"Şirkette rahatsız olabileceğin biri olabilir Suhandan ve ben sana bundan bahsetmeden oraya gelmeni istemedim."
"Biri mi, kim peki?"
"Eski nişanlım!"
********
Suhandan, bir kaç saniye ne diyeceğini bilemedi. Küçük ağzı kapanıp geri açılıyordu ama ağzından düzgün bir kelime çıkmıyordu. Bu saçma şaşkınlığını neye yoracağını bilemeyen Suhandan, derin bir nefes aldı. Elinde ki kahve fincanını usulca orta masaya bırakırken tebessüm etmeye çalıştı.
Her zaman yaptığı gibi!
Bu onu ilgilendirmiyordu değil mi? Sonuçta Akif genç bir adamdı, elbet sevdiği, hatta ciddi düşündüğü birileri olabilirdi ki olmuştu da. Suhandan, Akif'in düşünceli davranıp kendisini önemsediği ve dürüst olduğu için sevinirken sonunda söz alabildi.
"Bunun beni rahatsız edeceğinide nereden çıkardın Akif?"
Akif, Suhandan'ın şuan ki yüz ifadesinden hiç bir şey anlayamıyordu. Kadının ne düşündüğünü bilemediği için sözlerine inandı. Rahatsız olmayacağım diyorsa olmayacaktı, Akif biliyordu ki Suhandan, yalan söyleyecek bir kadın değildi. Bu yüzden daha fazla bu konuyu dert etmesine gerek yoktu.
"Öyle diyorsan..."
"Bu konuyu da hallettiğimize göre ne zaman başlıyorum."
"Yarına ne dersin?"
"Sen ciddi misin?"
Akif, karşısında ki kadının heyecanlı haliyle kendinden emin bir gülüş gönderip oturduğu koltuktan kalktı ve "Benim biraz çalışmam gerek, sende dinlensen iyi olur. Yarın senin için yorucu bir gün olacak." Diyerek salondan çıktı. Giden adamın arkasından hala şaşkın şaşkın bakmayı sürdüren Suhandan, az önce neler yaşadığını düşündü.
Önce, kocasının eskiden nişanlı olduğunu öğrenmişti ardından kocasının nişanlısı ile aynı şirkette çalıştığını öğrenmişti bir de kendisininde aynı şirkette çalışacağının haberini almıştı. Peki tüm bunlar olurken Suhandan neden heyecanlıydı?
Başka bir şey hissetmesi gerekmez miydi?
Şimdilik bunun üzerinde durmak istemeyen Suhandan, ayakları yere değmeyecek şekilde soluğu odasında aldı. Kapattığı kapının arkasında garip danslar sergilerken nefes nefese kalmış bir şekilde olduğu yerde duran Suhandan, kendi kendine konuşmaya da başlamıştı.
"Sakin ol Suhandan, sen bugüne bugün koskoca bir şirkette mimarsın. Sana hiç böyle hareketler yakışıyor mu?"
Kendi kendine konuşması yetmiyormuş gibi bir de kendi kendine gülen Suhandan, enerjisini atabilmek adına koşarak yatağında ki yastığa sarıldı. Ağzına dayadığı yastıkla kocaman bir çığlık atarken Akif'in bunu duymamış olmasını diledi. İlk günden patronu, kendisine deli gözüyle bakmasa daha iyi olurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÖNÜM SANA
ActionIşığını kaybetmiş yönünü arayan bir adam. Ona yönünü gösteren ışığı tutan bir kadın. Rüyalarında çehresini göremediği bir adama kapılan Suhandan, onu derinden sarsacak kişinin çok yakınında hatta evinde olduğunu öğrenmesi ile yeni bir sayfa açacak k...