim seninkini geçecek! Potansiyel testi, zirve A-sınıfı veya belki de daha güçlü olma potansiyeline sahip olduğumu kanıtladığı sürece...'

Wang Jiu'nun gözleri parladı.

Şu an itibariyle üçüncü tur başlıyordu.

Doğru, bu tur, kişinin potansiyelinin bir testiydi.

Bu testin üçüncü tur olmasının nedeni, ikinci turdaki güç testinin, katılımcıların veri tabanları için bir şablon olarak kullanılmasından kaynaklanıyordu. Bu tura gelince, bu turun amacı, organizasyonun ilerleyen dönemlerde hangi üyelere yatırım yapacağına karar verecekti.

Örnek olarak Wang Feng: Herkes onun şu anda zirve B-sınıfına eşdeğer bir savaş gücüne sahip C-sınıfı birisi olduğunun farkındaydı. Bu turda, Wang Feng'in gelecekteki sınırını görmek için potansiyelini ölçmek istediler. Sınırı C-sınıfı olsaydı, bu, Wang Feng'in zaten sınırına ulaştığını gösterirdi. Bununla birlikte, yine de Gizemli Organizasyon'a kabul edilebilir. Ancak organizasyondaki geleceği özellikle iç açıcı olmayacaktı.

Bu turda sıfır puan alma ve bundan dolayı organizasyona girememe ihtimali de vardı. Kişinin potansiyeli bu kadar önemliydi. Bir dereceye kadar, kişinin potansiyeli son derece önemli bir konuydu.

Aynı zamanda bu, daha önce başarılı olamayan birçok katılımcıya umut veren şeydi. Sonuçta, kişinin gücünün zayıf olmasına neden olan çeşitli durumlar vardı. Örneğin; kaynak eksikliği veya uygun olmayan ortamlar gibi çeşitli nedenler vardı. Ancak, bunların hiçbiri sahip oldukları yetenek veya potansiyeli sınırlamazdı.

"Gel, gel, gel. İşte, elini değerlendirme ekranına koy."

Herkesin önünde bir değerlendirme ekranı ortaya çıktı.

Chen Feng gözlerini kıstı. Bu şey...

Tahminlerine göre, bu ekran yalnızca bir kişinin vücut kalitesi, ruhsal enerji ve benzeri gibi verilerini toplayacak ve ardından tüm verileri değerlendiriciye iletecek bir bağlantı noktasıydı. Değerlendirme yöntemine gelince, kesinlikle bir uzmanın yeteneği kullanılarak kararlaştırılan bir şeydi.

"Bu doğru mu?"

"Oldukça doğru olmalı. Değerlendiricinin A-sınıfı olduğunu duydum."

"Vay canına, A-sınıfı mı?"

Herkes, hayranlıkla nefes vermeye başladı.

Değerlendirici, başlı başına ender bir meslekti. Bu meslek oldukça popüler olmasına rağmen, sahip oldukları sıfıra yakın (oldukça az) savaş gücü nedeniyle, birçok insan bu mesleğe katılmaya istekli değildi. Bu meslekte olanlar, neredeyse hiçbir savaş gücüne sahip olmadığından, A-sınıfına ulaşana kadar mücadele edebilirler miydi? Bu neredeyse imkansızdı. Herhangi rastgele B-sınıfı bir savaşçı, herhangi bir zamanda bir değerlendiriciyi rahatlıkla öldürebilirdi.

Bu nedenle, Gizemli Organizasyon gibi benzersiz varoluşlardan ayrı olarak, başka pek çok organizasyon kişisel A-sınıfı değerlendiricileri kendi kullanımları için yetiştiremezdi.

Gizemli Organizasyon'un böyle bir yaşlıyı buraya göndermesinden, bu üye alımlara ne kadar önem verdikleri aşikardı.

"İzin ver deneyeyim."

Herkes heyecanla elini ekrana koydu.

Shua!

Anında, veri satırları yanıp sönmeye başladı.

80 puan!

20 puan!

70 puan!

Birbiri ardına skorlar ortaya çıktı. Bazıları mutluydu, bazıları üzgün.

Göklerin gururlu oğulları olan bazıları bile vardı. Wang Feng'in hemen arkasında duran ve genç yaşta C-sınıfına ulaşan bir dahi, potansiyel değerlendirmesinde şaşırtıcı bir şekilde 10 puan almıştı.

Bu, bu kişinin tüm potansiyelini zaten tükettiğini ve beslenmeye değer olmadığını gösteriyordu.

"Potansiyelini gerçekten tüketti mi?"

"Sıgh, sanırım geçmişte gücünü artırmak için bazı anormal yöntemler kullandı."

"Bu mümkün."

Herkes tartışmaya başladı.

Daha sonra, müthiş bir güce sahip olan, ancak potansiyel değerlendirmesinde düşük puanları olan birkaç genç daha ortaya çıktı.

Anlaşılan pek çok insan, güçlerini arttırmak ve Gizemli Organizasyon'un testini geçmek için bazı anormal yöntemler kullanmıştı. Ne yazık ki, kullandıkları bu yöntemler, geleceklerini yok etmelerine sebep olmuştu.

Bununla birlikte, üye olarak alınmış olsalar bile ne anlamı vardı? Tüm hayatları boyunca organizasyonun en alt seviyesinde sıkışıp kalacaklardı.

Shua!

Daha önce bu katılımcılara oldukça yakın olan diğer katılımcılar kendilerini bu insanlardan uzaklaştırmaya başladı. Doğal olarak, bu testten sonra bir kez daha olumlu muamele görenler de oldu.

Örneğin, Wang Jiu. Daha önce bilinmeyen ve tanınmayan bu adam gerçekten de kocaman bir kara attı. Bir önceki turda şaşırtıcı derecede düşük bir skor almıştı, ancak bu turda 80 puan almayı başardı.

Doğal olarak, bu onun başlangıç ​​skorunu da biraz etkilemişti. Diğer katılımcılar bu teste önceki turlarından en az 20 puan önce başlayacaklardı. Bu adama gelince, bir anlık dikkatsizlik nedeniyle bir önceki turda sadece bir puan almıştı. Hal böyle olunca, sistem onu ​​son derece zayıf bir insan olarak kabul etmiş ve mevcut test gücüne kıyasla potansiyeli üzerine yoğunlaştığından, sonuç biraz şişirilmişti. Şişirilmiş bir sonuç olduğu düşünülse bile, geleceği için hala şaşırtıcı bir değerlendirmeydi: Zirve B-sınıfı! Bu adam, gelecekte B-sınıfının zirvesine kadar ilerleme potansiyeline sahipti!