The Strongest Gene [2]

Bölüm 231: Ejderha Kafatası'nın Gücü

İyi değil!

Chen Feng ve Zuo Xiao Rou'nun ifadesi büyük ölçüde değişti. Lei Hao iyileşmişti!

A-sınıfı!

Düzensiz Yerçekimi veya uzay tipi gizli sanat gibi tüm yetenekler, A-sınıfı olan Lei Hao’nun önünde, sadece bir şakaydı. Sadece farklı liglerde olan bir eşleşmeydi.

Daha önce güvendikleri tek şey, Lei Hao'nun ciddi şekilde yaralanması ve gücünün tamamını açığa çıkaramamasıydı. Ama şimdi, zirve gücünü geri kazanmıştı... 

Şanslı Aura, tamamen aktif!

En ufak bir tereddüt etmeden, Chen Feng tüm gücünü serbest bıraktı.

'Bir yaşam çizgisi bul!' Chen Feng içten içe kükredi.

Shua!

Şanslı Aura'nın geri bildirimi: Gerçekliği büyük ölçüde değiştirmek gereklidir. Şans değeri tüketimi tahmin edilemiyor.

"O zaman hepsini kullan!"

Chen Feng tereddüt etmedi.

Shua!

Şanslı Aura tam güçte çalıştı

Gerçekliği değiştirmek, her zaman büyük miktarda şans değeri gerektiriyordu. Bu yüzden, Chen Feng kolay kolay kullanmaya cesaret edemiyordu. Slot makinesinden 3 ananas almak için 5 puan şans değeri gerekmişti. Daha önce, Ruh Deniz Odunu yardımıyla gerçekliği değiştirdiğinde, 10 puan şans değeri tükenmişti.

Bu kez, 1000 puan şans değeri ile, gerçekliği değiştirmesi gerekiyordu. Böylece, şu andaki çıkmazlarından kurtulabilirlerdi.

Yeterli olabilir mi?

Hiçbir fikri yoktu.

Shua!

Bir anda, tüm şans değeri tükendi.

Hum—

Etrafında, tuhaf bir güç yayılıyordu. Ancak, hiçbir şey olmamış gibi görünüyordu.

Önündeki Lei Hao hala ilerliyordu. Şeytani bir tanrıya benziyordu.

Bang!

Bang!

A-sınıfından iki saldırı ortaya çıktı.

Pu!

Zuo Xiao Rou ve Chen Feng geriye doğru fırladı.

Bu saldırı yüzünden, ciddi şekilde yaralandılar.

Bu, sadece farklı liglerdeki bir mücadeleydi!

Hiçbir yetenek kullanmaya gerek yoktu. A-sınıfının rastgele bir saldırısı, Chen Feng ve Zuo Xiao Rou’nun başa çıkamayacağı bir şeydi.

Shua.

Bir kez daha, Lei Hao elini kaldırdı.

"Üzgünüm," dedi Zuo Xiao Rou Chen Feng'e bakarak.

Başlangıçta, Qin Hai'yi kurtarabileceğine inanıyordu. Ancak, sadece Qin Hai’yi kurtarmada başarısız olmamıştı, ayrıca Chen Feng’i de sürüklemişti.

"Üzgün olmak için uygun bir zamanı değil."

"Ah?" Zuo Xiao Rou sersemledi. Biraz sonra öleceklerdi, ama bu uygun zaman değil miydi?

Bang!

Lei Hao'nun güçlü saldırısı onların üzerine indi.

Chen Feng saldırıyı görmezden geldi ve çevresine dikkat etti.

Şanslı Aura kesinlikle işe yaramıştı, değil mi?

Gerçekliği büyük bir şekilde değiştirse de, böyle bir çıkmazda olsalar da; Ancak, 1000 puan şans değeri tükenmişti! Bir şeyler olmalıydı, değil mi?

Sadece bir yaşam çizgisi olsa bile!

'Kendini göster! Çabuk!' Chen Feng içten içe kükredi.

Tam o anda, aniden tuhaf bir ışık parlamaya başladı. Kar dağının göremedikleri kısmından bir şey, onlara doğru geliyordu.

Shua!

Bir anda, ışık dalgası onların önünden geçti. Bunun üzerine, etraftaki tüm enerji yok oldu. Lei Hao’nun, Chen Feng ve Zuo Xiao Rou'ya doğru yaklaşan saldırısı, bir anda yok oldu.

O ışık dalgası... aslında tüm enerjiyi silmişti!

Shua!

Shua!

Işık dalgası durmadan hareket etti. Havadaki enerjiden başka, diğer tüm enerjiler silindi.

Chen Feng'in Rüzgar Bıçakları...

Zuo Xiao Rou'nun yerçekimi saldırısı...

Scholar'ın uzay alanı...

Her şey silinmişti.

Şu anda, hepsi sıradan insanlara dönüşmüştü.

"Ne oldu?"

Lei Hao alarma geçti.

A-sınıfı bir genetik savaşçıydı!

Şu anda, zirve durumundaydı! Kendisini sıradan bir insana dönüştüren bu lanet olası güç de neydi? Ona karşı savunamıyor mu?

Bu imkansızdı! Böyle bir güç, bu dünyada nasıl var olabilirdi?

"Bu imkansız!" Lei Hao bağırdı.

Aynı zamanda.

Uzaktan, fanatik tezahüratlar duyuluyordu.

"Başardık!"

"Hahaha."

"Sonunda başardık. Nihayet, Long ailemiz yükselecek!"

Heyecanlı sesler duyuldu.

Başlarını kaldırdılar. Kar dağının diğer tarafında, sabit ayak sesleriyle beraber, birkaç siluet yaklaştı ve nihayet görünüşleri ortaya çıktı.

Shua!

Shua!

Siyah cüppeli bir grup insan ortaya çıktı.

İfadeleri, ciddi ve saygılıydı. Bakışlarındaki heyecan, açıkça görülüyordu.

Onlar, Long ailesinden gelen kişilerdi. Onlara liderlik eden kişi de Long Yue idi.

En şaşırtıcı olan şey ise, bu siyah cüppeli insanların omuzlarında, muazzam bir kafatası olmasıydı. Tek bir kafatasını taşımak için onlarca kişi gerekiyordu.

Hum-

Kafatasından korkunç bir ışık yayılıyordu.

Daha önce, gizemli bir şekilde ortaya çıkan enerji silme gücünün bundan kaynaklandığı anlaşıldı.

Shua!

Shua!

Siyah cüppeli adamlar, koordineli bir şekilde yürüdü.

"Kimsin sen?" Lei Hao’nun ifadesi çirkinleşti.

"Long ailesinin kan soydaşı," Long Yue soğuk bir şekilde cevap verdi. "Ejderhanın torunları."

Ejderha?

Aniden, Lei Hao'nun bakışları kafatasına indi.

Bu şekil...

O büyük kafatası, efsanelerde anlatılan ejderhalara çok benziyordu.

"Bu, bir ejderhanın kan soyu!" Long Yue oldukça heyecanlı görünüyordu. "Hahaha. Sadece bir parçası kalmış olsa da, başarılı bir şekilde çıkardığımızda, Long ailemiz yükselecek! Biz... kesinlikle en güçlü aile olacağız! Hahahaha!" Long Yue çılgınlar gibi güldü.

Güçlerindeki artışı açıkça hissedebiliyorlardı. Kafatasının içinde gizlenmiş gücü uyandırdıktan sonra, burası artık onların evi olacaktı!

Lei Hao'ya gelince? Ya da Chen Feng?

Bu insanlara hiç dikkat etmemişti.

"Son parça Ejderha Kemiği..." 

İzini takip edince, onları Qin Hai’ye kadar götürdü.

"Orada!" Long Yue derin bir tonla söyledi.

Kafatasının son parçası, Qin Hai'nin altındaydı.

"Geri alın," Long Yue soğuk bir şekilde emir verdi.

"Evet." Birkaç siyah cüppeli insan harekete geçti.

Lei Hao'nun bakışları soğudu. "Nasıl cüret edersin?!"

Ne zamandan beri bir grup C-sınıfı savaşçı, önünde bu kadar dizginsiz olmaya cüret etmişti? Kendi önünden almaya çalışmaları nasıl mümkün olabilirdi?

