18.Bölüm *1K*

1.2K 118 228
                                    

Şu çocuk bir gün beni öldürecek 🙂🔫

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şu çocuk bir gün beni öldürecek 🙂🔫

1K olmuş 🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺

Satır arası yorum yaparsanız çok mutlu olurum =)

Yıldıza basıp başlasak bölüme=)

Keyifi Okumalar ♡

Bu dediğinden sonra ortama büyük bir sessizlik çökmüştü.

Benim heyecanlanan kalbimin yavaş kıpırtısı dışında.

O karşıya bakarken ben onun çene hatlarını inceliyordum şaşkınlıkla. Öyle cümleler kuruyordu ki bazen, bunları full hetero bir erkeğe dese adam 'evet nereye imza atıyorum?' derdi kesin.

Ona bakarken hala bir şey söyleyememiştim. Gerçi ne denirdi ki?

Tamam olur?

Teşekkür ederim?

Mantıksızdı bu cümleler. Taehyung'ta zaten sessiz kalmamı umursamadı ve sıcak göğsünde hızlı atan kalbini hissetmeme izin verdi.

Aklım dağılıyordu onunla. Ama aklımın dağılmasından nefret eden ben, onunla olan bu belirsizliğe alışmıştım. Ve bu beni şaşırtıcı bir şekilde huzurlu hissettiriyordu.

Elbette bu belirsizliğe bir açıklık getireceğimin son derece farkındaydım ama bu hemen olamazdı. Önce tam olarak iyileşmeliydim.

Biraz çekilerek Taehyung'un dikkatini çektim. Şimdi fark ediyordum soğuktan burnu kızarmıştı.

"Hava soğudu iyice, eve gidelim mi?"

Kalp dokusunu çalışmam gerekiyordu, yarın sözlümüz vardı. Sessize aldığım telefonumda yüz tane Soo Rin'den cevapsız arama da olduğuna emindim ayrıca. Tekrar bir polis vakası yaşamak istemediğim için acele etsem iyi olurdu.

Taehyung beni onayladı ve ben kalkıp çantamı başımdan geçirirken o da ayaklanmış bir halde beni bekledi. Yol boyu hiç konuşmadık. Sadece ayaklarımızın altındaki sonbahar yaprakları ses çıkardı.

Asansöre bindiğimizde tam ben 5'e basacakken Taehyung'ta elini oraya götürdü ve elimize elektrik çarptı. Bu klişenin gerçek olması ikimizi de güldürürken geldiğim beşinci katta indim ve ona el sallayarak veda ettim. Az önce ağlayan ben değil gibiydim sanki.

Anahtarımı daha çantamdan çıkartamadan kapımız büyük bir gürültüyle açıldı. Şaşkın gözlerle kapıyı açan Soo Rin'e bakarken o üstüme atlayıp 'Nerde kaldın!?' demesinden sonra yere düşmemiz kaçınılmaz olmuştu.

Bu kız beni bir gün yanlışlıkla sakat bırakacaktı.

•••

Sabah 4'tü ve ben uyanıktım.

𝐏𝐫𝐢𝐧𝐜𝐞𝐬𝐬 𝐝𝐨𝐞𝐬𝐧'𝐭 𝐜𝐫𝐲✔✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin