İnstagram'a bol Suhandan'lı bir klip bıraktım. Güzel yorumlarınızla sizleri oraya beklerim. Mihristories
*****
Akif, hıçkırıkları yüzünden zor nefes alan kadını kucağına aldığı gibi odasından çıkardı. Suhandan'ın sayıklamaya devam etmesi ve her saniye çığlıklarının şiddetinin artmasıyla ne yapacağını bilemez bir şekilde onu salonda ki kanepelerden birinin üzerine bıraktı. Odasında ki loş ışıktan ve gördüğü kabusun etkisinden kurtulması için onu buraya getirmişti.
Suhandan'ı kanepede tek başına bırakıp mutfağa geçerken salonun ışığını açmayıda ihmal etmedi. Küçük evleri ufak bir hareketle aydınlanırken, Akif, doldurduğu su bardağıyla soluğu yeniden Suhandan'ın yanında aldı.
Ağlaması biraz da olsun azalırken elini sırtına koyarak suyu içmesini sağladı. Suhandan, hıçkırıkları altında zorlanarak bir kaç yudum su içerken kendisini daha iyi hissediyordu. Akif, genç kadının az önceye nazaren daha iyi olduğu fark ettiğinde rahat bir nefes aldı.
Elleri Suhandan'ın yanaklarını bulurken kendisine bakmasını sağladı. "Şimdi daha iyi misin?" Suhandan, konuşacak kadar kendinde olmadığı için sadece kafasını salladı. Akif, onun kafasını sallaması ile sakalına yapışan saç tellerini çekerken içtenlikle gülümsedi.
"Suhandan, hastaneye gitmek ister misin?"
"H-ha-hayır!"
Suhandan, nefes nefes kaldığı için kesik kesik konuşurken ellerini yüzünden çekmeyen Akif'in kolunu tutmuştu. Birinin yanında olduğunu bilmek kendisini daha iyi hissetmesine neden oluyordu. Yalnız değildi, artık yalnız değildi.
Akif, Suhandan'ın endişeli halinden hala taviz vermediğini görerek kolunda ki elini çekip başını yeniden göğsüne doğru çekti. Elleri sanki yıllardır aynı işlemi yapıyormuşcasına yumuşak saçlarına giderken kafasının üzerine istemsiz şekilde bir buse bıraktı.
Şuan da bu hareketleri ne Akif'e tuhaf geliyordu ne de Suhandan'a!
"Biraz uyumalısın, kendini daha iyi hissedersin."
Suhandan, duydukları üzerine Akif'ten ayrılırken "Ha-hayır. Uyumak istemiyorum" diye bağırdı. Akif, genç kızı anlayışla karşılarken yüzünü yeniden avuçlarının arasına aldı.
"Sakin ol, ben yanındayım. Şuan da dinlenmek senin için en doğrusu."
"Akif, ben odaya gitmek istemiyorum ki."
Suhandan'ın titreyen çenesi ve dolu dolu gözleri Akif'i dönülmez bir yola sokarken ellerini kızın yüzünden çekmedi.
"Hadi gel!"
Suhandan, daha ne olduğunu anlayamadan kendisini Akif'in kucağında bulurken elleri otomatikman boynuna dolandı. Gördüğü kabus yüzünden odasına gitmek istemediğini söylemesine rağmen Akif'in onu inatla götürmesine karşı çıkacaktı ki odasının önünden hızla geçip onun odasına girmişlerdi.
Akif, kucağında ki kadını nazikçe siyah çarşafın üzerine bırakırken eliyle omuzlarına hafif bir baskı uygulayıp kafasının yastıkla buluşmasını sağladı. Suhandan, sanki tüm bu olup bitenler çok normalmiş gibi Akif'in direktiflerine ayak uydururken bacaklarına değen soğuk çarşafla geçirdiği krizi anında unuttu.
Şuan da üzerinde kısa bir şort ve ince bir atlet vardı bir de bunlar yetmezmiş gibi saçları da omuzlarından aşağıya doğru sarkıyordu. Gözlerini şaşkınlıkla ardı ardına kapatıp açarken ıslak kirpikleri görünüşünü bulanıklaştırıyordu ama bir şeyi çok net görüyordu o da Akif'in bacakları üzerinde eğilmiş ve üzerini örtmek için altında ki çarşafı çekmesini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÖNÜM SANA
ActionIşığını kaybetmiş yönünü arayan bir adam. Ona yönünü gösteren ışığı tutan bir kadın. Rüyalarında çehresini göremediği bir adama kapılan Suhandan, onu derinden sarsacak kişinin çok yakınında hatta evinde olduğunu öğrenmesi ile yeni bir sayfa açacak k...