"Şu anda, seninle uğraşmakla ilgilenmiyorum." Long Yue ona baktı. "Güçlü olduğunu biliyorum. Ancak, herhangi bir enerji kullanamadan, çöpten farkın yok."

Lei Hao güldü. "Çöp... Hahaha, çöp! Hahaha! Enerji kullanamasam bile, sadece fiziksel gücümü kullanabilirim. A-sınıfı bir savaşçının gücünü anlayamazsın!"

Bang!

Vücudu güçle dolup taştı.

"Kavga mı istiyorsun? Gel!" Lei Hao öfkelendi. Bu zayıflar tarafından hakaret edilmekten bıkmıştı!

Chen Feng'i unut. Bu Long ailesinden gelen adam bile, aynı şeyi mi yapıyordu? Bir kez bakması, bu adamların beyninde hasar olduğunu anlamak için yeterliydi! Onun gibi A-sınıfı genetik bir savaşçı, bu hakaretlere nasıl göz yumabilirdi?

Bang!

Yumruklar çarpıştı.

A-sınıfı bir savaşçının fiziksel bedeni güçlü müydü?

Evet!

En azından, B-sınıfı bir savaşçıya kıyasla çok daha güçlüydü. Bu, özellikle Lei Hao için doğruydu. Gizemli organizasyonun bir üyesi olduğundan, daha önce fiziksel bedenini de geliştirmişti.

Ancak...

"Aptal." Long Yue sadece soğuk bir şekilde baktı. ‘Long ailesinden olan bize karşı, fiziksel bedenini mi yarıştırıyorsun?’

Howl!

Yüksek bir kükreme ile, iki siyah cüppeli adam öne çıktı ve Long Yue'nin önünü engelledi.

Clang!

Lei Hao, demir bir kaleyi yumrukluyormuş gibi hissetti.

Bu nasıl mümkün olabilir...

Lei Hao'nun ifadesi büyük ölçüde değişti. Elini çekmek istediğinde, hareket ettiremediğini fark etti.

Pa!

Long Yue'nin vuruşuyla Lei Hao yere düştü. Sonra, Long Yue ona bastı.

Long Yue alaycı bir şekilde gülümsedi. "A-sınıfı mı?"

"Hehehe."

Siyah cüppeli iki adam, altındaki sert kasları ortaya çıkarmak için cüppelerini çıkardı. Şu anda, patlamaya hazır gibi görünen et, korkunç bir güç yaymaktaydı.

Long ailesi kan soyu.

Sınıf: C-sınıfı

Güç: 10,000 puan

Beden: 10,000 puan

Genetik Yetenek: Tam Floş Vücut Geliştirme

Bu, Long ailesinin en korkunç yönüydü. Tüm genetik yetenekleri vücutla ilişkiliydi. Bedenlerindeki saf güç, korkunç derecede güçlüydü.

Her türlü enerjinin engellendiği bu yerde, yenilmez varoluşlardı.

Kaç!

Sonunda, Lei Hao’nun aklı başına geldi ve bu yerde, bu insanlarla savaşmanın sadece aptallık olduğuna karar verdi. Zirve durumu süresi hala aktifken, kaçmaya çalıştı.

"Çek git!" Lei Hao öfkeyle bağırdı.

Bang!

Vücudundaki tüm gücü serbest bıraktı.

Açığa çıkan güç, kafatası tarafından silindi. Ancak, bu ani patlama, gücü silinmeden önce Long ailesinin elinden kurtulmak için yeterliydi.

Shua!

Bir titreme ile Lei Ming ve Scholar'ı yakaladı. Ardından aceleyle ayrıldı. Burada, daha fazla kalamazlardı.

Ancak...

Ayrılmadan önce, arkasına derin bir şekilde baktı.

Chen Feng...

Long Yue...

Zuo Xiao Rou...

Burada yaşadığı aşağılanmanın intikamını kesinlikle alacaktı.

Onun gibi A-sınıfı bir uzman, Zuo Xiao Rou tarafından bastırılmış ve Chen Feng tarafından kaçmaya zorlanmıştı. Ardından, zirve durumuna döndüğünde, Long ailesi tarafından aşağılanmıştı.

Bu aşağılanmayı, zihninin derinliklerine kazıdı.

'İntikamımı kesinlikle alacağım... '

Silueti yavaşça yok oldu.